Türkiye için yolun sonu mu?

Sıcak para suyunu çekti!

Geçen yıl mayıs-kasım arası 6 aylık dönemde, hisse senedi ve tahvil yatırımları net olarak 18 milyar dolarlık bir giriş gösterirken, bu yıl 2 milyar dolar çıkış var. Kısa vadeli sermaye girişi neredeyse ‘bıçak gibi’ kesilince, reel kesim şirketleri ödemelerinin bir bölümü yurtdışı döviz varlıkları ile yani yurtdışı bankalardaki ‘patron mevduatı’ ile yapılmış.
Hürriyet'ten Uğur Gürses'in haberine göre Kasım ayı ödemeler dengesi verileri açıklandı. Cari açık geçen yılki seviyesinin 143 milyon dolar altında 3.9 milyar dolar oldu. Ama özellikle bu dönemde asıl izlenmesi gereken yer, cari açıktan çok ülkeye gelen kaynak yani finansman tablosu. İşte orada da şöyle bir görünüm var; birincisi ülkeye gelen kısa vadeli sermaye yani ‘sıcak para’ hızla azalıyor, ikincisi de bu azalışa paralel olarak Türk özel kesimi yurtdışında bulunan kaynakları (mevduat) ile ödemelerini yapıyor.
Fed’in tahvil alımını kısma niyetini ilk kez telaffuz ettiği mayıs ayından itibaren ödemeler dengesi verilerine 6 aylık dönemde bakıldığında, cari açığın önemli bir bölümünü finanse eden kısa vadeli sermaye girişinde kayda değer bir hız kesme var. İşte 2012 Mayıs-Kasım döneminde 17 milyar dolarlık cari açığa karşılık gelen finansman 37 milyar dolar iken bunun 23 milyar doları kısa vadeli sermaye girişi idi. 2013’de aynı dönemde, 23.7 milyar dolarlık cari açığa karşılık gelen finansman 20 milyar dolar iken bunun sadece 5.5 milyar doları kısa vadeli sermaye olmuş. Yani sıcak para çok sert fren yapmış.
PATRON MEVDUATI
2013’de bu 6 aylık dönemde, ödemeler dengesinde kaynağı bilinmeyen giriş ya da çıkışları gösteren kalem olan ‘Net Hata ve Noksan’daki dönemsel artış şunu gösteriyor; kısa vadeli sermaye girişi neredeyse ‘bıçak gibi’ kesilince, reel kesim şirketleri ödemelerinin bir bölümünü yurtdışı döviz varlıkları ile yani yurtdışı bankalardaki ‘patron mevduatı’ ile yapılmış. Bu yüzden de Net Hata Noksan kaleminde ‘bilinmeyen giriş’ 7.5 milyar dolar olarak görünüyor.
Kısa vadeli sermayenin en ‘likit’ kısmı olan hisse senedi ve tahvil yatırımlarının toplamı; geçen yıl Mayıs-Kasım arasında net olarak 18 milyar dolarlık bir giriş gösterirken, bu yıl net olarak kabaca 2 milyar dolar çıkışta olduğu gözleniyor.
DAHA DA KÖTÜLEŞECEK
Kasım ayında ortalaması 2.02 olan ve bugün 2.20’ye ulaşan dolar kurunun neden burada olduğunun açıklamasını da bu tablolara bakarak kavramak mümkün. Fed’in tahvil alımını kısma niyeti mayısta açıklandı. Eylülde yapar diye beklenirken, ABD’deki bütçe ve borç limiti tartışmaları nedeniyle ertelendi. Ancak aralık ayına gelindiğinde karar alındı.
Ödemeler dengesiaralık ayı verileri açıklandığında, bu tablonun olasılıkla daha da kötüleştiğine tanık olacağız. Hatırlatalım; mayıs-kasım arasında 12.9 milyar dolar satmış olan Merkez Bankası sadece aralık ayında 4.6 milyar dolar sattı.
Buradan çıkan özet şu; bu kadar yüksek bir cari açığı, çok yüksek oranda kısa vadeli sermaye girişleri ile finanse eden bir ödemeler dengesi tablosunu umursamadan sürdürürseniz, dış konjonktür değişimi ya da siyasal bir krizle karşılaştığınızda ekonominizi sert biçimde etkileniyor.
Kimse ‘dış mihrak’ ya da ‘faiz lobisi’ aramasın. Ekonomik yapı buydu; bu yapıya gelen kısa vadeli sermaye, geliş nedeni ortadan kalktığında ya arzu ettiğimiz ölçekte gelmiyor, ya da geri dönüyor. Bize kalan eski ajanda da şu; bu yapıyı değiştirmek için reformları yapacak mıyız?
ÖDEMELER DENGESİ (Mayıs-kasım, milyon dolar)
2012 2013
Cari İşlemler Açığı -17,367 -23,739
Finansman 37,663 20,134
Doğrudan Yatırımlar 4,243 4,384
Portföy Yatırımları 28,618 5,576
Diğer Yatırımlar 4,802 10,174
Net Hata ve Noksan 245 7,526
Rezerv Değişimi -20,514 -3,867
KISA VADELİ SERMAYE (Mayıs-kasım, milyon dolar)
2012 2013
Hisse senedi 5,082 53
Tahvil 13,344 -2,226
Mevduat 2,144 3,076
Kredi Kısa vadeli 2,562 4,759
TOPLAM 23,394 5,532
Net Hata ve Noksan 245 7,526
Kaynak: TCMB
Sonraki Haber