`Kamu personeli sayısında azaltmaya gideceğiz'
Maliye Bakanı Ağbal "2017 yılında kamuya alacağımız personel sayısında 2016'ya göre bir azaltıma gideceğiz. 2017 ve sonraki yıllar personel harcamalarında rasyonalizasyona gideceğimiz, tasarrufa gideceğimiz yıllar olacak, cari harcamaları da aşağı çekeceğiz" dedi.
Maliye Bakanı Naci Ağbal, gelecek yıl kamuya alınacak personel sayısında 2016'ya göre bir azaltıma gideceklerini belirterek, "2017 ve sonraki yıllar personel harcamalarında rasyonalizasyona gideceğimiz, tasarrufa gideceğimiz yıllar olacak. Cari harcamaları da aşağı çekeceğiz." dedi.
Ağbal, NTV canlı yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.
Orta Vadeli Program'ın (OVP) dün Başbakan Binali Yıldırım tarafından açıklandığını anımsatan Ağbal, OVP'nin piyasalar üzerinde olumlu etki yaptığını düşündüğünü ifade etti.
Programın piyasalar tarafından son derece inandırıcı, gerçek, ayağı yere basan bir program olarak telakki edildiğini vurgulayan Ağbal, "Biz bundan da mutluluk duyuyoruz. Her zaman söylüyoruz, ekonomik program gerçekçi, rasyonel, öngörülebilir ve bir şekilde yapısal reformlarla desteklenen bir program olmalı ve Sayın Başbakanımızın dün açıklamış olduğu program da tamamen bu çerçevede açıklanmış bir program oldu." diye konuştu.
Türkiye ekonomisinin temellerinin sağlam olduğunun altını çizen Ağbal, herhangi bir şekilde gündelik piyasa hareketleriyle Türkiye ekonomisini değerlendirmenin doğru bir yaklaşım olmayacağına işaret etti.
Ağbal, OVP'deki değişikliklerin sorulması üzerine, 2016 için yıl sonu büyüme tahminini yüzde 3,2 olarak belirlediklerini anımsattı. Ağbal, şöyle devam etti.
"Burada bu revizeyi yapmamızı gerekli kılan dış koşullar var, iç koşullar var. Özellikle biz 2016 yılında gerek global istikrarsızlıkların azalacağı, global ekonomide IMF’nin tahminlerine uygun olarak daha olumlu bir büyüme trendi geleceğini, Avrupa Birliği’nin yine tahminlere uygun olarak daha yüksek oranda büyüyeceğini varsaydık. Özellikle turizm sektöründe, biliyorsunuz daha sonra ortaya çıkan belirsizlikler oldu. Turizm sektörü için yılın başında daha olumlu bir beklenti içindeydik. Tarım sektörüyle ilgili beklentilerimiz büyüme anlamında daha yüksekti. Dolayısıyla burada 2016 için büyüme tahminimizi aşağı yönlü revize etmemizin arkasında yatan; bir, dış talepteki daralma, yani ihracat kanalı üzerinden, ithalat kanalı üzerinden ve finansman kanalı üzerinden büyümeyi aşağı çeken faktörler var. İki, içeride özellikle bu terör olaylarının meydana getirdiği, Rusya krizinin meydana getirdiği turizm sektöründe bir daralma var. Arkadaşlarımızın yaptığı tahmine göre, tek başına bu, büyüme üzerinde yüzde 1’e yakın veya yüzde 1 civarında bir aşağı yönlü etki meydana getirdi."
"4. ÇEYREKTE DAHA HIZLI BİR TOPARLANMAYI GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ"
Maliye Bakanı Ağbal, yıl sonu büyüme tahminini yaparken, üçüncü ve dördüncü çeyreklere ilişkin gerek tüketim, gerek yatırım, gerek ihracat, gerek ithalat bakımından teknik analizler yaptıklarını anlattı. OVP'deki büyüme tahmininin doğru, gerçekçi bir tahmin olduğunu ortaya koyduğunu vurgulayan Ağbal, üçüncü çeyreğe ilişkin olarak gerek tüketim, gerek yatırım tarafında önceki yılla mukayese edildiğinde önemli ölçüde aşağı yönlü riskler bulunduğunu bildirdi. Ağbal, "Ama biz, özellikle siyasi istikrar, ekonomik istikrar, almış olduğumuz tedbirler, beklentilerde olumlu yönde gidiş sayesinde dördüncü çeyrekte daha hızlı bir toparlanmayı gerçekleştireceğimizi düşünüyoruz ve açıkçası 3,2 ihtiyatlı bir tahmindir, konservatif bir tahmindir. Daha da yukarıda yani 3,2'den daha yukarıda bir büyüme gelme ihtimali de vardır." değerlendirmesinde bulundu.
Gelecek yıl özel sektör yatırımlarında, alınan kararlar neticesinde bu yıldan daha iyi bir performans gerçekleşeceğini belirten Ağbal, 2017 yılında turizm sektöründe de hızlı bir toparlanma beklediklerini söyledi. Gelecek yıl özel sektör yatırımlarının artacağını, ihracatın bu sene büyümeye katkısının negatif olacağını kaydeden Ağbal, önemli anlamda ihracata destek olacak tedbirleri açıkladıklarını, ihracatın büyümeye katkısının artacağını dile getirdi. Ağbal, "(Kamu harcamaları üzerinden büyüme destekleniyor, bütçe açığındaki artış bunu çağrıştırıyor veya ifade ediyor) yaklaşımı doğru bir yaklaşım değil." ifadelerini kullandı.
Ağbal, 2017 bütçesinin ayrıntılarına ilişkin soruyu yanıtlarken de bundan önceki OVP'ler gibi bu OVP'yi hazırlarken de bütçe tarafında mali disiplini kararlılıkla sürdürme anlayışını her şeyin başına koyduklarını vurguladı. Ağbal, şunları kaydetti.
"Türkiye'nin son 4-5 yıldır bütçe açıklarına bakın; yüzde 1,2-1,3-1,3-1,6. Ne demek? Yüzde 2'nin altında bir bütçe açığı patikasını oluşturabilmişiz ve biz şu anda ne diyoruz? Merkezi yönetim bütçe açığı her ne kadar 2017 yılında yüzde 1,9 olsa da önce 1,6'ya, sonra 1,3'e inecek. Genel devlette ise yüzde 1'e inecek. Dolayısıyla bütçe disiplinine son derece önem veriyoruz. Bunun özel sektörün finansmanı açısından ne kadar önemli olduğunu biliyoruz."
Naci Ağbal, Başbakan Yıldırım'ın ifade ettiği gibi eğitim ve sağlık yatırımlarına daha fazla kaynak ayıracaklarını bildirdi. Türkiye'nin özel sektör yatırımlarının artışına katkı sağlayacak altyapı yatırımlarıyla otoyollar, bölünmüş yollar, hava limanları ve demiryolu yatırımlarıyla 2017'nin adeta bir yatırım yılı olacağını dile getirdi. Bütçe disiplininden taviz vermediklerini ifade eden Ağbal, "Ayağımızı yorganımıza göre uzatıyoruz. Ama diyoruz ki bizim ne yapmamız lazım? Eğer bütçeden ilave bir kaynak harcayacaksak bunu yatırıma ve üretime harcamamız lazım." dedi.
"TASARRUFU ÖNCE KAMU OLARAK BİZ YAPACAĞIZ"
Ağbal, 2017'de kamuda istihdam edilecek personel sayısına ilişkin bir soru üzerine, gelecek 3 yılda cari harcamalarda milli gelirin yaklaşık yüzde 2’si kadar bir azalma öngördüklerini bildirdi. Cari harcamaların, kamu kurumlarının mal ve hizmet alımları, kırtasiye malzemesi alımları, yolluk alımları, döşeme ve demirbaş alımlarını içerdiğini anlatan Ağbal, 2017 bütçesinde kurumların mal ve hizmet alımlarında azaltıma gittiklerini, kamu kurumlarının gerek bina kiralamalarında, gerek demirbaş alımlarında, gerek kırtasiye alımlarında, gerekse hizmet alımlarında tasarrufa gideceğini belirtti.
Ağbal, şöyle konuştu:
"Vatandaşa diyoruz ki 'tasarruf yapalım.' O zaman tasarrufu önce kamu olarak biz yapacağız. Personel için de bu geçerli. Nasıl kurumların cari harcamalarını aşağı çekiyoruz, personelde de olabildiğince ihtiyaçlarımızı mevcut kamu personeliyle sağlamaya çalışacağız. Yani burada kamu personeli doğru yerde, doğru zamanda, doğru işte çalışacak. Onun için 2017 yılında kamuya alacağımız personel sayısında 2016'ya göre bir azaltıma gideceğiz. Ben bunu inşallah bütçe toplantısında daha detaylı bir şekilde anlatacağım. Ama 2017 ve sonraki yıllar personel harcamalarında rasyonalizasyona gideceğimiz, tasarrufa gideceğimiz yıllar olacak. Cari harcamaları da aşağı çekeceğiz."
Bakan Ağbal, yeniden yapılandırmada son rakamlara ilişkin soruya karşılık olarak da "Her dakika rakamlar değişiyor, yükseliyor. Biraz önce arkadaşlar 13 milyar lira gibi bir rakam söylediler yapılandırma için, inşallah o rakamlar daha da artacak. Vatandaşlarıma çağrıda bulunuyorum; 31 Ekim'e kadar lütfen gelin başvurun, tarihi fırsatlar var, peşin ödeme indiriminden yararlanın ve borcunuzu kapatın." yanıtını verdi.
Ağbal, NTV canlı yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.
Orta Vadeli Program'ın (OVP) dün Başbakan Binali Yıldırım tarafından açıklandığını anımsatan Ağbal, OVP'nin piyasalar üzerinde olumlu etki yaptığını düşündüğünü ifade etti.
Programın piyasalar tarafından son derece inandırıcı, gerçek, ayağı yere basan bir program olarak telakki edildiğini vurgulayan Ağbal, "Biz bundan da mutluluk duyuyoruz. Her zaman söylüyoruz, ekonomik program gerçekçi, rasyonel, öngörülebilir ve bir şekilde yapısal reformlarla desteklenen bir program olmalı ve Sayın Başbakanımızın dün açıklamış olduğu program da tamamen bu çerçevede açıklanmış bir program oldu." diye konuştu.
Türkiye ekonomisinin temellerinin sağlam olduğunun altını çizen Ağbal, herhangi bir şekilde gündelik piyasa hareketleriyle Türkiye ekonomisini değerlendirmenin doğru bir yaklaşım olmayacağına işaret etti.
Ağbal, OVP'deki değişikliklerin sorulması üzerine, 2016 için yıl sonu büyüme tahminini yüzde 3,2 olarak belirlediklerini anımsattı. Ağbal, şöyle devam etti.
"Burada bu revizeyi yapmamızı gerekli kılan dış koşullar var, iç koşullar var. Özellikle biz 2016 yılında gerek global istikrarsızlıkların azalacağı, global ekonomide IMF’nin tahminlerine uygun olarak daha olumlu bir büyüme trendi geleceğini, Avrupa Birliği’nin yine tahminlere uygun olarak daha yüksek oranda büyüyeceğini varsaydık. Özellikle turizm sektöründe, biliyorsunuz daha sonra ortaya çıkan belirsizlikler oldu. Turizm sektörü için yılın başında daha olumlu bir beklenti içindeydik. Tarım sektörüyle ilgili beklentilerimiz büyüme anlamında daha yüksekti. Dolayısıyla burada 2016 için büyüme tahminimizi aşağı yönlü revize etmemizin arkasında yatan; bir, dış talepteki daralma, yani ihracat kanalı üzerinden, ithalat kanalı üzerinden ve finansman kanalı üzerinden büyümeyi aşağı çeken faktörler var. İki, içeride özellikle bu terör olaylarının meydana getirdiği, Rusya krizinin meydana getirdiği turizm sektöründe bir daralma var. Arkadaşlarımızın yaptığı tahmine göre, tek başına bu, büyüme üzerinde yüzde 1’e yakın veya yüzde 1 civarında bir aşağı yönlü etki meydana getirdi."
"4. ÇEYREKTE DAHA HIZLI BİR TOPARLANMAYI GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ"
Maliye Bakanı Ağbal, yıl sonu büyüme tahminini yaparken, üçüncü ve dördüncü çeyreklere ilişkin gerek tüketim, gerek yatırım, gerek ihracat, gerek ithalat bakımından teknik analizler yaptıklarını anlattı. OVP'deki büyüme tahmininin doğru, gerçekçi bir tahmin olduğunu ortaya koyduğunu vurgulayan Ağbal, üçüncü çeyreğe ilişkin olarak gerek tüketim, gerek yatırım tarafında önceki yılla mukayese edildiğinde önemli ölçüde aşağı yönlü riskler bulunduğunu bildirdi. Ağbal, "Ama biz, özellikle siyasi istikrar, ekonomik istikrar, almış olduğumuz tedbirler, beklentilerde olumlu yönde gidiş sayesinde dördüncü çeyrekte daha hızlı bir toparlanmayı gerçekleştireceğimizi düşünüyoruz ve açıkçası 3,2 ihtiyatlı bir tahmindir, konservatif bir tahmindir. Daha da yukarıda yani 3,2'den daha yukarıda bir büyüme gelme ihtimali de vardır." değerlendirmesinde bulundu.
Gelecek yıl özel sektör yatırımlarında, alınan kararlar neticesinde bu yıldan daha iyi bir performans gerçekleşeceğini belirten Ağbal, 2017 yılında turizm sektöründe de hızlı bir toparlanma beklediklerini söyledi. Gelecek yıl özel sektör yatırımlarının artacağını, ihracatın bu sene büyümeye katkısının negatif olacağını kaydeden Ağbal, önemli anlamda ihracata destek olacak tedbirleri açıkladıklarını, ihracatın büyümeye katkısının artacağını dile getirdi. Ağbal, "(Kamu harcamaları üzerinden büyüme destekleniyor, bütçe açığındaki artış bunu çağrıştırıyor veya ifade ediyor) yaklaşımı doğru bir yaklaşım değil." ifadelerini kullandı.
Ağbal, 2017 bütçesinin ayrıntılarına ilişkin soruyu yanıtlarken de bundan önceki OVP'ler gibi bu OVP'yi hazırlarken de bütçe tarafında mali disiplini kararlılıkla sürdürme anlayışını her şeyin başına koyduklarını vurguladı. Ağbal, şunları kaydetti.
"Türkiye'nin son 4-5 yıldır bütçe açıklarına bakın; yüzde 1,2-1,3-1,3-1,6. Ne demek? Yüzde 2'nin altında bir bütçe açığı patikasını oluşturabilmişiz ve biz şu anda ne diyoruz? Merkezi yönetim bütçe açığı her ne kadar 2017 yılında yüzde 1,9 olsa da önce 1,6'ya, sonra 1,3'e inecek. Genel devlette ise yüzde 1'e inecek. Dolayısıyla bütçe disiplinine son derece önem veriyoruz. Bunun özel sektörün finansmanı açısından ne kadar önemli olduğunu biliyoruz."
Naci Ağbal, Başbakan Yıldırım'ın ifade ettiği gibi eğitim ve sağlık yatırımlarına daha fazla kaynak ayıracaklarını bildirdi. Türkiye'nin özel sektör yatırımlarının artışına katkı sağlayacak altyapı yatırımlarıyla otoyollar, bölünmüş yollar, hava limanları ve demiryolu yatırımlarıyla 2017'nin adeta bir yatırım yılı olacağını dile getirdi. Bütçe disiplininden taviz vermediklerini ifade eden Ağbal, "Ayağımızı yorganımıza göre uzatıyoruz. Ama diyoruz ki bizim ne yapmamız lazım? Eğer bütçeden ilave bir kaynak harcayacaksak bunu yatırıma ve üretime harcamamız lazım." dedi.
"TASARRUFU ÖNCE KAMU OLARAK BİZ YAPACAĞIZ"
Ağbal, 2017'de kamuda istihdam edilecek personel sayısına ilişkin bir soru üzerine, gelecek 3 yılda cari harcamalarda milli gelirin yaklaşık yüzde 2’si kadar bir azalma öngördüklerini bildirdi. Cari harcamaların, kamu kurumlarının mal ve hizmet alımları, kırtasiye malzemesi alımları, yolluk alımları, döşeme ve demirbaş alımlarını içerdiğini anlatan Ağbal, 2017 bütçesinde kurumların mal ve hizmet alımlarında azaltıma gittiklerini, kamu kurumlarının gerek bina kiralamalarında, gerek demirbaş alımlarında, gerek kırtasiye alımlarında, gerekse hizmet alımlarında tasarrufa gideceğini belirtti.
Ağbal, şöyle konuştu:
"Vatandaşa diyoruz ki 'tasarruf yapalım.' O zaman tasarrufu önce kamu olarak biz yapacağız. Personel için de bu geçerli. Nasıl kurumların cari harcamalarını aşağı çekiyoruz, personelde de olabildiğince ihtiyaçlarımızı mevcut kamu personeliyle sağlamaya çalışacağız. Yani burada kamu personeli doğru yerde, doğru zamanda, doğru işte çalışacak. Onun için 2017 yılında kamuya alacağımız personel sayısında 2016'ya göre bir azaltıma gideceğiz. Ben bunu inşallah bütçe toplantısında daha detaylı bir şekilde anlatacağım. Ama 2017 ve sonraki yıllar personel harcamalarında rasyonalizasyona gideceğimiz, tasarrufa gideceğimiz yıllar olacak. Cari harcamaları da aşağı çekeceğiz."
Bakan Ağbal, yeniden yapılandırmada son rakamlara ilişkin soruya karşılık olarak da "Her dakika rakamlar değişiyor, yükseliyor. Biraz önce arkadaşlar 13 milyar lira gibi bir rakam söylediler yapılandırma için, inşallah o rakamlar daha da artacak. Vatandaşlarıma çağrıda bulunuyorum; 31 Ekim'e kadar lütfen gelin başvurun, tarihi fırsatlar var, peşin ödeme indiriminden yararlanın ve borcunuzu kapatın." yanıtını verdi.