Senetle konut alımlarında riskler var
Senetle konut alım oranının Ağustos’ta yüzde 66’ya kadar yükselmesi, sektörde endişe yarattı.
Uzmanlar, arada bankanın olmadığı, sadece senetli seçenek sunulan projelere karşı tüketicileri uyarıyor.
Vatan'ın haberine göre, bankalar, yeni Tüketici Kanunu nedeniyle proje finansmanına temkinli yaklaşıyor. Kredi alamayan firmalar da senete yöneliyor. Ancak senetin artmasında konjonktürden kaynaklı nedenler de var.
Konutta satışların azaldığı durgun dönemlerde, inşaat firmaları banka kredisi ve peşin satışlar dışında farklı kampanyalar düzenliyor. Bunların arasında geliştirici firmaların sunduğu senetle satış opsiyonları da var. Faiz yükünü üstlenmek istemeyen ya da geliştirici firmanın sunduğu daha cazip imkanları tercih eden konut alıcısı senetli satışı tercih edebiliyor.
Risk nerede başlıyor?
- Projede senetli ödeme seçeneğinin bulunması, bu projede risk olduğu anlamına gelmiyor. İnşaat firmaları, faizlerin yüksek olduğu dönemlerde, tüketiciye avantaj sağlamak için kendi bünyelerinde senetli satışa yönelebiliyor.
- Burada tüketicinin dikkat etmesi gereken nokta, ödeme seçenekleri arasında banka kredili seçeneğin de bulunup bulunmadığı. Eğer banka kredili seçenek varsa, bu projeye bankanın kredi verdiği anlaşılıyor. Bankanın bir projeye kredi vermesi aslında inşaat riskini de üstlenmesi demek. Yani banka kredili projelere tüketici daha güvenle yaklaşabilir. Dolayısıyla senetli satış da bu projeler bazında risk taşımıyor.
- Ancak projede banka kredili ödeme seçeneği bulunmuyorsa, risk burada başlıyor. Banka garantörlüğünün olmadığı projelerde sadece senetle ev satılıyor. Bu durumda tüketici riski üstüne alıyor.
- Konut üreten irili ufaklı birçok firma bulunuyor. Nakit akışları düzgün olmayan, güvenilir olmayan firmalardan senetle ev satın alındığında, tüketici evi tamamlanmadan müteahhitin ortadan kaybolma riskini üstüne alıyor.
- Yeni Tüketici Kanunu’na göre bankalar satış vaadi sözleşmesini de görmeden kredi vermiyor. Bankalar mevzuata yönelik şartları sağlayamayan firmalara kredi vermediği için, kredili seçeneklerde tüketici üzerindeki riski atmış oluyor.
- Bu nedenle tüketicilerin mağdur olmaması ve kendini koruyabilmesi için iyi analiz yapması, inşaat şirketini araştırması, ruhsatsız projelerden uzak durması gerekiyor.
Kara listeye dikkat
- Senetle alım yapan tüketicilerin mağdur olma riski olduğu gibi, bankacılığa soyunan inşaat firmaları da risk taşıyor.
- İnşaat firmalarının da bu şekilde senet imzaladığı müşterileri iyi takip etmesi gerekiyor. Geliştirici firmaların da tüketicilerin ödeme yapılarını iyi analiz etmeleri gerekiyor.
- Firma, kötü kredi geçmişine sahip ya da kara listeye girmiş olan tüketicilere bu yönde bir satış yapabilir. Bankaların verilerine sahip olmayan bu firmalar, riskli müşterilerle senet imzalayıp, kendilerini de riske sokabiliyor.
- Senetle yapılan satışlardaki batık oranı da ölçülemiyor.
Vatan'ın haberine göre, bankalar, yeni Tüketici Kanunu nedeniyle proje finansmanına temkinli yaklaşıyor. Kredi alamayan firmalar da senete yöneliyor. Ancak senetin artmasında konjonktürden kaynaklı nedenler de var.
Konutta satışların azaldığı durgun dönemlerde, inşaat firmaları banka kredisi ve peşin satışlar dışında farklı kampanyalar düzenliyor. Bunların arasında geliştirici firmaların sunduğu senetle satış opsiyonları da var. Faiz yükünü üstlenmek istemeyen ya da geliştirici firmanın sunduğu daha cazip imkanları tercih eden konut alıcısı senetli satışı tercih edebiliyor.
Risk nerede başlıyor?
- Projede senetli ödeme seçeneğinin bulunması, bu projede risk olduğu anlamına gelmiyor. İnşaat firmaları, faizlerin yüksek olduğu dönemlerde, tüketiciye avantaj sağlamak için kendi bünyelerinde senetli satışa yönelebiliyor.
- Burada tüketicinin dikkat etmesi gereken nokta, ödeme seçenekleri arasında banka kredili seçeneğin de bulunup bulunmadığı. Eğer banka kredili seçenek varsa, bu projeye bankanın kredi verdiği anlaşılıyor. Bankanın bir projeye kredi vermesi aslında inşaat riskini de üstlenmesi demek. Yani banka kredili projelere tüketici daha güvenle yaklaşabilir. Dolayısıyla senetli satış da bu projeler bazında risk taşımıyor.
- Ancak projede banka kredili ödeme seçeneği bulunmuyorsa, risk burada başlıyor. Banka garantörlüğünün olmadığı projelerde sadece senetle ev satılıyor. Bu durumda tüketici riski üstüne alıyor.
- Konut üreten irili ufaklı birçok firma bulunuyor. Nakit akışları düzgün olmayan, güvenilir olmayan firmalardan senetle ev satın alındığında, tüketici evi tamamlanmadan müteahhitin ortadan kaybolma riskini üstüne alıyor.
- Yeni Tüketici Kanunu’na göre bankalar satış vaadi sözleşmesini de görmeden kredi vermiyor. Bankalar mevzuata yönelik şartları sağlayamayan firmalara kredi vermediği için, kredili seçeneklerde tüketici üzerindeki riski atmış oluyor.
- Bu nedenle tüketicilerin mağdur olmaması ve kendini koruyabilmesi için iyi analiz yapması, inşaat şirketini araştırması, ruhsatsız projelerden uzak durması gerekiyor.
Kara listeye dikkat
- Senetle alım yapan tüketicilerin mağdur olma riski olduğu gibi, bankacılığa soyunan inşaat firmaları da risk taşıyor.
- İnşaat firmalarının da bu şekilde senet imzaladığı müşterileri iyi takip etmesi gerekiyor. Geliştirici firmaların da tüketicilerin ödeme yapılarını iyi analiz etmeleri gerekiyor.
- Firma, kötü kredi geçmişine sahip ya da kara listeye girmiş olan tüketicilere bu yönde bir satış yapabilir. Bankaların verilerine sahip olmayan bu firmalar, riskli müşterilerle senet imzalayıp, kendilerini de riske sokabiliyor.
- Senetle yapılan satışlardaki batık oranı da ölçülemiyor.