Alkollü araç kullanan sürücülere dikkat

Bu haberi okumadan trafiğe çıkmayın

Alkollü araç kullanan sürücülere dikkat
Sürücü trafikteki alkol kontrollerinde alkol tespit cihazı ile ölçüme izin vermiyorsa 100 promil alkollü sayılacak.
AK Parti Isparta Milletvekili Süreyya Sadi Bilgiç'in başkanlığında toplanan TBMM Plan ve Bütçe Alt Komisyonu'nda, alkol satışına ilişkin düzenlemeleri de içeren Bazı Kanun ve KHK'larda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi görüşüldü.
Dün teklifin 17 maddesini kabul eden komisyon, bugünkü çalışmalarında da bazı değişiklikler yaparak teklifi benimsedi.
Buna göre, trafik cezalarında 100 promilin üzerinde alkolle yakalanan sürücülere, TCK'nın 2 yıla kadar hapis cezasını öngören 179. maddesine göre işlem yapılacak.
Sürücü alkol kontrollerinde alkol tespit cihazı ile ölçüme izin vermiyorsa 100 promil alkollü sayılacak. Değişik uyuşturucular kullanarak araç kullananlara ilişkin de düzenleme yapıldı. Buna göre, sürücü uyuşturucu ile yakalanırsa ehliyetine 5 yıla kadar el konulacak.
Alkol satan firmalara ellerindeki mevcut alkollü içkilerin ambalajları üzerine "alkol ürünlerinin zararlarını belirten Türkçe uyarılar koymaları" için 12 ay süre verildi.
Alkollü içeceklerin reklamının olduğu kapalı ya da açık işletmelere ise tabelalarını kaldırmaları için bir yıl süre tanındı.
Mevcut düzenlemeye göre, sürücünün alkol oranı 50-100 promil arasındaysa; ilk yakalandığında ehliyetine 6 ay el konuluyor, 700 TL para cezası kesiliyor. İkinci yakalandığında 2 yıl ehliyetine el konuluyor, 877 TL para cezası veriliyor. Üçüncü yakalandığında ise 5 yıl ehliyetine el konuluyor ve bin 407 TL para cezası kesiliyor. Sürücünün alkol oranı 100 promili geçiyorsa, hakkında 2 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılacak.
İNDİRİMLİ SATIŞ YAPABİLECEK
Teklifin dün benimsenen maddelerine göre ise alkollü içkilerin her ne surette olursa olsun tüketiciye yönelik reklam ve tanıtımı yapılamayacak. Ancak etkinliklerin içerisinde ulusal ve uluslararası ihtisas fuarlarına katılım ve tanıtımda serbestlik getirilecek.
Tanıtım ve reklamda yasak; ürün ve ürünün amblem, marka ya da işaretleriyle sınırlı hale getirilecek. Mevcut teklife göre, kurum ismi de yasak kapsamındaydı. Değişiklikle şirketin ana ismi yasak kapsamı dışına alındı ama alkollü içecek ile ilgili kullandıkları markalar yasak kapsamı içinde olacak.
Ticari hayata müdahale kabul edilebilecek indirimli satışlar serbest bırakıldı. Şirketler indirimli satışlar yapabilecek ama alkollü içkiyi promosyon olarak dağıtamayacak.
"Alkollü içkiler çocuklara satılamaz" hükmü, "18 yaşını doldurmuş çocuklara satılamaz" şeklinde değiştirildi.
Şirketler telefon, televizyon ya da internet üzerinden alkollü içki satışlarını yapamayacak ama kendi elektronik ortam üzerinden toptan ve bayi satışlarını yapabilecek.
Teklifteki "Dışarıda tüketilmek üzere alkollü içki satışı yapılamaz" hükmü, "tesis sınırları dışında satılamaz" şeklinde değiştirilerek, işyerinin ya da lokantanın önü "tesis sınırları" içine alındı. Böylece, işyeri lokantasının bahçesinde içki servisi yapabilecek. İşyeri, belediyeden ruhsat aldıysa ve kaldırımı kullanabiliyorsa orada da bu servisi yapabilecek.
"Alkollü içkilerin satışına ve tüketilmesine izin verilen yerlerde, bu ürünler işletme dışından görülecek şekilde satışa arz edilemeyecek" cümlesindeki "tüketim" kelimesi çıkarıldı. Teklifin mevcut hali, içki satan işyerlerinin camlarını da kapatması anlamına geliyordu. Değişikliğe göre, sadece perakende satışlarda dışarıdan görülecek şekilde vitrin düzenlemesi yapamayacak.
Şirketler, içki ihracatı yapılan ülkelerde uyarı şartı aranmıyorsa, içkilere uyarı koyma zorunluğunda olmayacak.
TURİZM BELGELİ İÇKİ SATIŞI YAPAN İŞLETMELER
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na göre binde 3'ün altında alkol içeren içkiler alkolsüz sayılıyor. Ancak bunun içerisinde binde bir alkol olduğu için, bu oran da ihraç amaçlılar hariç alkollü içkiler kapsamında olacak.
Cezalarda altı sınırlar aşağı çekildi. Yerel, bölgesel ve ulusal olarak alkollü içki reklamı yapanlara ayrı bir ceza getirildi.
Alkollü içkilerin satış ve tüketimine yönelik ticari faaliyetlerde mahalli mülki amirin izninin aranması şartı kaldırıldı. Alkollü içki satışı yapılan işyeri ruhsatı, kolluk kuvvetinin görüşünün alınması, Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan turizm belgesi alınması şartıyla verilecek.
Turizm belgeli içki satışı yapılan yerlerin ibadethaneler ile okullara 100 metre uzaklıkta olması şartı aranmayacak. Geçici bir düzenlemeyle de mevcut işletmelerde de bu şartın aranmayacağı hüküm altına alındı.
Teklifte bugün yapılan değişliklerle; "Yüzüncü Yıl Üniversitesine 300 öğretim elemanı kadrosu ihdas edilmesini öngören" hüküm ile "lokantalar, kahvehane, kafeterya, birahane gibi eğlence hizmeti verilen işletmelerin açık alanlarında da tütün kullanmayanlara özel olarak uygun ve yeterli bölümler oluşturulmasını içeren" hüküm çıkarıldı.
"Mera Kanunu'na eklenen geçici madde ile Aydın'ın Çine İlçesi sınırları içerisinde bulunan, köy yerleşik alanı civarı içerisinde kalan ve 31 Aralık 2011 tarihinden önce yerleşim yeri, ahır, samanlık ve benzeri yapılmak suretiyle işgal edilerek mera, yaylak veya kışlak olarak kullanımı teknik açıdan mümkün olmayan yerlerin ot bedeli alınmaksızın tahsis amacı değiştirilerek tapuda Hazine adına tescillerinin yapılmasına" ilişkin düzenleme ile "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) kararı kapsamında karşılıklı dostane çözüme ulaşılması halinde, buna ilişkin düzenlenen belgelerin kamu otoritesi tarafından ilgili adli veya idari mercilere gönderilmesini" öngören hüküm de çıkarıldı.