Türk firmalara 7.5 milyar dolarlık fırsat
Mersin Akkuyu'da kurulacak nükleer santral, yerli firmalar için 7.5 milyar dolarlık bir pazar yaratacak.
Türkiye'nin ilk nükleer santrali için hazırlıklar sürüyor.
Akkuyu Nükleer Santrali'nin ÇED raporu, 21 Mayıs'a kadar Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın görüşüne sunulacak.
ÇED raporu sürecinin sonbahara, tasarım çalışmalarınınsa yıl sonuna kadar tamamlanması planlanıyor.
2014'ün ilk çeyreğinde inşaat lisansına başvurulacak olan Akkuyu Nükleer Santrali, 2020'de elektrik üretmeye başlayacak.
NTV'ye konuşan Akkuyu Nükleer Güç Santrali AŞ Genel Müdürü Alexander Superfin, 20 milyar dolarlık projenin önemli bir bölümüne Türk firmalarını dahil edeceklerini açıkladı.
Superfin, "Türkiye'nin montaj, inşaat ve ekipman üretim firmaları, proje maliyetinin yüzde 30-35'lik dilimine sahip olacak. Tahminlere göre bu, yaklaşık olarak 7.5 milyar dolarlık bir rakama denk geliyor. Şirketler, bu sürece ihaleyle dahil olacak. Hiçbir şirkete ayrıcalık tanınmayacak. İhaleleri, yüksek kalite ve düşük fiyat politikasıyla değerlendireceğiz" dedi.
YERLİ ORTAK ÇAĞRISI
Santral için yerli ortak çağrısı da yapan Superfin, "Türk yatırımcılara, şirketimize ortak olmaları ve dolayısıyla da üretilecek elektrikten elde edilecek kâra da belli oranda ortak olmaları için davetlerde bulunuyoruz. Proje sermayesine ortak olacakları, büyük memnuniyetle kabul etmeye hazırız. Ortaklık için yurtiçi ve yurtdışında müzakerelere, çalışmalara devam ediyoruz. Net bir sonuca varmış değiliz. En iyi teklifin değerlendirilmesi konusunda bize yardımcı olması için bir finans danışmanı da seçtik" diye konuştu.
Fukuşima kazası sonrasında nükleer santrallerle ilgili stres testlerinin arttığını belirten Superfin, Akkuyu Nükleer Santrali'nin güvenlik tasarımının da yenilendiğini anlattı: "Akkuyu Nükleer Santrali'nin güvenlik sistemi güncellendi ve daha iyi bir hale getirildi. Bizim, nükleer güç santrali için hazırladığımız güvenlik sistemi, en büyük şiddette depremlerin yanı sıra en büyük tsunami dalgaları, insan ve doğa kaynaklı kazalara da dayanıklı. Bu tasarım, dünyadaki en güvenli tasarımdır. Benzer tasarımlar, Fransa ve ABD'de de kullanılıyor."
Superfin, toplumu nükleer santraller konusunda bilgilendirmek amacıyla birçok kentte merkezler açacaklarını ve seminerler düzenleyeceklerini de söyledi.
Akkuyu Nükleer Santrali'nin ÇED raporu, 21 Mayıs'a kadar Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın görüşüne sunulacak.
ÇED raporu sürecinin sonbahara, tasarım çalışmalarınınsa yıl sonuna kadar tamamlanması planlanıyor.
2014'ün ilk çeyreğinde inşaat lisansına başvurulacak olan Akkuyu Nükleer Santrali, 2020'de elektrik üretmeye başlayacak.
NTV'ye konuşan Akkuyu Nükleer Güç Santrali AŞ Genel Müdürü Alexander Superfin, 20 milyar dolarlık projenin önemli bir bölümüne Türk firmalarını dahil edeceklerini açıkladı.
Superfin, "Türkiye'nin montaj, inşaat ve ekipman üretim firmaları, proje maliyetinin yüzde 30-35'lik dilimine sahip olacak. Tahminlere göre bu, yaklaşık olarak 7.5 milyar dolarlık bir rakama denk geliyor. Şirketler, bu sürece ihaleyle dahil olacak. Hiçbir şirkete ayrıcalık tanınmayacak. İhaleleri, yüksek kalite ve düşük fiyat politikasıyla değerlendireceğiz" dedi.
YERLİ ORTAK ÇAĞRISI
Santral için yerli ortak çağrısı da yapan Superfin, "Türk yatırımcılara, şirketimize ortak olmaları ve dolayısıyla da üretilecek elektrikten elde edilecek kâra da belli oranda ortak olmaları için davetlerde bulunuyoruz. Proje sermayesine ortak olacakları, büyük memnuniyetle kabul etmeye hazırız. Ortaklık için yurtiçi ve yurtdışında müzakerelere, çalışmalara devam ediyoruz. Net bir sonuca varmış değiliz. En iyi teklifin değerlendirilmesi konusunda bize yardımcı olması için bir finans danışmanı da seçtik" diye konuştu.
Fukuşima kazası sonrasında nükleer santrallerle ilgili stres testlerinin arttığını belirten Superfin, Akkuyu Nükleer Santrali'nin güvenlik tasarımının da yenilendiğini anlattı: "Akkuyu Nükleer Santrali'nin güvenlik sistemi güncellendi ve daha iyi bir hale getirildi. Bizim, nükleer güç santrali için hazırladığımız güvenlik sistemi, en büyük şiddette depremlerin yanı sıra en büyük tsunami dalgaları, insan ve doğa kaynaklı kazalara da dayanıklı. Bu tasarım, dünyadaki en güvenli tasarımdır. Benzer tasarımlar, Fransa ve ABD'de de kullanılıyor."
Superfin, toplumu nükleer santraller konusunda bilgilendirmek amacıyla birçok kentte merkezler açacaklarını ve seminerler düzenleyeceklerini de söyledi.