Yargıtaydan tüketiciye icra müjdesi
Şirketler vatandaşı düşük borçlar için icraya vermeyecek
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nin aldığı içtihat değişikliği kararı ile şirketler 3 bin 300 TL'nin altındaki borçlar için hemen icra takibi başlatamayacak. Şirketlerin ilk olarak tüketici hakem heyetine gitmesini öngören karardan en çok telekomünikasyon, enerji ve bankacılık sektörleri etkilenecek. Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 3 bin 300 TL'nin altındaki alacaklar için Tüketici Hakem Heyetine başvurulmadan icra takibi açılamayacağına yönelik bir karara imza attı. Kararı değerlendiren Tüketici Hukuku Enstitüsü Genel Başkanı Av. Hakan Tokbaş; "Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin kanun yararına bozma kararı ile getirdiği bu içtihat, şirketler ile tüketiciler arasındaki bütün alacak-borç ilişkisini yeniden düzenleyecektir. Artık şirketler, 3300 TL'nin altındaki alacakları için doğrudan icra takibi yapamayacak, öncelikle Tüketici Hakem Heyetine başvurmak zorunda kalacaktır" dedi.
Başkan Tokbaş,"Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/10571 esas sayılı 2015/8738 karar sayılı 18.03.2015 tarihli kararında, yepyeni bir içtihat getirmiş ve şirketler ile tüketiciler arasındaki fatura ve benzeri sebeplerden doğan alacaklar bakımından doğrudan icra takibi yoluna gitmeyi hukuken kabul edilemez bulmuştur. Bundan sonra şirketler 3300 TL'nin altındaki fatura, kredi ve benzeri alacakları için öncelikle Tüketici Hakem Heyetlerine başvurarak alacakları hakkında karar verilmesini isteyecekler, Tüketici Hakem Heyetinden çıkan kararı icra takibine konu edebileceklerdir.Bu durum ise piyasada tüketicilerden en çok alacaklı olan sektörlerden telekomünikasyon, enerji ve bankacılık sektörlerini doğrudan etkileyecek ve sistemlerinin değişmesine sebep olacaktır" dedi.
TÜKETİCİ VEKALET ÜCRETİNDEN KURTULUYOR
Alınan kararı bir örnek ile değerlendiren Avukat Tokbaş, "Mesela, bir telekomünikasyon şirketi tüketicinin gecikmiş faturasını hemen icra takibine koyabiliyor ve alacağını bu yolla tahsil edebiliyordu. Hemen icra takibine geçmek ise, tüketiciye ekstra vekâlet ücreti ve masraf getiriyordu. Şimdi, şirket ödenmemiş faturadan doğan alacağını öncelikle Tüketici Hakem Heyetine müracaat ederek talep etmek zorunda kalacaktır. Bu talep ise asgari 3 ile 6 ay arasında karara bağlanacak, bu süre zarfında da tüketici herhangi bir ekstra vekâlet ücreti ve masraf yükümlülüğü ile karşılaşmayacaktır. Eğer tüketici borcunu bu aşamada öderse ek masraf kalemlerinden kurtularak borçtan tamamen kurtulabilir.
Yani bir şirkete 3300 TL'nin altında borçlu olan bir tüketicinin şirketle sulh yapması için ciddi bir vakti olacaktır. Eğer tüketici bu sürede de borcunu ödemezse elbette şirket Tüketici Hakem Heyetinden aldığı kararı icra takibine koyarak masraf ve vekâlet ücreti isteme hakkına sahip olacaktır.Bu içtihat doğrultusunda, bir şirketin ödenmemiş fatura alacağına veya bir bankanın ödenmemiş kredi alacağına kavuşması asgari 7 ay sürecektir. Ayrıca şirketlerin doğrudan icra takibi başlatamaması, hukuk ve alacak takibi sistemlerinin tamamen değişmesine de yol açacaktır.
Büyük ihtimalle şirketler, alacakları doğrudan icra takibine vermek yerine gitmesi gereken Tüketici Hakem Heyeti yolunu seçmemek için tüketicilerle anlaşma yapabileceği bir uzlaşma mekanizması kurmak zorunda olacaktır. Zira hukuk büroları bu şekilde ilerleyen şirket alacaklarını kabul etmek istemeyecek, yorucu ve ücret alamayacakları bir işlem için çaba göstermeyeceklerdir" dedi.
Başkan Tokbaş,"Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/10571 esas sayılı 2015/8738 karar sayılı 18.03.2015 tarihli kararında, yepyeni bir içtihat getirmiş ve şirketler ile tüketiciler arasındaki fatura ve benzeri sebeplerden doğan alacaklar bakımından doğrudan icra takibi yoluna gitmeyi hukuken kabul edilemez bulmuştur. Bundan sonra şirketler 3300 TL'nin altındaki fatura, kredi ve benzeri alacakları için öncelikle Tüketici Hakem Heyetlerine başvurarak alacakları hakkında karar verilmesini isteyecekler, Tüketici Hakem Heyetinden çıkan kararı icra takibine konu edebileceklerdir.Bu durum ise piyasada tüketicilerden en çok alacaklı olan sektörlerden telekomünikasyon, enerji ve bankacılık sektörlerini doğrudan etkileyecek ve sistemlerinin değişmesine sebep olacaktır" dedi.
TÜKETİCİ VEKALET ÜCRETİNDEN KURTULUYOR
Alınan kararı bir örnek ile değerlendiren Avukat Tokbaş, "Mesela, bir telekomünikasyon şirketi tüketicinin gecikmiş faturasını hemen icra takibine koyabiliyor ve alacağını bu yolla tahsil edebiliyordu. Hemen icra takibine geçmek ise, tüketiciye ekstra vekâlet ücreti ve masraf getiriyordu. Şimdi, şirket ödenmemiş faturadan doğan alacağını öncelikle Tüketici Hakem Heyetine müracaat ederek talep etmek zorunda kalacaktır. Bu talep ise asgari 3 ile 6 ay arasında karara bağlanacak, bu süre zarfında da tüketici herhangi bir ekstra vekâlet ücreti ve masraf yükümlülüğü ile karşılaşmayacaktır. Eğer tüketici borcunu bu aşamada öderse ek masraf kalemlerinden kurtularak borçtan tamamen kurtulabilir.
Yani bir şirkete 3300 TL'nin altında borçlu olan bir tüketicinin şirketle sulh yapması için ciddi bir vakti olacaktır. Eğer tüketici bu sürede de borcunu ödemezse elbette şirket Tüketici Hakem Heyetinden aldığı kararı icra takibine koyarak masraf ve vekâlet ücreti isteme hakkına sahip olacaktır.Bu içtihat doğrultusunda, bir şirketin ödenmemiş fatura alacağına veya bir bankanın ödenmemiş kredi alacağına kavuşması asgari 7 ay sürecektir. Ayrıca şirketlerin doğrudan icra takibi başlatamaması, hukuk ve alacak takibi sistemlerinin tamamen değişmesine de yol açacaktır.
Büyük ihtimalle şirketler, alacakları doğrudan icra takibine vermek yerine gitmesi gereken Tüketici Hakem Heyeti yolunu seçmemek için tüketicilerle anlaşma yapabileceği bir uzlaşma mekanizması kurmak zorunda olacaktır. Zira hukuk büroları bu şekilde ilerleyen şirket alacaklarını kabul etmek istemeyecek, yorucu ve ücret alamayacakları bir işlem için çaba göstermeyeceklerdir" dedi.