Almanya gibi olmamız için 125 yıla ihtiyaç var

Maliye Bakanı Şimşek, ülkelerin 2014 yılı büyüme oranı baz alındığında Türkiye’nin bu seviyeye çıkabilmesi için 125 yıla ihtiyaç bulunduğunu söyledi.

Bu yıl "Düşük Büyüme ve Düşük Faiz Ortamında Yol Almak" temasıyla 6'ncı kez düzenlenen İstanbul Finans Zirvesi'nin (IFS) ikinci gününe Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in açıklamaları damga vurdu. İlginç itiraflarla dikkat çeken Şimşek, gelişmiş olan ülkelerde sürpriz olmamakla birlikte genel bir yavaşlamanın söz konusu olduğunu belirtti ve şöyle devam etti: "2000-2007 yılları arasındaki gelişmiş ülkelerle gelişmekte olan ülkeler arasındaki fark 36 yıldı. Şimdi Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin İngiltere, Fransa, Almanya'yı yakalaması için 2014 büyümesi baz alındığında arayı kapatmak için 125 yıl gibi bir süre gerekecek. Umarım gelişmekte olan ülkeler bu sıkıntıları aşmak için reform yaparlar ve bu süreyi tekrar hızlı bir şekilde kapatırlar."

SİYASİ BELİRSİZLİK GÖLGELEDİ

1 yıl önce düzenlenen IFS'de Türkiye'ye ilişkin çok farklı gelecek senaryolarının konuşulduğunu anımsatan Şimşek, Türkiye'nin ekonomisine ilişkin görünümün bu sene siyasi belirsizlik nedeniyle önemli ölçüde gölgelendiğini, ama uzun vadeye odaklanıldığında yatırımcıların yönünü bulmakta zorlanmayacağını söyledi. Türkiye'nin cari açık sorununu çözmenin kolay bir yolu olmadığını belirten Şimşek, "Cari açığı ya fakirleşerek ya da reform yaparak azaltabilirsiniz" dedi.

TÜRKİYE BU YIL YÜZDE 3 BÜYÜR

Tek haneli ama yüksek tek haneli bir enflasyon ile karşı karşıya olduğumuzu söyleyen Şimşek, enflasyonun yeniden çift haneye çıkmasına izin verilmemesi gerektiğini, bu durumun büyümeyi etkileyeceğini kaydetti. Türkiye'nin 2015 yılında yüzde 3 civarında büyüyeceğini belirten Şimşek, "Nokta tahmin yapılmasının zor olduğu bir dönemdeyiz. Önümüzdeki 3 aydaki tüm gelişmeler beklentileri ne kadar olumsuz etkiler tahmin etmek zor. Düşük büyüme şu anda herkesin problemi. İlave yapısal reform ihtiyacı var ve siyasi belirsizlikler engel oluyor" diye konuştu. Kurun öngörülebilir olmadığını, bu konuda bir çok faktör bulunduğunu söyleyen Şimşek, kurun etkilerini değerlendirerek, "Elektrik dağıtım şirketlerinin TL satıp dolar yükümlülüğü olması bir risk. EPDK ve Enerji Bakanlığı sistemin işlemesi için düzenlemeyi yapmalı" dedi.

‘Zaman çok sarktı' dedi zirveden ayrıldı

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İstanbul Finans zirvesinin ikinci gününde açılış konuşmasının ardından bir oturuma katıldı. CNBC-e Türkiye Genel Yayın Yönetmeni Servet Yıldırım'ın yönettiği oturumda Bakan Şimşek soruları yanıtladı. Ancak Şimşek, kendisine yöneltilen yazılı soruların bazılarını yanıtlamadan oturum sona erdi. Bakan Şimşek, dış basına da yansıyan gazete ve parti binalarına yönelik saldırıların Türkiye'ye etkisinin sorulması üzerine, "Bu görüntüleri kesinlikle tasvip etmiyoruz" dedi. Oturumun ardından ise basının yöneltmek istediği soruları yanıtlamadan zirveyi terk etti.

Taksitte gevşeme yok

BAKAN Şimşek, tüketime alan açılmasının bu konjöktürde Türkiye'yi zorlayacağını kaydetti. Şimşek, BDDK'nın "kart taksitlerinde esneme olabilir" şeklindeki açıklaması hakkındaki görüşlerinin sorulması üzerine, "Birkaç yılda makro ihtiyati tedbirleri başarıyla uyguladık. Bunlardan biri de taksit sınırlaması idi. Makro ihtiyati çerçevenin devam etmesi gerekiyor. Burada henüz gevşemeye alan yok. Çok uzun zamandır dış talep zayıf. Daha ılımlı bir kredi büyümesi ve ekonomik büyüme ülkenin menfaatinedir" dedi.

Tolere edemeyiz

Siyasi belirsizliklerin uzun vadede kamu maliyesinde tahribat yaratabileceğini belirten Şimşek, "Bu konjonktürde Türkiye ikiz açığı tolere edemez. İkiz açık Türkiye için yönetilmesi zor bir resim ortaya çıkarır" şeklinde konuştu.
FED'le risk primi artar

Türkiye yapılanması tarafından yönetilen toplam varlığı 3 milyar TL'ye ulaşan Azimut Group'un Türkiye Ülke Müdürü Giorgia Medda, Türkiye'de son bır kaç ayda hızlanan sıcak para çıkışına dikkat çekti. Medda, "Bu ülkenin risk primine yansıdı. FED'in faiz kararı bu risk primini artıracaktır, bir miktar volatileteye neden olacaktır. Ama ben bir deprem beklemiyorum" dedi. FED'in dünyanın patronu olarak görülmemesi gerektiğini ifade eden Medda, "Küresel piyasa için önemli ama kırmızı bir tuşa basıp dünyanın geleceğine karar veremezler. Bir tuşa basıp tsunami başlatacak değiller" diye konuştu.

(Mehtap Ö. ERTÜRK/Sözcü)
Sonraki Haber