Maliye'yi şok eden para transferi!

İşte Cumhuriyet tarihinin en büyük para transferinin arkasındaki sır!

Türkiye'de 2010'da faaliyet gösterdikten sonra kapatılan iki şirketin banka hesaplarına, bir çoğu offshore cenneti olarak bilinen ülkelere kayıtlı 350 tabela firmasından 10 ayda 6.2 milyar TL'ye denk gelen dolar ve euro gönderildiği ortaya çıktı.

Yeni Şafak'tan Yakup Kocaman'ın haberine göre, Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı, Maliye Bakanlığı ve MASAK'a yapılan bir başvuru, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük para transferi operasyonunu gün yüzüne çıkardı. Maliye tarafından incelemeye alınan iki şirketin dışında, Türkiye'nin ticaret ve bankacılık sistemini kullanarak uluslararası para takasçılığı yapan onlarca şirketin bulunduğu, bunların son 5 yılda 30 milyar euro civarındaki bir para transferine komisyon karşılığı aracılık ettiği iddia ediliyor.

İran ve Türk bankaları üzerinden operasyon

İki İran bankası ile üç özel Türk bankası üzerinden gerçekleştiği belirtilen dev para transferleri, Maliye tarafından vergi kaçağı boyutuyla soruşturmaya alındı. Devletin en üst makamlarına yapılan ihbar sonucu ortaya çıkan para takasıyla ilgili dosyanın Çağlayan Adliyesi'nde savcılığa da gönderildiği kaydediliyor.

Paranın kaynağı tabela şirket

Devlet kademelerine sunulan evraka göre, ana sözleşmesinde madencilik işi için kurulduğu kaydı bulunan iki Türk firmasının banka hesaplarına gönderilen 6.2 milyar TL, başta İngiltere olmak üzere İrlanda, Panama, Belize, Litvanya ve Yeni Zelanda gibi ülkelere kayıtlı görünen ancak sadece posta kutusu adresi bulunan offshore şirketlerinden geldi. Gelen paraların yaklaşık yarısı Türkiye'de kaldı, diğer yarısı da ağırlıklı olarak Dubai, Çin, Azerbaycan ve İran merkezli yaklaşık 50 yabancı şirkete transfer edildi.

Ortaklar Rus ve Türk

İncelemeye konu olan dokümanlarda, söz konusu para transferini gerçekleştiren iki şirketin Türkiye Ticaret Siciline kayıtlı, kıymetli madencilik faaliyeti gerçekleştirmek üzere kurulan 300 bin TL sermayeli ve 1 milyon TL sermayeli firmalar oldukları görünüyor. İki şirketin de kurucu ortakları aynı. Biri Türkiye vatandaşı, diğeri Rusya vatandaşı.

Para takasçısı olarak bilinen 50 civarındaki yerli firmanın, 2007 ile 2011 tarihleri arasında bazı özel Türk bankalarını ve bir İran bankasını kullanarak uluslararası para trafiği gerçekleştirdiği belirtiliyor. Transferlerin önemli bir bölümünün ABD'nin ambargo uygulaması nedeniyle doğrudan para gönderiminde sıkıntı yaşayan İran'ın bu sorunu aşmak için fiziki para ve altın transferine yönelmiş olmasıyla ilgili olabileceği ifade ediliyor.

İranlı ve Türk bankalar havaleden kazandı

Biri İranlı olmak üzere üç özel Türk bankası üzerinden gerçekleşen havale işlemlerinde binde 20 ile binde 25 arasında komisyon oranlarının uygulandığı tespit edildi. Buna göre bankaların 6.2 milyar TL'nin transfer edilmesinden 13 milyon TL ile 15 milyon TL arasında kazanç sağladı. Para takasçılığı (money exchangers) sektörü olarak bilinen alanda faaliyet gösterdikleri belirtilen firmaların iddia edilen 30 milyar euroya aracılık etmiş olması halinde bankaların yaklaşık 150 milyon TL havale komisyon kazancı elde etmiş olabilecekleri tahmin ediliyor.

Offshoreleaks ile örtüştü

Türkiye'ye 6.2 milyar TL değerinde dolar ve euro gönderen şirketlerin bir çoğunun Offshoreleaks skandalı kapsamında yayınlanan şirketler listesinde yeralması dikkat çekiyor.Geçtiğimiz Ağustos'da Uluslar arası Araştırmacı Gazetecilik Konsorsiyumu (ICIJ) tarafından yayınlanan Offshoreleaks sızıntısında, İngiltere ve Singapur idaresindeki offshore para cennetlerinee kayıtlı binlerce firmanın ad ve adres bilgileri bulunuyordu.

İş bitince şirket buharlaşıyor

Para transferi yapan gönderen 350 yabancı şirketin bir bölümü gerçek faaliyeti bulunan firmalar. Ancak büyük bölümünün tabela şirketi olduğu anlaşılıyor. İngiltere, İrlanda, İskoçya, Panama, Litvanya, Güney Kıbrıs, Dubai, Belize, Panama, Yeni Zelanda, İrlanda ve Azerbaycan ülkelerinin ticaret sicillerine kayıtlı. Posta kutusu adresi ile çalışan şirketlerin 2007-2012 döneminde 9 ay ile 2 yıllık süre zarfında faaliyet gösterdikten sonra tasfiye edilerek faaliyetlerini sonlandırıyor olmaları dikkat çekiyor. İncelenen iki firmanın da 10 ay faaliyet gösterdikten sonra tasfiye edilmesi, yabancı iş ortaklarının kuruluş-kapanış işlemleri ile benzerlik taşıyor.

Vergi incelemesi başlatıldı

Maliye söz konusu şirketleri vergi kaçağı olup olmadığı noktasında incelemeye aldı. Öte yandan dev para transferinin kimler arasında, hangi amaçla yapıldığı, herhangi bir suç unsuru taşıyıp taşımadığı ise Mali Suçları Araştırma Komisyonu (MASAK) tarafından incelemeye alınacak. Para takasçısı firmaların 6.2 milyar TL'nin transferine aracılık ederken yüzde 1 civarında komisyon aldıkları varsayıldığında, incelemeye konu olan satış hasılatı tutarının 62 milyon TL olacağı, bunun da yaklaşık yüzde 20'sinin vergi olması halinde 12.4 milyon TL'lik bir vergi kaçağına karşılık gelebileceği belirtiliyor.

6.2 milyara rağmen zarar açıkladılar

Şirketlerden biri 2 milyar 910 milyar TL, diğeri 3 milyar 283 milyon TL mukabili dolar ve euronun aktarımına aracılık etti. Sadece 10 ay faaliyet gösteren şirketler 31 Aralık 2010'da verdikleri kapanış bilançosunun ardından Ticaret Siciline tasfiye başvurusunda bulundu. İlk şirket kapanışta 389 bin TL zarar açıklarken, ikincisi 5.8 milyon TL zarar beyan etti. Maliye komisyon bazlı çalıştığı belirtilen bu şirketlerin vergi kaçırıp kaçırmadığını araştırıyor.
Sonraki Haber