'Sebze meyve için acil önlem alınması gerek'
TZD Genel Başkanı Yetkin: "Meyve ve sebze ihracatını artırmak için acil önlemler alınması gerekiyor"
Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Genel Başkanı İbrahim Yetkin, meyve ve sebze ihracatını artırmak için acil önlemler alınması gerektiğini belirtti. Yetkin, yazılı açıklamasında, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, ülke genelinde ihracatın ocak-eylül aylarını kapsayan 9 aylık dönemde yüzde 10 düştüğünü anımsattı. Geçen yılın eylül ayına kıyasla düşüşün yüzde 20'yi bulduğunu ifade eden Yetkin, yaş meyve sebze ihracatı rakamlarında da benzer bir tablonun görüldüğünü kaydetti.
Akdeniz İhracatçılar Birliği'nin hazırladığı raporda ise söz konusu dönemde yaş meyve ve sebzede yaşanan ihracat düşüşünün, geçen yılın aynı dönemiyle kıyaslandığında miktar olarak yüzde 10, değer olarak yüzde 16 olarak hesaplandığına dikkati çeken Yetkin, bu durumun 230 milyon doların üzerinde bir gelir kaybına neden olduğunu bildirdi.
"DIŞ PAZARLAR KAPANDIKÇA ÜRETİCİ FİYATLARI DÜŞTÜ"
Yetkin, ihracatta miktar olarak artış olsa bile değer olarak kayıp yaşandığının altını çizerek, "Bu tabloda en dikkat çekici hususlardan biri, Türk lirasındaki değer kaybı dolayısıyla ihracatta miktar olarak artış olması gerekirken 9 aylık dönemde geçen yıla göre yaşanan kaybın yüzde 10'a ulaşmış olması. Türk lirasındaki değer kaybı dolayısıyla başka ürünlerde de çeşitli ülkelere yaptığımız ihracatta miktar artışı olsa bile değer olarak yine kayıp yaşanıyor" değerlendirmesinde bulundu. İhracattaki tıkanmanın üreticileri de olumsuz etkilediğine değinen Yetkin, dış pazarlar kapandıkça üretici fiyatlarının düştüğünü belirtti. Meyve ve sebze ihracatını artırmak için acil önlemler alınması gerektiğini vurgulayan Yetkin, şunları kaydetti:
"Düşüş marketlere yansımadığı için kamuoyu durumun farkında değil. Ancak markette 3 liraya satılan domatesin kilosu, Mersin'de tarlada 40 kuruşa alıcı bulamıyor. İhracat primlerinin artırılması bu tıkanıklığın aşılmasında önemli. Ayrıca markalaşma, standardizasyon, kalıntı analiz laboratuvarlarının sayısının artırılması gibi önlemlerin alınması da söz konusu tıkanıklığın aşılması açısından yararlı olacaktır."
Akdeniz İhracatçılar Birliği'nin hazırladığı raporda ise söz konusu dönemde yaş meyve ve sebzede yaşanan ihracat düşüşünün, geçen yılın aynı dönemiyle kıyaslandığında miktar olarak yüzde 10, değer olarak yüzde 16 olarak hesaplandığına dikkati çeken Yetkin, bu durumun 230 milyon doların üzerinde bir gelir kaybına neden olduğunu bildirdi.
"DIŞ PAZARLAR KAPANDIKÇA ÜRETİCİ FİYATLARI DÜŞTÜ"
Yetkin, ihracatta miktar olarak artış olsa bile değer olarak kayıp yaşandığının altını çizerek, "Bu tabloda en dikkat çekici hususlardan biri, Türk lirasındaki değer kaybı dolayısıyla ihracatta miktar olarak artış olması gerekirken 9 aylık dönemde geçen yıla göre yaşanan kaybın yüzde 10'a ulaşmış olması. Türk lirasındaki değer kaybı dolayısıyla başka ürünlerde de çeşitli ülkelere yaptığımız ihracatta miktar artışı olsa bile değer olarak yine kayıp yaşanıyor" değerlendirmesinde bulundu. İhracattaki tıkanmanın üreticileri de olumsuz etkilediğine değinen Yetkin, dış pazarlar kapandıkça üretici fiyatlarının düştüğünü belirtti. Meyve ve sebze ihracatını artırmak için acil önlemler alınması gerektiğini vurgulayan Yetkin, şunları kaydetti:
"Düşüş marketlere yansımadığı için kamuoyu durumun farkında değil. Ancak markette 3 liraya satılan domatesin kilosu, Mersin'de tarlada 40 kuruşa alıcı bulamıyor. İhracat primlerinin artırılması bu tıkanıklığın aşılmasında önemli. Ayrıca markalaşma, standardizasyon, kalıntı analiz laboratuvarlarının sayısının artırılması gibi önlemlerin alınması da söz konusu tıkanıklığın aşılması açısından yararlı olacaktır."