Petrolde dengeler değişiyor
Bağdat’ın, Kürtlerin kendi petrollerini istedikleri gibiihraç etmelerini kabul etmek dışında başka seçeneğikalmadığı bunun Türkiye’nin işine yarayacağıbelirtiliyor. Uzmanlara göre Kürtlerin petrol ihracıdaha kolaylaşacak
Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) örgütünün Irak’taki saldırılarının, Kürtlerin dikkatli davranması halinde ülkenin kuzeyinden çıkarak Ceyhan’dan dünya piyasalarına gönderilen petrolün satışına olumlu etki etmesi bekleniyor. Uzmanlar, Irak’taki IŞİD terörünün, ülkenin petrol ihracatı üzerine etkilerini değerlendirdi. Washington’daki Wilson Center uzmanı David Ottaway, “Şimdilik IŞİD terörünün Irak’ın petrol ihracına olumsuz etki edeceğini düşünmüyorum” dedi. Kerkük-Ceyhan boru hattından zaten bir süredir petrol akışı olmadığını hatırlatan Ottaway, merkezi Irak hükümetine ait petrol sahalarının genelde ülkenin güneyinde bulunduğunu, IŞİD unsurlarının ise kuzeyde konuşlandığını söyledi. Ottaway, “Güneyde savaş çıkacak olsa bile sadece Bağdat’ı değil, tüm Irak’ı Basra’ya kadar işgal etmeleri lazım. Bu da mümkün görünmüyor” diye konuştu. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) güvenliği olduğunu öne süren Ottaway, şunları kaydetti: “Kürtler, ihraca artan oranda devam edebilir. Hatta bundan sonra Kürtlerin petrol ihracı daha kolaylaşır ve hızlanır. Bağdat, Erbil’in desteğine çok fazla ihtiyaç duyuyor. Sonuç olarak IŞİD terörü, petrol satışını etkilemez. Bağdat’ın petrol satışı aynı oranda, Erbil’inki ise artarak devam edecektir.”
Türkiye’nin yararına
Missouri Devlet Üniversitesi Siyaset Bilimi Bölümü öğretim üyesi Dr. David Romano, “Bağdat’ın, şimdi Kürtlerin kendi petrollerini istedikleri gibi ihraç etmelerini kabul etmek dışında başka seçeneği yok. Bu da her anlamda Türkiye’nin yararına” dedi. IŞİD’ın, IKBY’i tehdit edecek güçte olmadığını iddia eden Romano, Kürtlerin bağımsız enerji politikası gütmelerinin önünün açıldığını söyledi. Romano, Peşmerge’nin Kerkük’ün tamamını kontrol altına aldığını anımsattı ve “Hatta IKBY, Kerkük’ü kendisine katarsa, küresel piyasada Irak krizine bağlı fiyat yükselmesi de göz önüne alındığında, bu kriz, Kürtlerin her anlamda kazançlı çıktığı bir durumun yolunu açabilir” değerlendirmesinde bulundu.
Petrol üretimi hız kesebilir
Diğer yandan, Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Irak’ın petrol üretimini artırma hedefi üzerindeki risklerin çoğaldığını belirterek, küresel ekonominin hızlanmasına paralel güçlenen talebe karşılık şiddet olayları ve siyasi istikrarsızlık nedeniyle OPEC ülkelerinin petrol arzının tehlikede olduğuna dikkat çekti. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu birçok OECD ülkesinin enerji politikasına yön veren IEA, dün yayınlanan Orta Vadede Petrol Piyasası raporunda, yükselen fiyatlar nedeniyle küresel petrol talebindeki artışın 2020 yılına doğru hız kaybedebileceğine dikkat çekti. Petrol fiyatları, Irak’ta Sünni militanların petrol arzını tehlikeye sokabileceği endişeleriyle geçen hafta varil başına 115 dolara yaklaşarak, eylül ayından bu yana en yüksek seviyeyi gördü. Irak’ın bazı petrol ihracat tesisleri mart ayından bu yana çalışmıyor. Diğer üye ülkelerden Libya’da siyasi kargaşa, İran’da ekonomik yaptırımlar, Nijerya’da ise hırsızlık örgütün petrol ihracını kısıtlıyor. Raporda, IEA’nın icra direktörü Maria van der Hoeven’in “OPEC’in öngörülen kapasite artışının en büyük bölümü Irak’tan kaynaklanacak, ancak bu artışın giderek daha fazla tehlike ile karşı karşıya kaldığı görülüyor” ifadesi yer aldı. IEA, OPEC üyesi ülkelerin üretiminin 2019 yılına kadar 2.08 milyon varil artarak günde 37.06 milyon varile yükseleceğini öngörüyor. Üretimdeki artışın yüzde 60’tan fazlasının Irak’tan kaynaklanacağı tahmin ediliyor. Küresel petrol talebinin günde 92.76 milyon varile yükseleceğini tahmin ediyor.
Türkiye’nin yararına
Missouri Devlet Üniversitesi Siyaset Bilimi Bölümü öğretim üyesi Dr. David Romano, “Bağdat’ın, şimdi Kürtlerin kendi petrollerini istedikleri gibi ihraç etmelerini kabul etmek dışında başka seçeneği yok. Bu da her anlamda Türkiye’nin yararına” dedi. IŞİD’ın, IKBY’i tehdit edecek güçte olmadığını iddia eden Romano, Kürtlerin bağımsız enerji politikası gütmelerinin önünün açıldığını söyledi. Romano, Peşmerge’nin Kerkük’ün tamamını kontrol altına aldığını anımsattı ve “Hatta IKBY, Kerkük’ü kendisine katarsa, küresel piyasada Irak krizine bağlı fiyat yükselmesi de göz önüne alındığında, bu kriz, Kürtlerin her anlamda kazançlı çıktığı bir durumun yolunu açabilir” değerlendirmesinde bulundu.
Petrol üretimi hız kesebilir
Diğer yandan, Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Irak’ın petrol üretimini artırma hedefi üzerindeki risklerin çoğaldığını belirterek, küresel ekonominin hızlanmasına paralel güçlenen talebe karşılık şiddet olayları ve siyasi istikrarsızlık nedeniyle OPEC ülkelerinin petrol arzının tehlikede olduğuna dikkat çekti. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu birçok OECD ülkesinin enerji politikasına yön veren IEA, dün yayınlanan Orta Vadede Petrol Piyasası raporunda, yükselen fiyatlar nedeniyle küresel petrol talebindeki artışın 2020 yılına doğru hız kaybedebileceğine dikkat çekti. Petrol fiyatları, Irak’ta Sünni militanların petrol arzını tehlikeye sokabileceği endişeleriyle geçen hafta varil başına 115 dolara yaklaşarak, eylül ayından bu yana en yüksek seviyeyi gördü. Irak’ın bazı petrol ihracat tesisleri mart ayından bu yana çalışmıyor. Diğer üye ülkelerden Libya’da siyasi kargaşa, İran’da ekonomik yaptırımlar, Nijerya’da ise hırsızlık örgütün petrol ihracını kısıtlıyor. Raporda, IEA’nın icra direktörü Maria van der Hoeven’in “OPEC’in öngörülen kapasite artışının en büyük bölümü Irak’tan kaynaklanacak, ancak bu artışın giderek daha fazla tehlike ile karşı karşıya kaldığı görülüyor” ifadesi yer aldı. IEA, OPEC üyesi ülkelerin üretiminin 2019 yılına kadar 2.08 milyon varil artarak günde 37.06 milyon varile yükseleceğini öngörüyor. Üretimdeki artışın yüzde 60’tan fazlasının Irak’tan kaynaklanacağı tahmin ediliyor. Küresel petrol talebinin günde 92.76 milyon varile yükseleceğini tahmin ediyor.