1 Nisan'da Hollanda'yı geçiyoruz!

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, ''10 yıl önce Türkiye'deki milli gelir sadece 230 milyar dolardı. 1 Nisanda 2012 rakamları açıklanacak. Ve göreceğiz ki Türkiye 2012 yılında 800 milyar dolara yakın bir milli gelirle karşılaşacak'' dedi.

Bakan Çağlayan, Rahmi Koç Müzesi'nde düzenlenen ''6. Ulusal Mobilya Tasarım Yarışması''nın ödül töreninde yaptığı konuşmada, çocukların daha ilkokulda tasarıma yönelmesinin Türkiye'nin geleceği ile ilgili önemli bir teşebbüs olduğunu söyledi.

Şu anki neslin farklı bir şekilde büyütüldüğünü kaydeden Çağlayan, ''Bizim devrimizde 'Otur, icat çıkarma' diye büyüklerimiz bizi azarlardı. Biz şimdi çocuklarımıza yalvarıyoruz, 'Ne olur icat çıkarın' diye'' değerlendirmesini yaptı.

Tasarımın sadece bir ürünü kaliteli kılmak, bir ürünün pazarlamasını sağlamak olmadığını aktaran Çağlayan, en önemli unsurlardan birisinin de mümkün olduğunca en yüksek fiyatlarla katma değerli ihracat gerçekleştirmek olduğunu dile getirdi.

Çin'in bugün dünyanın ihracat lideri olduğunu anımsatan Çağlayan, geçen yıl dünyadaki 150 milyar dolarlık mobilya ihracatında Çin'in payının yaklaşık 39-40 milyar dolara yakın olduğunu ifade etti.

Bu konuda Almanya'nın yaklaşık 13 milyar dolarlık ihracat rakamı ile ikinci sırada yer aldığını hatırlatan Çağlayan, ''Dünya mobilya ihracatındaki ilk 3 ülkeye baktığınız zaman, bu ülkeler genel ihracatta da ilk 10'a giren ülkeler. Biz de artık yükte hafif, pahada ağır şeyler yapalım derken, katma değeri yüksek ürünler yapmamız gerektiği konusunda mutabakat sağlamış durumdayız'' şeklinde konuştu.

''Mobilya sektörünü en sevimli kılan, net ihracatçı olması''

Türkiye'nin mobilya sektöründe gelmiş olduğu noktanın sevindirici olduğunu söyleyen Çağlayan, şunları kaydetti:

''Sektörü en önemli kılan olaylardan biri, dolaylı olarak 500 bin kişiye sağlamış olduğu istihdam değil. Sektörü başarılı kılan en önemli hizmetlerden biri, mobilya iç pazarının yaklaşık 10 milyar dolar seviyesinde olması değil. Mobilya sektörünü şu anda bana göre en sevimli kılan, mobilya sektörünün net ihracatçı bir sektör olması.

Sektörün yaptığı ihracat, ithalatından çok daha fazla. Yani bir şekilde ülkeye döviz getiren bir sektör olması. Geçen yıl mobilya sektörünün yaptığı 1,9-2 milyar dolarlık ihracat rakamı Türkiye açısından önemli, ama yetmez. Sektörün 2023 yılı için koyduğu 6 milyar dolarlık hedefi mutlaka yakalaması gerekir. Bundan 10 yıl önce sektörün ihracatı sadece 292 milyon dolar idi. Bugün gelinen seviyede mobilya ihracatı 6 katından fazla artmıştır.''

''Son 10 yılda milli gelir 3,5 kattan fazla arttı''

Çağlayan, 10 yıl önce Türkiye'deki milli gelirin sadece 230 milyar dolar olduğunu anımsatarak, ''1 Nisanda 2012 rakamları açıklanacak. Ve göreceğiz ki Türkiye 2012 yılında 800 milyar dolara yakın bir milli gelirle karşılaşacak'' bilgisini verdi.

Türkiye'nin bu rakamla beraber Hollanda'yı geçerek, dünyanın 17. büyük, Avrupa'nın ise 6. büyük ekonomisi olacağını vurgulayan Çağlayan, aynı Galatasaray ve Fenerbahçe gibi Türkiye'nin şampiyonlar liginde oynamasını istediklerini dile getirdi.

Türkiye'nin son krize rağmen, son 10 yılda milli gelirini 3,5 kattan fazla artırdığına dikkati çeken Çağlayan, aynı dönemde ihracatta 4,2 katlık bir büyüme elde ettiğini ifade etti.

Türkiye'deki milli gelirin kişi başına 11 bin dolar seviyesine geldiğinin altını çizen Çağlayan, Avrupa'daki bir çok ülkenin kriz öncesine dönmesi için 5-10 yıllık bir süreç gerektiğini kaydetti.

Son 4 yılda Avrupa'da 4 milyon insanın işini kaybettiğini anlatan Çağlayan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Avrupa'da 4 milyon insan işini kaybederken Türkiye'ye bakın, 5 milyon insan istihdam sahibi oldu. Türkiye'nin gerçek gücü bu. Yine de geldiğimiz nokta bizler açısından yetersiz. Bugün burada ilk okul, ortaokul seviyesinde, lise seviyesinde bu yarışmaya katılan arkadaşlarımız, 2023 dünyasında Türkiye'de önemli görevlere gelecekler. Çocuklarımıza 2023'te Cumhuriyetimizin 100. yıldönümünde daha farklı bir Türkiye bırakmak istiyoruz. 100. yılında Türkiye'yi, bu Cumhuriyeti kuran Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına bizim vereceğimiz en büyük armağan, büyük bir Türkiye olacaktır.''

''Tasarımcılarımıza yurt dışında eğitim-öğretim sağlıyoruz''

Çağlayan, geçen yıl Türkiye'ye gelen 32 milyon turistin getirdiği dövizin 30 milyar dolar olduğunu söyledi. Bugün Türkiye'nin tüm dünya ile rekabet ettiğini aktaran Çağlayan, dünyanın bir çok gümrük bölgesine ihracat yapan iş adamlarına teşekkür etti.

Türkiye'nin mobilya sektöründeki ihracat kilogram fiyatının 3,6 dolar olduğunu vurgulayan Çağlayan, bu rakamın Almanya'da 6,5 dolar, İtalya'da 6 dolar olduğuna işaret etti.

Çağlayan, ''Türkiye bugün Almanya'nın, İtalya'nın rakamları ile ihracat yapacak olsaydı, biz bugün sizinle 2 milyar doları değil, 4 milyar doları konuşacaktık. Bakın ihracatımızı bir anda 2'ye katlayacaktık'' yorumunu yaptı.

Türkiye'yi prangalardan kurtardıklarını dile getiren Çağlayan, şöyle konuştu:

''Bundan 10 yıl önce Türkiye, IMF'den 1 milyar dolar borç almasa memurunun maaşını ödeyemeyecek seviyeye gelmişti. Ama bugün gelinen noktada biz IMF'den tek bir kuruş almadan, şükürler olsun ki, biz şimdi IMF'ye 5 milyar dolar borç vereceğiz. Türkiye, böyle bir Türkiye oldu. Çünkü veren el, alan elden her zaman daha üstündür. IMF'nin karşısına oturduğumuz zaman 'bize ne vereceksiniz, sizden ne alabiliriz' diye soran Türkiye şimdi 'Size nasıl yardımcı olabiliriz, size ne kadar para verelim'in dönemine girdi.

Bakanlık olarak tasarımcılara verdiğimiz destekleri daha da artıracağız. 4 arkadaşımızı yurt dışına göndereceğiz. Yurt dışında 16 gencimize, tasarımcımıza bakanlığımızın imkanlarıyla eğitim-öğretim sağlıyoruz. Yurt dışına gönderdiğimiz tasarımcıların bütün masraflarını karşılarken, diğer taraftan bin 500 dolar da ücret ödüyoruz. Onlar inşallah kazandıkları beceri ile Türkiye'ye dönecekler.''

Bakan Çağlayan, konuşmasından sonra yarışmada dereceye girenlere ödüllerini verdi.

Bu arada Çağlayan, ödül töreni öncesinde mobilya tasarımlarının sergilendiği stantları gezdi. Tasarım yapan öğrencilerden çizimleri hakkında bilgi alan Çağlayan, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi ile de masa tenisi oynadı.