350 milyon dolarlık petrol anlaşması tamam!
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, perşembe günü petrol arama konusunda önemli bir anlaşmanın imzalanacağını duyurdu.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, perşembe günü Türkiye Petrolleri AO (TPAO) olarak Shell ile 350 milyon dolarlık petrol ve doğalgaz arama faaliyetini esas alacak anlaşma imzalayacaklarını bildirdi.
Bakan Yıldız, Kanal 24'te Ankara Özel temsilcisi Yaşar Taşkın Koç'un sorularını yanıtladı.
Petrol aramalarına ilişkin bir soruyu yanıtlayan Yıldız, Karadeniz'de yeni projeler geliştirileceğini söylediğini hatırlattı.
Perşembe günü TPAO olarak Shell ile 350 milyon dolarlık petrol ve doğalgaz arama faaliyetini esas alacak anlaşma imzalayacaklarına ifade eden Yıldız, bunu düzenlenecek törenle kamuoyuyla paylaşacaklarını açıkladı.
Yıldız, Karadeniz'de doğalgaza rastlandığını, yakın bölgelerde de çalışılacağını belirterek, ''Suudi Arabistan gibi bir ülke değiliz biz, petrol ve doğalgaz kaynakları açısından. Ama her ülkenin kendi avantaj ve dezavantajlarını hesap edip ona göre davranılması gerek. Çok iyi noktaya geleceğiz çünkü arama faaliyetlerini 10 yıllık AK Parti iktidarında 13,5 katına çıkardık. Bu çok önemli'' ifadesini kullandı.
''TANAP İLE KİMSENİN BEKLEMEDİĞİ BİR ÇIKIŞ YAPMIŞ OLDUK
Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesi (TANAP) ile ilgili bir soruyu yanıtlayan Yıldız, Türkiye'nin NABUCCO'nun ortağı olduğunu, Ancak Avrupalı ortakların farklı angajmanlara girerek, Nabucco ile alakalı bir türlü sonuca varamadıklarını ifade etti.
Yıldız, bu projede Türkiye'nin 6 ortaktan biri olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
''Baktık çok mesafe katetmiyor. Azeri kardeşlerimizle alternatif bir çözüm olarak TANAP'ı ürettik. Avrupa'ya gidecek 3 bin kilometrelik boru hattının 2 bin kilometresi Türkiye'de. Öncelikle biz Türkiye kısmını halledelim dedik. Avrupa'nın kuzeyine mi gidecek, güneyine mi gidecek, bu konu ikinci planda kalsın. Türkiye bu konuda üzerine düşen yükümlülükleri Avrupa ülkelerinden daha hızlı bir şekilde yerine getirdi. 2 kilometre eninde bin 800 kilometre boyunda bir hat düşünün. Çevreye duyarlı olmak için biz bu 2 kilometreyi 500 metreye indiriyoruz. Şu sıralar TANAP'ın güzergahı belirleniyor. Bizim diğer petrol ve doğalgaz boru hatlarımıza paralel gidecek şekilde yapacağız. Hem Türkiye'nin hem de Avrupa'nın ihtiyacını karşılayacak. Avrupa'da bu çok yankı buldu. Kendilerinin atamadığı adımı Türkiye atmış oldu. TANAP ile kimsenin beklemediği bir çıkış yapmış olduk.''
''GÜVENİYORUZ GELİN DİYORUZ"
Bakan Yıldız, kömür ile ilgili yatırımları da değerlendirerek, ''2023 yılına kadar kömür rezervleriyle ilgili ya inşa halinde olmamız yada işletme halinde olması lazım'' dedi.
Buna ilişkin 10 yıllık planlarının olduğunu ifade eden Yıldız, Konya'da 1,8 milyar ton civarında kömür rezervi tespit edildiğini kaydetti.
Yıldız, Türkiye'nin sürdürülebilir siyasi istikrarıyla sadece kendine değil etrafına da güven veren bir ülke olduğunun altını çizerek, bunun en fazla kaymağının enerji sektöründe yendiğini belirtti.
Afşin Elbistan Bölgesi'nde Birleşik Arap Emirlikleri ile hazine garantisi olmadan bir anlaşmanın bulunduğuna dikkati çeken Yıldız, bu ülkede 10 yıl önce 150 milyon dolar için hazine garantisi istendiğini, şimdi 22 milyar dolar harcanacağını, ancak hazine garantisinin olmadığını belirtti.
Yıldız, Rusya'yla yapılan nükleer santral çalışmalarında da hazine garantisi vermediklerinin altını çizerek, ''Güveniyorsanız gelin diyoruz. 3-4 ülke bir talepleri olmadığını söyledi. Bu önemli bir gösterge'' dedi.
ÖZELLEŞTİRMEDE ŞUBAT AYINDA İYİ PERFORMANS BEKLİYORUZ
Bakan Yıldız, 19 Şubatta Ayedaş, Vangölü, Dicle, Toroslar elektrik dağıtım şirketlerinin özelleştirme ihalelerinin yapılacağına dikkati çekerek, özelleştirmelerde Şubat ayında iyi performans beklediklerini ifade etti.
Yıldız, konuya ilişkin şunları kaydetti:
''Geçen hafta Kangal Sivas 453 MWh santrali, 1 milyar dolara yakın. Rakamdan memnunuz. Buna Özelleştirme Yüksek Kurulu karar verecek. 2012 yılında yaklaşık 12-13 milyar dolarlık özelleştirme gelirinin yarısından fazlasını enerji sektöründen elde ettik. İhalelerle elde ettik. Buna devam etmemiz lazım. Enerji sektörü Türkiye'nin bizden önceki borçlanmalarının faizlerini bir an önce kapatacak yapıyı kendi sektörüne düşen yapıyı karşılamış olacak. Enerji sektörüyle alakalı gelişmeleri buradan elde ettiği finansmanla beraber yapmış olacak.''
Nükleer santral ile ilgili bir soruyu da yanıtlayan Yıldız, ''Nükleer santralde Çek'ler santral yapalım diye gelmeyecekler, sadece işletimi ile alakalı talepleri var'' dedi.
Yıldız, hizmet ile alakalı teklif vermek istediklerine dikkati çekerek, bu teknolojinin asıl sahiplerinin, Japonlar, Çinler, Fransızlar, Amerikalılar, Ruslar, Kanadalılar olduğunu belirtti.
Güney Kore de dahil olmak üzere bu ülkelerden dördüyle bu sürecin sonuna gelindiğini belirten Yıldız, ''Geçen ay da bunu söylemiştim. Biz sona doğru geldikçe firmalar tekliflerini daha hassas bir şekilde bize getiriyorlar. Ve rekabet daha da artıyor. Son bir ayda bir buçuk ayda A ülkesi önde derken B ülkesi öne geçiyor'' dedi.
Yıldız, elektrik enerjisine ilişkin şunları kaydetti:
''Elektriğin borsası oluşmak durumunda. Piyasası resmi bir şekilde aynen menkul kıymetler borsası gibi oluşmak zorunda. Biz bunların piyasada serbestçe alınıp satılmasını öngörüyoruz. Elektrik rahatlıkla alınıp satılsın. Kim hangi fiyattan kullanmak istiyorsa anlaşsınlar. Serbest üreticiler var. Serbest tüketiciler var. Şu anda meskenlerimiz dahi kendi üreticisini bulmak kaydıyla Ben A firmasında yüzde 10 daha ucuza buldum deyip kullanabilirler. Bu rekabeti artırmaktır. Piyasasını oluşturmaktır. Türkiye elektrik piyasasına kavuşuyor ve Avrupa ile tam bir entegrasyon haline geliyor. Bu rekabeti ve kaliteyi artıran bir yapıdır. Bütün vatandaşlarımız tüccarlarımız, 2-3 yıl içinde bundan daha memnun olduklarını bize söyleyecekler. Şu anda piyasanın yüzde 18'i daha ucuz fiyattan elektrik kullanıyor.''
Bakan Yıldız, Kanal 24'te Ankara Özel temsilcisi Yaşar Taşkın Koç'un sorularını yanıtladı.
Petrol aramalarına ilişkin bir soruyu yanıtlayan Yıldız, Karadeniz'de yeni projeler geliştirileceğini söylediğini hatırlattı.
Perşembe günü TPAO olarak Shell ile 350 milyon dolarlık petrol ve doğalgaz arama faaliyetini esas alacak anlaşma imzalayacaklarına ifade eden Yıldız, bunu düzenlenecek törenle kamuoyuyla paylaşacaklarını açıkladı.
Yıldız, Karadeniz'de doğalgaza rastlandığını, yakın bölgelerde de çalışılacağını belirterek, ''Suudi Arabistan gibi bir ülke değiliz biz, petrol ve doğalgaz kaynakları açısından. Ama her ülkenin kendi avantaj ve dezavantajlarını hesap edip ona göre davranılması gerek. Çok iyi noktaya geleceğiz çünkü arama faaliyetlerini 10 yıllık AK Parti iktidarında 13,5 katına çıkardık. Bu çok önemli'' ifadesini kullandı.
''TANAP İLE KİMSENİN BEKLEMEDİĞİ BİR ÇIKIŞ YAPMIŞ OLDUK
Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesi (TANAP) ile ilgili bir soruyu yanıtlayan Yıldız, Türkiye'nin NABUCCO'nun ortağı olduğunu, Ancak Avrupalı ortakların farklı angajmanlara girerek, Nabucco ile alakalı bir türlü sonuca varamadıklarını ifade etti.
Yıldız, bu projede Türkiye'nin 6 ortaktan biri olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
''Baktık çok mesafe katetmiyor. Azeri kardeşlerimizle alternatif bir çözüm olarak TANAP'ı ürettik. Avrupa'ya gidecek 3 bin kilometrelik boru hattının 2 bin kilometresi Türkiye'de. Öncelikle biz Türkiye kısmını halledelim dedik. Avrupa'nın kuzeyine mi gidecek, güneyine mi gidecek, bu konu ikinci planda kalsın. Türkiye bu konuda üzerine düşen yükümlülükleri Avrupa ülkelerinden daha hızlı bir şekilde yerine getirdi. 2 kilometre eninde bin 800 kilometre boyunda bir hat düşünün. Çevreye duyarlı olmak için biz bu 2 kilometreyi 500 metreye indiriyoruz. Şu sıralar TANAP'ın güzergahı belirleniyor. Bizim diğer petrol ve doğalgaz boru hatlarımıza paralel gidecek şekilde yapacağız. Hem Türkiye'nin hem de Avrupa'nın ihtiyacını karşılayacak. Avrupa'da bu çok yankı buldu. Kendilerinin atamadığı adımı Türkiye atmış oldu. TANAP ile kimsenin beklemediği bir çıkış yapmış olduk.''
''GÜVENİYORUZ GELİN DİYORUZ"
Bakan Yıldız, kömür ile ilgili yatırımları da değerlendirerek, ''2023 yılına kadar kömür rezervleriyle ilgili ya inşa halinde olmamız yada işletme halinde olması lazım'' dedi.
Buna ilişkin 10 yıllık planlarının olduğunu ifade eden Yıldız, Konya'da 1,8 milyar ton civarında kömür rezervi tespit edildiğini kaydetti.
Yıldız, Türkiye'nin sürdürülebilir siyasi istikrarıyla sadece kendine değil etrafına da güven veren bir ülke olduğunun altını çizerek, bunun en fazla kaymağının enerji sektöründe yendiğini belirtti.
Afşin Elbistan Bölgesi'nde Birleşik Arap Emirlikleri ile hazine garantisi olmadan bir anlaşmanın bulunduğuna dikkati çeken Yıldız, bu ülkede 10 yıl önce 150 milyon dolar için hazine garantisi istendiğini, şimdi 22 milyar dolar harcanacağını, ancak hazine garantisinin olmadığını belirtti.
Yıldız, Rusya'yla yapılan nükleer santral çalışmalarında da hazine garantisi vermediklerinin altını çizerek, ''Güveniyorsanız gelin diyoruz. 3-4 ülke bir talepleri olmadığını söyledi. Bu önemli bir gösterge'' dedi.
ÖZELLEŞTİRMEDE ŞUBAT AYINDA İYİ PERFORMANS BEKLİYORUZ
Bakan Yıldız, 19 Şubatta Ayedaş, Vangölü, Dicle, Toroslar elektrik dağıtım şirketlerinin özelleştirme ihalelerinin yapılacağına dikkati çekerek, özelleştirmelerde Şubat ayında iyi performans beklediklerini ifade etti.
Yıldız, konuya ilişkin şunları kaydetti:
''Geçen hafta Kangal Sivas 453 MWh santrali, 1 milyar dolara yakın. Rakamdan memnunuz. Buna Özelleştirme Yüksek Kurulu karar verecek. 2012 yılında yaklaşık 12-13 milyar dolarlık özelleştirme gelirinin yarısından fazlasını enerji sektöründen elde ettik. İhalelerle elde ettik. Buna devam etmemiz lazım. Enerji sektörü Türkiye'nin bizden önceki borçlanmalarının faizlerini bir an önce kapatacak yapıyı kendi sektörüne düşen yapıyı karşılamış olacak. Enerji sektörüyle alakalı gelişmeleri buradan elde ettiği finansmanla beraber yapmış olacak.''
Nükleer santral ile ilgili bir soruyu da yanıtlayan Yıldız, ''Nükleer santralde Çek'ler santral yapalım diye gelmeyecekler, sadece işletimi ile alakalı talepleri var'' dedi.
Yıldız, hizmet ile alakalı teklif vermek istediklerine dikkati çekerek, bu teknolojinin asıl sahiplerinin, Japonlar, Çinler, Fransızlar, Amerikalılar, Ruslar, Kanadalılar olduğunu belirtti.
Güney Kore de dahil olmak üzere bu ülkelerden dördüyle bu sürecin sonuna gelindiğini belirten Yıldız, ''Geçen ay da bunu söylemiştim. Biz sona doğru geldikçe firmalar tekliflerini daha hassas bir şekilde bize getiriyorlar. Ve rekabet daha da artıyor. Son bir ayda bir buçuk ayda A ülkesi önde derken B ülkesi öne geçiyor'' dedi.
Yıldız, elektrik enerjisine ilişkin şunları kaydetti:
''Elektriğin borsası oluşmak durumunda. Piyasası resmi bir şekilde aynen menkul kıymetler borsası gibi oluşmak zorunda. Biz bunların piyasada serbestçe alınıp satılmasını öngörüyoruz. Elektrik rahatlıkla alınıp satılsın. Kim hangi fiyattan kullanmak istiyorsa anlaşsınlar. Serbest üreticiler var. Serbest tüketiciler var. Şu anda meskenlerimiz dahi kendi üreticisini bulmak kaydıyla Ben A firmasında yüzde 10 daha ucuza buldum deyip kullanabilirler. Bu rekabeti artırmaktır. Piyasasını oluşturmaktır. Türkiye elektrik piyasasına kavuşuyor ve Avrupa ile tam bir entegrasyon haline geliyor. Bu rekabeti ve kaliteyi artıran bir yapıdır. Bütün vatandaşlarımız tüccarlarımız, 2-3 yıl içinde bundan daha memnun olduklarını bize söyleyecekler. Şu anda piyasanın yüzde 18'i daha ucuz fiyattan elektrik kullanıyor.''