İngiltere ile AB arasında bütçe krizi
"AB'ye en büyük katkıyı sunan ülkelerden biri olarak cebimizden çek defterimizi çıkarıp 2 milyar avro yazmayacağız"
İngiltere Başbakanı David Cameron, Avrupa Birliği (AB) tarafından ülkesinden talep edilen 2,1 milyar avroluk bütçe katkısının kabul edilemez olduğunu belirterek, "1 Aralık’a kadar bu faturayı ödemeyeceğiz" dedi.
Brüksel'deki AB Zirvesi'ne katılan Cameron, birlikle ülkesi arasında yaşanan bütçe krizinin ardından basın toplantısı düzenledi. Cameron, AB tarafından ülkesi için 1 Aralık'a kadar ödemesi için 2,1 milyar avroluk bir faturanın çıkarıldığını anlattı.
Cameron, "Bu kesinlikle kabul edilemez. Bir anda böyle bir faturanın sunulması, büyük bir paranın bu kadar kısa sürede ödenmesinin istenmesi bu kuruluşun (AB) çalışması için kabul edilemez bir çalışma şeklidir. AB'ye en fazla katkıyı sunan bir ülkeye bu şekilde davranılması kabul edilemez” diye konuştu.
AB üyesi ülkelerin maliye bakanlarına konunun tartışılması ve bir çözümün bulunması için “acil toplantı” çağrısında bulunduğunu belirten Cameron, Hollanda, İtalya, Yunanistan ve diğer bazı ülkelerin başbakanlarının kendisini desteklediğini vurguladı.
"Rakamlar araştırılacak"
AB'nin İngiltere’den ödemesini talep ettiği 2,1 milyar avroluk ek katkının henüz tahmini bir rakam olduğunu ve kesinlik kazanmadığını vurgulayan David Cameron, “Bu rakamların nasıl olup da ortaya çıktığından emin olmalıyız. Bu, araştırılacaktır" dedi.
İngiltere Başbakanı Cameron ülkesinin ekonomik büyüme hızına göre yeniden bir değerlendirmenin yapılabileceğini belirterek, “Tabii ki eğer ekonomi biraz hızlı ya da biraz yavaş büyüyorsa bir takım düzenlemeler olur. Her yıl düzenlemeler oldu, bunları gördük. Bazen biraz daha fazla, bazen biraz daha az ödersiniz. Fakat hiç 2 milyar avroluk bir faturanın ortaya konduğu bir durum olmadı” ifadesini kullandı.
David Cameron, komisyonun kararına sert şekilde tepki göstererek, “1 Aralık’ta bu faturayı ödemeyeceğim. Eğer insanlar 1 Aralık’ta bunu ödeyeceğimi düşünüyorlarsa, başka bir şeyle karşılaşacaklar. AB'ye en büyük katkıyı sunan ülkelerden biri olarak cebimizden çek defterimizi çıkarıp 2 milyar avro yazmayacağız. Bu olmayacak" dedi.
"Kalpsiz ve ruhsuz teknokratlar"
"İtalya Başbakanı Matteo Renzi, talep edilen bütçe katkısı miktarının sadece bir rakam değil, ölümcül bir silah olduğunu, böyle bir ölümcül silah üretildiğinde, Avrupa'daki insanların Avrupa Komisyonu'nda kalpsiz ve ruhsuz teknokratlar ve bürokratların bulunduğunu düşündüğünü söyledi. Renzi'nin bu sözlerinin her kelimesine katılıyorum" diyen Cameron, yüksek miktardaki bütçe katkısı talebinin, İngiliz kamuoyu üzerindeki olumsuz etkisine dikkati çekerek, bu tip taleplerin İngiltere'nin AB içerisinde kalmasını zorlaştıracağını dile getirdi.
AB üyesi ülkelerden ekonomik büyüme oranları da dikkate alınarak yapılan kapsamlı incelemelerin ardından her yıl hükümetlerden ortak bütçeye katkıda bulunmaları talep ediliyor. Ortak bütçeye katkı hesaplamalarına ilişkin yöntemler sıklıkla üye devletler tarafından eleştirilse de temel olarak ekonomik büyüme hızı yüksek olan ülkelerden bütçeye daha fazla katkıda bulunmaları beklenebiliyor.
AB, bu yılki bütçe katkısında İngiltere için son ödeme tarihinin 1 Aralık olduğunu bildirmişti.
İngiltere Başbakanı ve Muhafazakar Parti'nin lideri Cameron, gelecek yıl mayısta yapılacak genel seçimi kazanması halinde, Brüksel'le ilişkilerde müzakereler yürütülmesini ve bu müzakerelerin sonunda 2017 yılına kadar AB üyeliğiyle ilgili referanduma gidilmesini istiyor.
Cameron, ülkesinin 1973 yılından bu yana üyesi olduğu AB'nin reforma ihtiyacı olduğunu dile getiriyor
Brüksel'deki AB Zirvesi'ne katılan Cameron, birlikle ülkesi arasında yaşanan bütçe krizinin ardından basın toplantısı düzenledi. Cameron, AB tarafından ülkesi için 1 Aralık'a kadar ödemesi için 2,1 milyar avroluk bir faturanın çıkarıldığını anlattı.
Cameron, "Bu kesinlikle kabul edilemez. Bir anda böyle bir faturanın sunulması, büyük bir paranın bu kadar kısa sürede ödenmesinin istenmesi bu kuruluşun (AB) çalışması için kabul edilemez bir çalışma şeklidir. AB'ye en fazla katkıyı sunan bir ülkeye bu şekilde davranılması kabul edilemez” diye konuştu.
AB üyesi ülkelerin maliye bakanlarına konunun tartışılması ve bir çözümün bulunması için “acil toplantı” çağrısında bulunduğunu belirten Cameron, Hollanda, İtalya, Yunanistan ve diğer bazı ülkelerin başbakanlarının kendisini desteklediğini vurguladı.
"Rakamlar araştırılacak"
AB'nin İngiltere’den ödemesini talep ettiği 2,1 milyar avroluk ek katkının henüz tahmini bir rakam olduğunu ve kesinlik kazanmadığını vurgulayan David Cameron, “Bu rakamların nasıl olup da ortaya çıktığından emin olmalıyız. Bu, araştırılacaktır" dedi.
İngiltere Başbakanı Cameron ülkesinin ekonomik büyüme hızına göre yeniden bir değerlendirmenin yapılabileceğini belirterek, “Tabii ki eğer ekonomi biraz hızlı ya da biraz yavaş büyüyorsa bir takım düzenlemeler olur. Her yıl düzenlemeler oldu, bunları gördük. Bazen biraz daha fazla, bazen biraz daha az ödersiniz. Fakat hiç 2 milyar avroluk bir faturanın ortaya konduğu bir durum olmadı” ifadesini kullandı.
David Cameron, komisyonun kararına sert şekilde tepki göstererek, “1 Aralık’ta bu faturayı ödemeyeceğim. Eğer insanlar 1 Aralık’ta bunu ödeyeceğimi düşünüyorlarsa, başka bir şeyle karşılaşacaklar. AB'ye en büyük katkıyı sunan ülkelerden biri olarak cebimizden çek defterimizi çıkarıp 2 milyar avro yazmayacağız. Bu olmayacak" dedi.
"Kalpsiz ve ruhsuz teknokratlar"
"İtalya Başbakanı Matteo Renzi, talep edilen bütçe katkısı miktarının sadece bir rakam değil, ölümcül bir silah olduğunu, böyle bir ölümcül silah üretildiğinde, Avrupa'daki insanların Avrupa Komisyonu'nda kalpsiz ve ruhsuz teknokratlar ve bürokratların bulunduğunu düşündüğünü söyledi. Renzi'nin bu sözlerinin her kelimesine katılıyorum" diyen Cameron, yüksek miktardaki bütçe katkısı talebinin, İngiliz kamuoyu üzerindeki olumsuz etkisine dikkati çekerek, bu tip taleplerin İngiltere'nin AB içerisinde kalmasını zorlaştıracağını dile getirdi.
AB üyesi ülkelerden ekonomik büyüme oranları da dikkate alınarak yapılan kapsamlı incelemelerin ardından her yıl hükümetlerden ortak bütçeye katkıda bulunmaları talep ediliyor. Ortak bütçeye katkı hesaplamalarına ilişkin yöntemler sıklıkla üye devletler tarafından eleştirilse de temel olarak ekonomik büyüme hızı yüksek olan ülkelerden bütçeye daha fazla katkıda bulunmaları beklenebiliyor.
AB, bu yılki bütçe katkısında İngiltere için son ödeme tarihinin 1 Aralık olduğunu bildirmişti.
İngiltere Başbakanı ve Muhafazakar Parti'nin lideri Cameron, gelecek yıl mayısta yapılacak genel seçimi kazanması halinde, Brüksel'le ilişkilerde müzakereler yürütülmesini ve bu müzakerelerin sonunda 2017 yılına kadar AB üyeliğiyle ilgili referanduma gidilmesini istiyor.
Cameron, ülkesinin 1973 yılından bu yana üyesi olduğu AB'nin reforma ihtiyacı olduğunu dile getiriyor