Bakan'dan 'promosyonla' ilgili flaş açıklama!
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Müezzinoğlu promosyonu verilmesine ilişkin görüşmelerin hangi aşamada olduğuna ilişkin "Bu konuda kısa vadede bir açıklama yapılması planlanmıyor" dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "Emekli maaşlarının emeklilerimize ulaşıncaya kadar bankalarda kaldığı süre ortalama 1,5 gün. Kamu bankalarında bu süre 2 gün. Bu paranın 2 gün veya 2 gece bankalarda değerlendirilmesi emeklilerimizin bu anlamda promosyondan beklediği bir karşılığı ne yazık ki yansıtmıyor. Çok minimum bir rakam olarak kalıyor" dedi.
Müezzinoğlu, Bakanlık Reşat Moralı Toplantı Salonu'nda düzenlenen Üçlü Danışma Kurulu Toplantısı'nın açılışında yaptığı konuşmada, çalışma hayatının esas itibarıyla işçi ile işveren kesimleri arasında yürütülen diyalog ve varılan anlaşmalarla düzenlendiğini vurguladı.
Endüstri ilişkilerinin düzenli ve kalıcı bir barış ortamını oluşturabilmesinin özellikle sosyal tarafların diyaloğuna bağlı olduğunu belirten Müezzinoğlu, İş Kanunu ile düzenlenen "Üçlü Danışma Kurulu"nun da bu düşüncenin bir yansıması olduğunu dile getirdi.
Bakanlık olarak Üçlü Danışma Kurulunu, sosyal diyaloğu esas alan, emek ile sermayeyi birbirini tamamlayan iki unsur olarak gören yaklaşımın somutlaşmış bir hali olarak gördüklerine işaret eden Müezzinoğlu, şöyle devam etti:
"Her durumda, her ortamda, her zaman sonuna kadar diyaloğa açık olan bakanlığımız, paydaşlarımız olan bu masanın etrafındaki sosyal tarafların görüş ve önerilerini dikkate alarak çalışma hayatına ilişkin politikasını belirlemeye azami özen göstermektedir. Çalışma hayatında çözüme kavuşan sorunlar yanında önümüzde çözüme kavuşturulmayı bekleyen başlıklar var. Çalışma yaşamı, içerisinde barındırdığı toplumsal dinamikler nedeniyle farklı bir alandır. Bu nedenle, sosyal taraflar arasında dengenin sağlanmasında sosyal diyalog mekanizmasının etkin şekilde kullanılmasına önem vermekteyiz."
Müezzinoğlu, işsizliğin azaltılması ve istihdam olanaklarının artırılmasının tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de sürekli önemini koruyan bir konu olduğunu belirterek, "Bu soruna yönelik politikaların bütüncül olarak uygulanmasını sağlamak ve kalıcı çözüm önerileri geliştirebilmek amacıyla Ulusal İstihdam Stratejisini 2014 yılından bu yana uyguluyoruz. 2023 vizyonu ile hazırlanan stratejide, işsizlik oranının yüzde 5 düzeylerine indirilmesi, istihdam oranının yüzde 55 düzeylerine yükseltilmesi ve tarım dışı sektörlerde kayıt dışı istihdam oranının yüzde 15'in altına indirilmesi hedeflenmektedir." ifadesini kullandı.
'KIDEM TAZMİNATININ YENİDEN DÜZENLENMESİ GÜNDEMİMİZDE'
İş gücü piyasasının etkinliğini artırmaya yönelik önemli reformlar yaptıklarını ve bu kapsamda bu yıl başından itibaren birçok düzenlemeyi hayata geçirildiklerine değinen Müezzinoğlu, şunları kaydetti:
"Öncelikle sosyal tarafların görüşleri doğrultusunda ekonomimize ve işverenlere getireceği maliyetler üzerine yapılan detaylı analiz sonucunda asgari ücret net bin 300 lira olarak belirlenmiştir. Söz konusu düzenlemenin işverene getireceği ek maliyetin etkisinin azaltılabilmesi amacıyla da bu maliyetin bir kısmının hazine tarafından karşılanması sağlanmıştır. Kayıt dışılık ile mücadele kapsamında ücretlerin banka kanalıyla ödenmesi için zorunlu olan çalışan sayısı 10'dan 5'e indirilerek kapsama giren kişi sayısı artırılmıştır. Bakanlığımız, kayıtlı istihdam ve gelir güvencesinin sağlanması ile birlikte, çalışma hayatı ve ekonomimizin rekabet gücünün ve değişen koşullara uyum yeteneğinin artırılmasını da gözetmekle yükümlüdür. Bunu sağlamanın önemli bir yolu, istihdam biçimlerinin artırılmasıdır. Bu amaçla, son yıllarda birçok ülkede kullanımı yaygınlaşan bir çalışma şekli olan 'özel istihdam büroları aracılığıyla geçici iş ilişkisi' kurulması ile 'uzaktan çalışma' düzenlemeleri, mevzuatımıza ilk kez kazandırılmıştır. Tamamladığımız bir diğer düzenleme ise analık izni sonrasında çocuğun mecburi ilköğretim çağına gelmesine kadar ebeveynlerden birine kısmi süreli çalışma hakkı verilmesidir. Gündemimizde olup tartışılan önemli bir diğer düzenleme ise kıdem tazminatının, sosyal tarafların mutabakatını gözeten bir yaklaşımla yeniden düzenlenmesidir. Bu kapsamda, konuyla ilgili olarak, işçi ve işverenlerimizin görüşlerini almaya yönelik kapsamlı bir anket çalışması da yapılmıştır."
'KISA VADEDE BİR AÇIKLAMA YAPILMASI PLANLANMIYOR'
Bir basın mensubunun, emeklilere aylıkları karşılığında banka promosyonu verilmesine ilişkin görüşmelerin hangi aşamada olduğunu sorması üzerine Müezzinoğlu, şu yanıtı verdi:
"Bu konuda kısa vadede bir açıklama yapılması planlanmıyor. Yaklaşık 11,5 milyon emeklimizin emekli maaşlarının, kendilerine ulaşıncaya kadar bankalarda kaldığı süre ortalama 1,5 gün. Kamu bankalarında bu süre 2 gün. Bu paranın 2 gün veya 2 gece bankalarda değerlendirilmesi emeklilerimizin bu anlamda promosyondan beklediği bir karşılığı ne yazık ki yansıtmıyor. Çok minimum bir rakam olarak kalıyor. Çünkü ayda 2 gece kaldığını var sayarsak bu, yılda 24 gece yapıyor. Emeklilere aylık olarak ödenen yaklaşık 120 milyar lira gibi bir paranın yılda 24 gece bankada kaldığını düşündüğünüzde 11,5 milyon emeklimize promosyondan yansıyacak para kamuoyunun konuştuğu rakamlara yaklaşır bir rakam değil. Dolayısıyla Sayın Başbakanımız ve kamu bankalarıyla görüşmelerimiz bir süre daha devam edecek. Burada farklı destekleri sağlayabilirsek, emeklimizin kısmen beklediği bir promosyon müjdesini verme gayretinde olacağız ama bunu akşamdan sabaha gibi kamuoyu algılamasın."
Müezzinoğlu, söz konusu rakamın ne kadar olduğu yönündeki bir soruya, "Azami olarak yıllık 100 milyon gibi bir rakam çıkıyor, 3 yıllık dediğinizde 300 milyon lira. 300 milyon lirayı 11,5 milyon emekliye paylaştırdığınızda ve bunu da gruplara böldüğünüzde hangi gruba ne kadar düşeceğini hesaplayabilirsiniz. Bu rakama biz razı değiliz veya bu rakamla ilgili bir sorumluluğu yüklenmek istemiyoruz. Ama emeklilerimizin dernekleri var, bunların farklı özel bankalarla iletişimleri var. Serbest piyasa ekonomisi çerçevesinde o haklarını da değerlendirebilirler." dedi.
'HİLELİ SÜREÇLERİ MİNİMİZE EDECEK NOKTAYA GELECEĞİZ'
Müezzinoğlu, esnek çalışmaya imkan sağlayan "Özel İstihdam Büroları Yönetmeliği"nin Resmi gazete'de dün yayımlandığı anımsatılıp, buradaki çalışma şartlarının sorulması üzerine, şu ifadeleri kullandı:
"İşçilere, çalışana, alın teri dökene farklı farklı sıfatlar takılması değil onların emeklerinin karşılığı hak ve hukuklarının korunup korunamadığı konusunun konuşulması gerekir. Bu anlamda bakanlık olarak emeğin karşılığında alın terinin hak ve hukukunu koruyacak düzenlemeleri yapmakla sorumluyuz. Burada bir boşluk olursa bu boşlukları da değerlendiririz."
Sayıştayın, 465 kişinin öldükten sonra da sigortalılık halinin devam ettiği yönündeki raporunun ardından bir çalışma başlatılıp başlatılmadığının sorulması üzerine Müezzinoğlu, "Bu konu ve buna benzer konularda gerekli çalışmaları da yapıyoruz. Otomasyon sistemimizi çok daha detaylı noktaya taşıdığımıza inanıyorum. Bu tür hileli süreçleri minimize edecek ya da sıfırlayacak noktaya geleceğiz. Gerekli incelemeleri başlatıldı." dedi.
Müezzinoğlu'nun konuşmasının ardından basına kapatılan toplantıya, Bakan Yardımcısı Orhan Yeğin, Bakanlık Müsteşarı Ahmet Erdem, SGK Başkan Yardımcısı Cevdet Ceylan, Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder, TOBB Yönetim Kurulu üyesi İbrahim Burkay, TİSK Genel Sekreteri Bülent Pirler, Türk-İş Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Eyüp Alemdar, Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, DİSK Genel Başkanı Kani Beko ve ilgililer katıldı.
Müezzinoğlu, Bakanlık Reşat Moralı Toplantı Salonu'nda düzenlenen Üçlü Danışma Kurulu Toplantısı'nın açılışında yaptığı konuşmada, çalışma hayatının esas itibarıyla işçi ile işveren kesimleri arasında yürütülen diyalog ve varılan anlaşmalarla düzenlendiğini vurguladı.
Endüstri ilişkilerinin düzenli ve kalıcı bir barış ortamını oluşturabilmesinin özellikle sosyal tarafların diyaloğuna bağlı olduğunu belirten Müezzinoğlu, İş Kanunu ile düzenlenen "Üçlü Danışma Kurulu"nun da bu düşüncenin bir yansıması olduğunu dile getirdi.
Bakanlık olarak Üçlü Danışma Kurulunu, sosyal diyaloğu esas alan, emek ile sermayeyi birbirini tamamlayan iki unsur olarak gören yaklaşımın somutlaşmış bir hali olarak gördüklerine işaret eden Müezzinoğlu, şöyle devam etti:
"Her durumda, her ortamda, her zaman sonuna kadar diyaloğa açık olan bakanlığımız, paydaşlarımız olan bu masanın etrafındaki sosyal tarafların görüş ve önerilerini dikkate alarak çalışma hayatına ilişkin politikasını belirlemeye azami özen göstermektedir. Çalışma hayatında çözüme kavuşan sorunlar yanında önümüzde çözüme kavuşturulmayı bekleyen başlıklar var. Çalışma yaşamı, içerisinde barındırdığı toplumsal dinamikler nedeniyle farklı bir alandır. Bu nedenle, sosyal taraflar arasında dengenin sağlanmasında sosyal diyalog mekanizmasının etkin şekilde kullanılmasına önem vermekteyiz."
Müezzinoğlu, işsizliğin azaltılması ve istihdam olanaklarının artırılmasının tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de sürekli önemini koruyan bir konu olduğunu belirterek, "Bu soruna yönelik politikaların bütüncül olarak uygulanmasını sağlamak ve kalıcı çözüm önerileri geliştirebilmek amacıyla Ulusal İstihdam Stratejisini 2014 yılından bu yana uyguluyoruz. 2023 vizyonu ile hazırlanan stratejide, işsizlik oranının yüzde 5 düzeylerine indirilmesi, istihdam oranının yüzde 55 düzeylerine yükseltilmesi ve tarım dışı sektörlerde kayıt dışı istihdam oranının yüzde 15'in altına indirilmesi hedeflenmektedir." ifadesini kullandı.
'KIDEM TAZMİNATININ YENİDEN DÜZENLENMESİ GÜNDEMİMİZDE'
İş gücü piyasasının etkinliğini artırmaya yönelik önemli reformlar yaptıklarını ve bu kapsamda bu yıl başından itibaren birçok düzenlemeyi hayata geçirildiklerine değinen Müezzinoğlu, şunları kaydetti:
"Öncelikle sosyal tarafların görüşleri doğrultusunda ekonomimize ve işverenlere getireceği maliyetler üzerine yapılan detaylı analiz sonucunda asgari ücret net bin 300 lira olarak belirlenmiştir. Söz konusu düzenlemenin işverene getireceği ek maliyetin etkisinin azaltılabilmesi amacıyla da bu maliyetin bir kısmının hazine tarafından karşılanması sağlanmıştır. Kayıt dışılık ile mücadele kapsamında ücretlerin banka kanalıyla ödenmesi için zorunlu olan çalışan sayısı 10'dan 5'e indirilerek kapsama giren kişi sayısı artırılmıştır. Bakanlığımız, kayıtlı istihdam ve gelir güvencesinin sağlanması ile birlikte, çalışma hayatı ve ekonomimizin rekabet gücünün ve değişen koşullara uyum yeteneğinin artırılmasını da gözetmekle yükümlüdür. Bunu sağlamanın önemli bir yolu, istihdam biçimlerinin artırılmasıdır. Bu amaçla, son yıllarda birçok ülkede kullanımı yaygınlaşan bir çalışma şekli olan 'özel istihdam büroları aracılığıyla geçici iş ilişkisi' kurulması ile 'uzaktan çalışma' düzenlemeleri, mevzuatımıza ilk kez kazandırılmıştır. Tamamladığımız bir diğer düzenleme ise analık izni sonrasında çocuğun mecburi ilköğretim çağına gelmesine kadar ebeveynlerden birine kısmi süreli çalışma hakkı verilmesidir. Gündemimizde olup tartışılan önemli bir diğer düzenleme ise kıdem tazminatının, sosyal tarafların mutabakatını gözeten bir yaklaşımla yeniden düzenlenmesidir. Bu kapsamda, konuyla ilgili olarak, işçi ve işverenlerimizin görüşlerini almaya yönelik kapsamlı bir anket çalışması da yapılmıştır."
'KISA VADEDE BİR AÇIKLAMA YAPILMASI PLANLANMIYOR'
Bir basın mensubunun, emeklilere aylıkları karşılığında banka promosyonu verilmesine ilişkin görüşmelerin hangi aşamada olduğunu sorması üzerine Müezzinoğlu, şu yanıtı verdi:
"Bu konuda kısa vadede bir açıklama yapılması planlanmıyor. Yaklaşık 11,5 milyon emeklimizin emekli maaşlarının, kendilerine ulaşıncaya kadar bankalarda kaldığı süre ortalama 1,5 gün. Kamu bankalarında bu süre 2 gün. Bu paranın 2 gün veya 2 gece bankalarda değerlendirilmesi emeklilerimizin bu anlamda promosyondan beklediği bir karşılığı ne yazık ki yansıtmıyor. Çok minimum bir rakam olarak kalıyor. Çünkü ayda 2 gece kaldığını var sayarsak bu, yılda 24 gece yapıyor. Emeklilere aylık olarak ödenen yaklaşık 120 milyar lira gibi bir paranın yılda 24 gece bankada kaldığını düşündüğünüzde 11,5 milyon emeklimize promosyondan yansıyacak para kamuoyunun konuştuğu rakamlara yaklaşır bir rakam değil. Dolayısıyla Sayın Başbakanımız ve kamu bankalarıyla görüşmelerimiz bir süre daha devam edecek. Burada farklı destekleri sağlayabilirsek, emeklimizin kısmen beklediği bir promosyon müjdesini verme gayretinde olacağız ama bunu akşamdan sabaha gibi kamuoyu algılamasın."
Müezzinoğlu, söz konusu rakamın ne kadar olduğu yönündeki bir soruya, "Azami olarak yıllık 100 milyon gibi bir rakam çıkıyor, 3 yıllık dediğinizde 300 milyon lira. 300 milyon lirayı 11,5 milyon emekliye paylaştırdığınızda ve bunu da gruplara böldüğünüzde hangi gruba ne kadar düşeceğini hesaplayabilirsiniz. Bu rakama biz razı değiliz veya bu rakamla ilgili bir sorumluluğu yüklenmek istemiyoruz. Ama emeklilerimizin dernekleri var, bunların farklı özel bankalarla iletişimleri var. Serbest piyasa ekonomisi çerçevesinde o haklarını da değerlendirebilirler." dedi.
'HİLELİ SÜREÇLERİ MİNİMİZE EDECEK NOKTAYA GELECEĞİZ'
Müezzinoğlu, esnek çalışmaya imkan sağlayan "Özel İstihdam Büroları Yönetmeliği"nin Resmi gazete'de dün yayımlandığı anımsatılıp, buradaki çalışma şartlarının sorulması üzerine, şu ifadeleri kullandı:
"İşçilere, çalışana, alın teri dökene farklı farklı sıfatlar takılması değil onların emeklerinin karşılığı hak ve hukuklarının korunup korunamadığı konusunun konuşulması gerekir. Bu anlamda bakanlık olarak emeğin karşılığında alın terinin hak ve hukukunu koruyacak düzenlemeleri yapmakla sorumluyuz. Burada bir boşluk olursa bu boşlukları da değerlendiririz."
Sayıştayın, 465 kişinin öldükten sonra da sigortalılık halinin devam ettiği yönündeki raporunun ardından bir çalışma başlatılıp başlatılmadığının sorulması üzerine Müezzinoğlu, "Bu konu ve buna benzer konularda gerekli çalışmaları da yapıyoruz. Otomasyon sistemimizi çok daha detaylı noktaya taşıdığımıza inanıyorum. Bu tür hileli süreçleri minimize edecek ya da sıfırlayacak noktaya geleceğiz. Gerekli incelemeleri başlatıldı." dedi.
Müezzinoğlu'nun konuşmasının ardından basına kapatılan toplantıya, Bakan Yardımcısı Orhan Yeğin, Bakanlık Müsteşarı Ahmet Erdem, SGK Başkan Yardımcısı Cevdet Ceylan, Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder, TOBB Yönetim Kurulu üyesi İbrahim Burkay, TİSK Genel Sekreteri Bülent Pirler, Türk-İş Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Eyüp Alemdar, Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, DİSK Genel Başkanı Kani Beko ve ilgililer katıldı.