2015’te iş kazalarına bin 138 kurban
İş Sağlığı ve Güvenliği Meclisi’nin raporuna göre, 2015’in ilk 8 ayında bin 138 işçi, iş kazalarında hayatını kaybetti.
İş Sağlığı ve Güvenliği Meclisi’nin Ağustos ayı raporunu yorumlayan İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Müdürü ve İş Sağlığı ve Güvenliği Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Fahri Erenel, rapora göre Ağustos ayında 7’si kadın, 151’i erkek işçi olmak üzere toplam 158 işçinin hayatını kaybettiğini ve ölenlerden en az yedisinin çocuk işçi olduğunu ifade etti. Erenel, Türkiye’nin son yıllarda artış gösteren maden ve iş kazaları sonucunda Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) kısa listesine alındığını ve bu listenin ILO sözleşmelerini onayladığı halde gereğini yerine getirmeyen 25 ülkeden oluştuğunu belirtti. Erenel, Türkiye’nin bir sonraki aşama olan kara listeye girmemesi için imzaladığı sözleşmelerin gereğini yerine getirmesi gerektiğini hatırlatarak, Türkiye’nin bu ayın başında ILO’ya yaptığı çalışmalara yer verdiği rapor göndermesi gerektiğini söyledi.
TÜRKİYE ILO’NUN KISA LİSTESİNDE
ILO’nun 1981 yılında kabul ettiği 155 sayılı ‘İş Sağlığı ve Güvenliği ve Çalışma Ortamına İlişkin Sözleşme, bunu onaylayan ülkelerin iş sağlığı ve güvenliği alanındaki yükümlülüklerini içeriyor. Türkiye’nin sözleşme koşullarını uygulamaması ve iş kazalarının artması sunucunda ciddi eleştiriler yöneltildi ve kısa listeye alındı.
Türkiye’nin Avrupa’da ve dünyada inşaat, tarım ve madencilik sektörlerinde yaşanan iş kazaları açısından yıllardır ilk sıralarda yer aldığına dikkat çeken Fahri Erenel, en çok iş kazası yaşanan inşaat, maden ve tarım alanlarındaki iş sağlığı ve güvenliğine yönelik hukuki uygulamaları şöyle değerlendirdi:
“Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 167 sayılı İnşaat İşlerinde Güvenlik ve Sağlık Sözleşmesi ile 176 sayılı Madenlerde Güvenlik ve Sağlık Sözleşmesi, Soma maden kazasından sonra kamuoyu bakısı nedeniyle TBMM’de onaylandı ve yürürlüğe girdi. Yürürlüğe girmeyen 184 sayılı Tarımda İş Sağlığı ve Güvenliği Sözleşmesi’ni ise Türkiye geçmişten bugüne imzalamıyor. Bu sözleşme 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda yazan hususların uygulanmasını içeriyor” dedi.
İŞÇİ ÖLÜMLERİ EN ÇOK TARIM SEKTÖRÜNDE
Ağustos ayında en çok yüzde 27 tarım ve orman sektöründe ancak ağırlıklı olarak tarım, yaklaşık yüzde 25 inşaat ve ulaşım sektöründe iş kazası yaşandığını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Fahri Erenel, ölüm nedenleri arasında yüzde 27 ile trafik/servis kazalarının, yüzde 22 ezilme ve göçük, yüzde 12 düşme ve yüzde 11 ile elektrik çarpmasının yer aldığı bilgisini verdi. Ağustos ayı raporunda yer alan 28 emekli veya emeklilik çağındaki işçi ölümlerindeki artışına dikkat çeken Fahri Erenel, 4 göçmen işçinin yanı sıra son 1,5 aydır artan terör olayları nedeniyle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde terör örgütünün doğrudan ya da dolaylı hedefi olan işçilerin de hayatlarını kaybettiğini söyledi.
“İŞE GELİP GİDERKEN ÖLÜYORLAR”
Ağustos ayında yaşanan 158 can kaybının 20’sinin ulaşımda yaşandığını aktaran Erenel, “Emniyet Genel Müdürlüğü verilerini dikkate alarak baktığımızda ilk 6 ayda meydana gelen trafik kazalarında bin 559 insanın hayatını kaybettiğini, 225 işçinin ise servislerin karıştığı kazalarda hayatını kaybettiğini görüyoruz. Servisle işinden gelip giderken insanın hayatını bu kadar kaybettiği başka bir ülke yok. Bunun dışında işçi ölümlerinde inşaattan düşmeler de ciddi rakamlara ulaşıyor, her gün bir- iki işçi yüksekten düşme sonucu hayatını kaybediyor” diye konuştu.
ELEKTRİK ÇARPMASI 9 İŞ KOLUNDA ÖLÜM NEDENİ
Ağustos ayında 9 ayrı iş kolunda elektrik çarpması nedeniyle yaşanan işçi ölümlerindeki artış hakkında konuşan Erenel, kazaların nedenleri ve alınabilecek önlemleri şöyle anlattı:
“Mevsimsel olarak turizmin canlanmasıyla, inşaat sektöründe iş hacminin artmasıyla ve gerekli uzmanlık belgesine sahip olmayanlar nedeniyle elektrik kazalarında bir artış görülüyor. Meslek Yeterlilik Kurumu Kanunu’nu gereği olarak alanında mesleki yeterliliğe sahip olduğunu belgelemeyenlerin bu tür riskli işleri yapmasının önlenmesi, bu belge olmadan işçi çalıştıran işverenlere de ağır cezaların uygulanması gerekiyor, bu yapılmadığı sürece bu kaza ve ölüm olaylarıyla karşılaşmaya maalesef devam edeceğiz.”
KIŞIN MEVSİMLİK İŞÇİLERİ BALIKÇILAR
1 Eylül itibariyle balık mevsimi başladığını belirten Erenel, Türkiye’de mevsimlik işlerin bir döngüsü olduğunu hatırlatarak, “Başını Ordu ve diğer Karadeniz illerinden gelenlerin çektiği yaklaşık 20 bine yakın insanın Türkiye’nin muhtelif illerine ve ağırlıklı olarak İstanbul’a balıkçılık sektöründe çalışmak üzere geliyorlar. Bu işçilerimizin de çalışma şartları çok zor. İşçilerin çoğu teknelerde veya ufacık limanlarda veya barınaklarda sağlıksız koşullarda kalıyorlar. En az tarım işçileri kadar tehlikeli yaşamları var ve çoğunun da iş güvencesi yok. Bu işçilerin tarımda çalışan mevsimlik işçilerden farkı yok ve bunun gibi başka sektörler de var. Bu da Türkiye’nin bir gerçeği olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye’de yaz ve kış hep mevsimlik iş var, mevsimlik iş sadece yaz olunca başlamaz, kışın da kendine özgü mevsimlik işleri var” dedi.
TÜRKİYE ILO’NUN KISA LİSTESİNDE
ILO’nun 1981 yılında kabul ettiği 155 sayılı ‘İş Sağlığı ve Güvenliği ve Çalışma Ortamına İlişkin Sözleşme, bunu onaylayan ülkelerin iş sağlığı ve güvenliği alanındaki yükümlülüklerini içeriyor. Türkiye’nin sözleşme koşullarını uygulamaması ve iş kazalarının artması sunucunda ciddi eleştiriler yöneltildi ve kısa listeye alındı.
Türkiye’nin Avrupa’da ve dünyada inşaat, tarım ve madencilik sektörlerinde yaşanan iş kazaları açısından yıllardır ilk sıralarda yer aldığına dikkat çeken Fahri Erenel, en çok iş kazası yaşanan inşaat, maden ve tarım alanlarındaki iş sağlığı ve güvenliğine yönelik hukuki uygulamaları şöyle değerlendirdi:
“Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 167 sayılı İnşaat İşlerinde Güvenlik ve Sağlık Sözleşmesi ile 176 sayılı Madenlerde Güvenlik ve Sağlık Sözleşmesi, Soma maden kazasından sonra kamuoyu bakısı nedeniyle TBMM’de onaylandı ve yürürlüğe girdi. Yürürlüğe girmeyen 184 sayılı Tarımda İş Sağlığı ve Güvenliği Sözleşmesi’ni ise Türkiye geçmişten bugüne imzalamıyor. Bu sözleşme 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda yazan hususların uygulanmasını içeriyor” dedi.
İŞÇİ ÖLÜMLERİ EN ÇOK TARIM SEKTÖRÜNDE
Ağustos ayında en çok yüzde 27 tarım ve orman sektöründe ancak ağırlıklı olarak tarım, yaklaşık yüzde 25 inşaat ve ulaşım sektöründe iş kazası yaşandığını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Fahri Erenel, ölüm nedenleri arasında yüzde 27 ile trafik/servis kazalarının, yüzde 22 ezilme ve göçük, yüzde 12 düşme ve yüzde 11 ile elektrik çarpmasının yer aldığı bilgisini verdi. Ağustos ayı raporunda yer alan 28 emekli veya emeklilik çağındaki işçi ölümlerindeki artışına dikkat çeken Fahri Erenel, 4 göçmen işçinin yanı sıra son 1,5 aydır artan terör olayları nedeniyle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde terör örgütünün doğrudan ya da dolaylı hedefi olan işçilerin de hayatlarını kaybettiğini söyledi.
“İŞE GELİP GİDERKEN ÖLÜYORLAR”
Ağustos ayında yaşanan 158 can kaybının 20’sinin ulaşımda yaşandığını aktaran Erenel, “Emniyet Genel Müdürlüğü verilerini dikkate alarak baktığımızda ilk 6 ayda meydana gelen trafik kazalarında bin 559 insanın hayatını kaybettiğini, 225 işçinin ise servislerin karıştığı kazalarda hayatını kaybettiğini görüyoruz. Servisle işinden gelip giderken insanın hayatını bu kadar kaybettiği başka bir ülke yok. Bunun dışında işçi ölümlerinde inşaattan düşmeler de ciddi rakamlara ulaşıyor, her gün bir- iki işçi yüksekten düşme sonucu hayatını kaybediyor” diye konuştu.
ELEKTRİK ÇARPMASI 9 İŞ KOLUNDA ÖLÜM NEDENİ
Ağustos ayında 9 ayrı iş kolunda elektrik çarpması nedeniyle yaşanan işçi ölümlerindeki artış hakkında konuşan Erenel, kazaların nedenleri ve alınabilecek önlemleri şöyle anlattı:
“Mevsimsel olarak turizmin canlanmasıyla, inşaat sektöründe iş hacminin artmasıyla ve gerekli uzmanlık belgesine sahip olmayanlar nedeniyle elektrik kazalarında bir artış görülüyor. Meslek Yeterlilik Kurumu Kanunu’nu gereği olarak alanında mesleki yeterliliğe sahip olduğunu belgelemeyenlerin bu tür riskli işleri yapmasının önlenmesi, bu belge olmadan işçi çalıştıran işverenlere de ağır cezaların uygulanması gerekiyor, bu yapılmadığı sürece bu kaza ve ölüm olaylarıyla karşılaşmaya maalesef devam edeceğiz.”
KIŞIN MEVSİMLİK İŞÇİLERİ BALIKÇILAR
1 Eylül itibariyle balık mevsimi başladığını belirten Erenel, Türkiye’de mevsimlik işlerin bir döngüsü olduğunu hatırlatarak, “Başını Ordu ve diğer Karadeniz illerinden gelenlerin çektiği yaklaşık 20 bine yakın insanın Türkiye’nin muhtelif illerine ve ağırlıklı olarak İstanbul’a balıkçılık sektöründe çalışmak üzere geliyorlar. Bu işçilerimizin de çalışma şartları çok zor. İşçilerin çoğu teknelerde veya ufacık limanlarda veya barınaklarda sağlıksız koşullarda kalıyorlar. En az tarım işçileri kadar tehlikeli yaşamları var ve çoğunun da iş güvencesi yok. Bu işçilerin tarımda çalışan mevsimlik işçilerden farkı yok ve bunun gibi başka sektörler de var. Bu da Türkiye’nin bir gerçeği olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye’de yaz ve kış hep mevsimlik iş var, mevsimlik iş sadece yaz olunca başlamaz, kışın da kendine özgü mevsimlik işleri var” dedi.