Müjdeyi Başbakan Erdoğan verdi
2 bin kişi istihdam edilecek.
Başbakan Erdoğan, geçen hafta Japonya Başbakanının ziyaretinde, çok önemli bir anlaşmaya imza atarak, Sinop'ta nükleer santral inşaatı için anlaşmaya vardıklarını anımsattı.
Bunun ikinci nükleer enerji santrali anlaşması olduğunu belirten Erdoğan, Mersin Akkuyu'daki santrali Rusya'nın yaptığını söyledi.
Sinop'a yapılacak ikinci santralde Türkiye'nin belli bir payı bulunduğunu dile getiren Erdoğan, 3. santrali yaparken, Türkiye'nin payını daha da artıracaklarını kaydetti.
Erdoğan, "Belki de onu biz kendimiz inşa edeceğiz. Mühendislerimizi bu noktada eğitmeye başladık, kendi kalifiye iş gücümüzü geleceğe hazırlama çalışmalarını başlattık" diye konuştu.
2 BİN KİŞİYE İŞ MÜJDESİ
Başbakan Erdoğan, milletin bazı noktaları özellikle bilmesini istediğini ifade ederek şöyle konuştu:
"Türkiye, 10 yıl öncesine göre, neredeyse 2 kat daha fazla elektrik üretiyor. Biz üçüncüyü yaparız. İşte son biliyorsunuz dünyanın belki de birinci olacak, 100 milyon yolcu kapasiteli hava limanını, maliyeti ve 25 yıllık kirasıyla birlikte hesapladığınızda yaklaşık 35-40 milyar avroyu ortaya koyan bir irade, tamamen Türk sermayesi, evvelallah kendi nükleer enerjisini de rahatlıkla yapabilir. Artık bu potansiyel, bu güç var. 10 yıl sonra bugünkünün iki kat fazla elektriğe ihtiyacımız olacak. Şu anda enerji ihtiyacımızın yüzde 72'sini yurt dışından karşılıyoruz. Nükleer santraller devreye girdiğinde, şu an ithal ettiğimiz doğal gazın üçte birini ithal etmemize gerek kalmayacak. Yıllık 7,2 milyar dolarlık doğal gaz ithalatının önüne geçeceğiz. Nükleeri biz güneşin, suyun, rüzgarın yerine değil, işte bu ithalatın yerine ikame ediyoruz. Güvenlikle ilgili her tedbir alınacak, en modern, en ileri teknoloji güvenlik nükleer santrallerde uygulanacak. Dünyada meydana gelen özellikle Japonya'da en son depremde meydana gelen kaza göz önünde bulundurularak azami güvenlik önlemi sağlanacak. Fakat şunu da bilmemiz lazım. Uçağa binme. Niye? Düşebilir. Araba kullanma. Niye? Kaza yapabilir diye uçağa binmeyecek miyiz veya arabaya binmeyecek miyiz, kullanmayacak mıyız? Bütün tedbiri alacağız ama bileceğiz ki, binde bir, milyonda bir hepsinin böyle bir riski vardır. Hangi alanda olursa olsun vardır, hangi alanda olursa olsun böyle bir riskin olduğunu da göreceğiz, bileceğiz. Bütün mesele tedbirleri aklın, bilimin ve tecrübenin bizlere kazandırdığı vasıflarla yerine getirmektir. Ülkemizin artan enerji ihtiyacı ve dışarıya ödediğimiz kaynak düşünüldüğünde, nükleer santral ile biz adeta sessiz devrim gerçekleştiriyoruz."
Başbakan Erdoğan, nükleer santrallerin inşaatında 10 bin kişinin çalışacağını belirterek, santrallerde 450'si mühendis olmak üzere 2 bin kişinin istihdam edileceğini söyledi.
Santrallerin bulunduğu illerin daha da canlanacağını ve büyüyeceğini ifade eden Erdoğan, Türkiye'nin dünyanın 10 ekonomisinden biri olma yolundaki 2023 hedefinin, nükleer santrallerle daha da gerçekçi bir hal alacağını kaydetti.
Erdoğan, "Her türlü tedbiri aldık ve alacağız. Çevreye, insana hiç bir zarar gelmemesi için en modern sistemleri uygulayacak ve umuyorum ki, temiz bir enerji kaynağına ulaşmış olacağız. Bu yeni sürecin Türkiye'ye hayırlı olmasını diliyorum" dedi.
Bunun ikinci nükleer enerji santrali anlaşması olduğunu belirten Erdoğan, Mersin Akkuyu'daki santrali Rusya'nın yaptığını söyledi.
Sinop'a yapılacak ikinci santralde Türkiye'nin belli bir payı bulunduğunu dile getiren Erdoğan, 3. santrali yaparken, Türkiye'nin payını daha da artıracaklarını kaydetti.
Erdoğan, "Belki de onu biz kendimiz inşa edeceğiz. Mühendislerimizi bu noktada eğitmeye başladık, kendi kalifiye iş gücümüzü geleceğe hazırlama çalışmalarını başlattık" diye konuştu.
2 BİN KİŞİYE İŞ MÜJDESİ
Başbakan Erdoğan, milletin bazı noktaları özellikle bilmesini istediğini ifade ederek şöyle konuştu:
"Türkiye, 10 yıl öncesine göre, neredeyse 2 kat daha fazla elektrik üretiyor. Biz üçüncüyü yaparız. İşte son biliyorsunuz dünyanın belki de birinci olacak, 100 milyon yolcu kapasiteli hava limanını, maliyeti ve 25 yıllık kirasıyla birlikte hesapladığınızda yaklaşık 35-40 milyar avroyu ortaya koyan bir irade, tamamen Türk sermayesi, evvelallah kendi nükleer enerjisini de rahatlıkla yapabilir. Artık bu potansiyel, bu güç var. 10 yıl sonra bugünkünün iki kat fazla elektriğe ihtiyacımız olacak. Şu anda enerji ihtiyacımızın yüzde 72'sini yurt dışından karşılıyoruz. Nükleer santraller devreye girdiğinde, şu an ithal ettiğimiz doğal gazın üçte birini ithal etmemize gerek kalmayacak. Yıllık 7,2 milyar dolarlık doğal gaz ithalatının önüne geçeceğiz. Nükleeri biz güneşin, suyun, rüzgarın yerine değil, işte bu ithalatın yerine ikame ediyoruz. Güvenlikle ilgili her tedbir alınacak, en modern, en ileri teknoloji güvenlik nükleer santrallerde uygulanacak. Dünyada meydana gelen özellikle Japonya'da en son depremde meydana gelen kaza göz önünde bulundurularak azami güvenlik önlemi sağlanacak. Fakat şunu da bilmemiz lazım. Uçağa binme. Niye? Düşebilir. Araba kullanma. Niye? Kaza yapabilir diye uçağa binmeyecek miyiz veya arabaya binmeyecek miyiz, kullanmayacak mıyız? Bütün tedbiri alacağız ama bileceğiz ki, binde bir, milyonda bir hepsinin böyle bir riski vardır. Hangi alanda olursa olsun vardır, hangi alanda olursa olsun böyle bir riskin olduğunu da göreceğiz, bileceğiz. Bütün mesele tedbirleri aklın, bilimin ve tecrübenin bizlere kazandırdığı vasıflarla yerine getirmektir. Ülkemizin artan enerji ihtiyacı ve dışarıya ödediğimiz kaynak düşünüldüğünde, nükleer santral ile biz adeta sessiz devrim gerçekleştiriyoruz."
Başbakan Erdoğan, nükleer santrallerin inşaatında 10 bin kişinin çalışacağını belirterek, santrallerde 450'si mühendis olmak üzere 2 bin kişinin istihdam edileceğini söyledi.
Santrallerin bulunduğu illerin daha da canlanacağını ve büyüyeceğini ifade eden Erdoğan, Türkiye'nin dünyanın 10 ekonomisinden biri olma yolundaki 2023 hedefinin, nükleer santrallerle daha da gerçekçi bir hal alacağını kaydetti.
Erdoğan, "Her türlü tedbiri aldık ve alacağız. Çevreye, insana hiç bir zarar gelmemesi için en modern sistemleri uygulayacak ve umuyorum ki, temiz bir enerji kaynağına ulaşmış olacağız. Bu yeni sürecin Türkiye'ye hayırlı olmasını diliyorum" dedi.