`Altını olanlar beklesin!`
Yaşar Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halaç, tasarruflarını inatla altında değerlendirenlere “beklemelerini" tavsiye etti.
Altın, dünya piyasalarında bin 100 doların altına inerek Şubat 2010'dan bu yana en düşük seviyeye geriledi, ancak döviz kurundaki yüksek seyir nedeniyle Türkiye'de aynı oranda düşüş gerçekleşmedi. Altındaki düşüşü değerlendiren Yaşar Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Umut Halaç, “Ülkemizdeki dolar kurundaki yükselme, altın fiyatlarının dünya piyasalarıyla paralel düşmesini engelliyor. Dolar kurundaki bu yükseklik devam ederse, yurtiçi altın fiyatları, dünya altın fiyatlarının gösterdiği gibi bir düşüş oranı göstermeyecektir. Ancak dolar kuru düşer ve dünya ons fiyatı da gevşerse ülkemizde gram altın fiyatı gerileyebilir.
Amerikan Merkez Bankası'nın faiz artırımı beklentisi ve hükümetin kurulamaması, son dönemde yaşanan olaylar gibi iç etkenler nedeniyle bu olasılık pek mümkün görünmüyor" dedi. Halaç, tasarruflarını inatla altında değerlendirenlere beklemelerini tavsiye ederken yeni tasarruflarını altında değerlendirmek isteyenlere ise dolar bazında faiz gibi alternatif yatırım araçlarına yönelmelerini önerdi.
Altın fiyatındaki düşüş ve İstanbul Altın Rafineri'sinin 1 milyar 670 milyon dolar değerinde toplam 45 ton altının, yastık altından ekonomiye kazandırıldığını bildiren raporundan sonra, altın fiyatlarının geleceğinin merak konusu olduğunu belirten Yaşar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonomi bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Umut Halaç, “Raporun detaylarında, Merkez Bankası'nın zorunlu karşılıklar politikası ve altın bankacılığındaki yeni politikalar sayesinde bu miktar altının ekonomiye kazandırıldığı belirtiliyor.
Şunun ayrımını belirtmekte fayda var. Yastık altındaki altınlar da ekonominin bir parçasıdır. Sadece, bankacılık sisteminin içinde bulunmadıkları için tasarruflar kanalından yatırımları destekleyecek fonlara dönüşmemektedirler" dedi.
Kaynak:Uzmanpara