Dört ülke tehlikede!
Gözler bu 4 ülkenin üzerinde
Güney Kıbrıs'ta yaşanan bankacılık krizinin Avrupa'nın benzer profile sahip ülkelerine yayılma riski önümüzdeki döneme ilişkin risk yaratmaya devam ediyor. Ülke ekonomilerine kıyasla finansal sistemleri oldukça büyük olan bu sorunlu ekonomilerin başında Slovenya, Malta, Letonya ve Lüksemburg geliyor.
Trusted Sources Türkiye ve EMEA Bölgesi Ekonomisti Şevin Ekinci'ye göre Avrupa Birliği, Güney Kıbrıs reçetesini Letonya'da uygulayabilir, Slovenya da AB'ye kurtarma paketi için başvurabilir.
Ekinci, özelikle Rus milyarderlerin gözdesi Letonya bankalarının yakın vadede risk yaratabileceğine dikkat çekerek, 'Ruslar daha böyle birşey gerçekleşmeden (mevduat vergisi) mevduatlarını çeker. Güney Kıbrıs'ta başlarına gelen şeyin diğer Avrupa ülkelerinde de başlarına gelebileceğini düşünüp, daha önceden bir aksiyon almış olabileceklerini tahmin ediyorum. Ruslar'ın oradaki mevduatları da bir kurtarma fonu kapsamına alınabilir. Güney Kıbrıs'ta da aynısı olmuş, Şubat ortasında çıkışlar yaşanmaya başlamıştı' dedi.
Litvanya henüz Avro Bölgesi'nde olmasa da bankalarındaki 20 milyar avronun neredeyse yarısının yabancılara ait olması sebebiyle endişe yaratıyor. Özellikle ülkeye Rusya başta olmak üzere çevre ülkelerden son aylarda yoğun bir mevduat girişi yaşandığı tahmin ediliyor.
Litvanya'nın bankacılık denetleyicisi FKTK'nın başkanı Kristaps Zakulis, yakın zamanda verdiği bir röportajda, Güney Kıbrıs'taki bankacılık krizinin ortaya çıkmasının ardından Rus milyarderlerin paralarını Litvanya'daki bankalara yönlendirdiği yönündeki iddiaları reddetti.
Zakulis, 'Bilinmeyen kaynaklardan ülkemize önümüzdeki günlerde yüklü miktarlarda para geldiğine dair beklentilerin kaynağı yoktur' diyerek Litvanya'nın 'ikinci bir Güney Kıbrıs' olmayacağını vurgulamıştı.
'Slovenya kurtarma paketine ihtiyaç duyabilir'
Avro Bölgesi'nde bankacılık sektörü en çok kaygı veren ülkelerden bir diğeri de Slovenya.
2 milyon nüfuslu ülkenin bankaların defterinde yaklaşık 6 milyar avro batık kredinin yazıyor olması temel huzursuzluk kaynaklarından birisi.
Moody's'in yakın zamanda ülkenin en büyük ikinci bankasının notunu düşürmesinin ardından Slovenya ekonomisi daha yakından izleniyor.
IMF'nin tahminlerine göre, Sloven hükümeti yakın zamanda yeniden düzenleme için en az 1 milyar avroluk bir pakete ihtiyaç duyabilir. Mevcut karanlık tabloya rağmen, Slovenya Başbakanı Alenka Bratusek, AB'den herhangi bir kurtarma paketi arayışında olmadıklarını açıkladı. Geçen yıl itibariyle yüzde 2,3 oranında daralan Sloven ekonomisinin GSYH'a oranla borçluluk oranı yüzde 53,7.
Ekinci, Slovenya ekonomisinin verilerinin olumlu olmadığını belirterek, 'Slovenya'da kredilerin mevduata oranı çok yüksek ve bu ciddi bir sorun. Bu sorunun yılın ikinci yarısına doğru daha da belirgin hala geleceğini düşünüyorum. Bankacılık sektörünün de aktif hacmi yüksek. Faizler de yükseldiği için bankacılık sektörünün borç çevirme sorunu yaşayabileceğini düşünüyorum. Slovenya, daha ikinci yarıya gelmeden bir kurtarma paketine gerek duyabilir' tahmininde bulundu.
Dijsselbloem'den Malta ve Lüksemburg uyarısı
Geçen hafta özellikle Avro Bölgesi Maliye Bakanları Grubu (Eurogroup) Başkanı Jeroen Dijsselbloem, Güney Kıbrıs'a mali yardım için varılan uzlaşının Avro Bölgesi'ndeki bankacılık sorunları ile başetmekte yeni bir şablon olduğunu ifade ederek, başka ülkelerin de bankacılık sektörlerini yeniden yapılandırmaları gerekebileceğini söylemesinin ardından endişeler daha da artmaya başladı.
Dijsselbloem'un, 'Malta ve Lüksemburg gibi ülkelerin başları derde girmeden sorunlarını çözmeye çalışması gerektiği' şeklindeki açıklaması ise gözlerin yeniden Slovenya, Lüksemburg, Malta ve Letonya gibi ekonomileri küçük ama bankacılık sektörleri büyük ekonomilerine çevrildi.
Avrupa Merkez Bankası (ECB) verilerine göre ekonomisine kıyasla yaklaşık 22 kat daha büyük bir bankacılık sektörüne sahip olan Lüksemburg da uzmanlara göre risk altında... Ülkenin gayri safi milli hasılasına oranla yüzde 20,5 seviyesinde borcu var. Yaklaşık toplam yarım milyonluk bir nüfusa sahip olan Lüksemburg'ta hükümet son günlerde adlarını sık sık Güney Kıbrıs'la birlikte telaffuz edilmesinden duyduğu rahatsızlığı 'Güney Kıbrıs'taki krizden sonra yapılan açıklamalardan endişeleniyoruz' diyerek ifade etti.
Son günlerde gayrisafi milli hasılasına oranla yaklaşık yüzde 73,1 oranında borçlu olan Malta'da sık sık Güney Kıbrıs ekonomisi ile kıyaslanıyor. Hali hazırda ülkede finans sektörünün büyüklüğünün GSYH'nin 8 katı kadar olması, Avro Bölgesi'ndeki olası finansal şokların Malta üzerindeki etkisini artırabilir nitelikte...
Geçtiğimiz günlerde Anadolu Ajansı'na değerlendirme yapan yatırım ve finans uzmanı Jim Rogers, AB'nin kurtarma paketi karşılığında Rum bankalarındaki mevduatlara daha önce benzeri görülmemiş bir mevduat vergisi getirmesinin kısa vadede olmasa da uzun vadede domino etkisi yaratacağını belirterek, 'Avrupa'da herhangi bir yerde yeni bir kriz yaşandığında herkes şu anda olanları hatırlayacak' yorumunu yapmıştı.
Standard Bank Gelişen Piyasalar Ekonomisti Timothy Ash de yayılma riskine dikkat çekmişti.