Otomobil alacaklar dikkat!
Türkiye’de üretilen araçların çoğunun 1600 cc altındaki motorlu araçlar olduğuna dikkat çeken komisyon, tek vergi yerine her 100 cc için ayrı bir ÖTV oranı uygulanarak vergi yükünün farklılaştırılması gerektiğini belirtti.
10. Kalkınma Planı için, büyük kısmı kamu görevlilerinden oluşmak üzere akademisyenler ve sivil toplum örgütlerinden katılımcıların yer aldığı Özel İhtisas Komisyonu’nun vergi raporu yayımlandı. Raporda, Türkiye’de üretilen binek otomobillerin genellikle 1600 cc’nin altında motor hacmine sahip olduğu, 1600 cc altı modellerde uygulanan özel tüketim vergisi (ÖTV) oranının yeniden düzenlenmesi gerektiği belirtildi.
HT Gazete'den Ahmet KIVANÇ2ın haberine göre raporda, ÖTV tarifesinde motor silindir hacimlerini 0-1600 cc arası gibi geniş tutmak yerine, ilave her 100 cc için ÖTV oranının kademeli olarak artırılması ve böylece 1300 cc araçla 1600 cc araç arasındaki vergi yükünün farklılaştırılması önerildi. Ayrıca Çin ve Hindistan’dan gelen fiyatı düşük otomobillere yönelik de binek otomobillerde asgari maktu ÖTV uygulamasına geçilerek, düşük fiyat ve kalitedeki ürün ithalatının önüne geçilmesi gerektiği kaydedildi. Raporda Türkiye’de vergi oranlarının gelişmiş ülkelere göre düşük olması, vergi sisteminin güçlü yönleri arasında sayıldı. OECD ülkelerinde en yüksek gelir vergisinin ortalama yüzde 41.5, kurumlar vergisinin de yüzde 25.4 olduğu, Türkiye’de ise bu oranların yüzde 35 ve yüzde 20 olduğu vurgulandı.
KDV GELIRININ 3’TE 1’I 100 MÜKELLEFTEN GELIYOR
Diğer yandan Türkiye’de verginin dar bir mükellef grubundan toplandığı rakamlarla ortaya konuldu. Vergi tabanının yaygınlığının vergi yükünün dağılımındaki adaletin önemli bir göstergesi olduğu vurgulanan raporda, Türkiye’de gelir vergisi, kurumlar vergisi ve KDV’nin dar bir mükellef tabanına oturduğu, dolayısıyla verginin tabana yeterince yayılamadığı ifade edildi. 2011 yılında beyan edilen gelir vergisinin yüzde 8’inin, kurumlar vergisinin yüzde 39’unun, KDV’nin de yüzde 33’ünün ilk 100 mükellef üzerinde olduğu kaydedildi.
UZLAŞMA AFFA DÖNÜŞTÜ
Raporda, vergide uzlaşma müessesesinin, kanuni düzenlemeleri yeterince anlayamama veya bilgisizlik gibi nedenlerden dolayı ağır vergi ve cezalara muhatap olan iyiniyetli mükelleflere yönelik tasarlandığı vurgulandı. Ancak uzlaşma müessesesinin amacını aşarak af niteliğine dönüştüğü kaydedilen raporda, 2011’de merkezi uzlaşma komisyonundaki 85 uzlaşma sonucunda 1 milyar 28 milyon liralık vergi aslının 83 milyon liraya, 1 milyar 428 milyon lira tutarındaki cezanın da 1 milyon liraya düşürüldüğü belirtildi.
500 MÜKELLEF YÜZDE 21’İNİ VERİYOR
İlk bin 500 mükellefin gelir vergisinin yüzde 21’ini, kurumlar vergisinin yüzde 64’ünü, katma değer vergisinin de yüzde 53’ünü sırtladığı dile getirildi.
‘YERLININ YANINDA ITHALE DE YARAR’
Türkiye’de 1600 cc altı segmentte üretim çeşitliliği yakalanmış durumda. 1500, 1400, 1300 cc üretimler mevcut. Ancak yerli ürünlerin yanı sıra 1400 cc motorda Türkiye’de en çok ithal otomobil satan Volkswagen gibi markalar da kademeli ÖTV’den en çok yararlanan şirket olabilir. Çünkü yüzde 45’ten geriye doğru gidildikçe öneri gerçekleşirse 1400 cc’de muhtemeler vergi yüzde 30-35’e düşecektir.
ÖTV oranları nasıl uygulanıyor?
1600 cc ve altı: Yüzde 45
1601-2000 cc arası: Yüzde 90
2000 cc üzeri araçlar: Yüzde 145
HT Gazete'den Ahmet KIVANÇ2ın haberine göre raporda, ÖTV tarifesinde motor silindir hacimlerini 0-1600 cc arası gibi geniş tutmak yerine, ilave her 100 cc için ÖTV oranının kademeli olarak artırılması ve böylece 1300 cc araçla 1600 cc araç arasındaki vergi yükünün farklılaştırılması önerildi. Ayrıca Çin ve Hindistan’dan gelen fiyatı düşük otomobillere yönelik de binek otomobillerde asgari maktu ÖTV uygulamasına geçilerek, düşük fiyat ve kalitedeki ürün ithalatının önüne geçilmesi gerektiği kaydedildi. Raporda Türkiye’de vergi oranlarının gelişmiş ülkelere göre düşük olması, vergi sisteminin güçlü yönleri arasında sayıldı. OECD ülkelerinde en yüksek gelir vergisinin ortalama yüzde 41.5, kurumlar vergisinin de yüzde 25.4 olduğu, Türkiye’de ise bu oranların yüzde 35 ve yüzde 20 olduğu vurgulandı.
KDV GELIRININ 3’TE 1’I 100 MÜKELLEFTEN GELIYOR
Diğer yandan Türkiye’de verginin dar bir mükellef grubundan toplandığı rakamlarla ortaya konuldu. Vergi tabanının yaygınlığının vergi yükünün dağılımındaki adaletin önemli bir göstergesi olduğu vurgulanan raporda, Türkiye’de gelir vergisi, kurumlar vergisi ve KDV’nin dar bir mükellef tabanına oturduğu, dolayısıyla verginin tabana yeterince yayılamadığı ifade edildi. 2011 yılında beyan edilen gelir vergisinin yüzde 8’inin, kurumlar vergisinin yüzde 39’unun, KDV’nin de yüzde 33’ünün ilk 100 mükellef üzerinde olduğu kaydedildi.
UZLAŞMA AFFA DÖNÜŞTÜ
Raporda, vergide uzlaşma müessesesinin, kanuni düzenlemeleri yeterince anlayamama veya bilgisizlik gibi nedenlerden dolayı ağır vergi ve cezalara muhatap olan iyiniyetli mükelleflere yönelik tasarlandığı vurgulandı. Ancak uzlaşma müessesesinin amacını aşarak af niteliğine dönüştüğü kaydedilen raporda, 2011’de merkezi uzlaşma komisyonundaki 85 uzlaşma sonucunda 1 milyar 28 milyon liralık vergi aslının 83 milyon liraya, 1 milyar 428 milyon lira tutarındaki cezanın da 1 milyon liraya düşürüldüğü belirtildi.
500 MÜKELLEF YÜZDE 21’İNİ VERİYOR
İlk bin 500 mükellefin gelir vergisinin yüzde 21’ini, kurumlar vergisinin yüzde 64’ünü, katma değer vergisinin de yüzde 53’ünü sırtladığı dile getirildi.
‘YERLININ YANINDA ITHALE DE YARAR’
Türkiye’de 1600 cc altı segmentte üretim çeşitliliği yakalanmış durumda. 1500, 1400, 1300 cc üretimler mevcut. Ancak yerli ürünlerin yanı sıra 1400 cc motorda Türkiye’de en çok ithal otomobil satan Volkswagen gibi markalar da kademeli ÖTV’den en çok yararlanan şirket olabilir. Çünkü yüzde 45’ten geriye doğru gidildikçe öneri gerçekleşirse 1400 cc’de muhtemeler vergi yüzde 30-35’e düşecektir.
ÖTV oranları nasıl uygulanıyor?
1600 cc ve altı: Yüzde 45
1601-2000 cc arası: Yüzde 90
2000 cc üzeri araçlar: Yüzde 145