Türkiye, varlık fonunda devler ligine oynuyor!
Kurulması için çalışmalarına başlanan Türkiye Varlık Fonu`nun, Ekonomi Bakanı Zeybekci`nin açıkladığı 200 milyar dolarlık büyüklükle devler liginde ilk 20`ye girmesi bekleniyor.
Stratejik, büyük ölçekli ve ülkenin gelişmesine katkı sağlayacak yatırımlara uzun vadeli ve düşük maliyetli finansman oluşturacak Türkiye Varlık Fonu, ülke gündemindeki yerini alırken, dünyanın en büyük 15 ulusal varlık fonunun 11 trilyon dolara yakın kaynağı bulunuyor.
Cari fazla veren ülkelerin yabancı para rezervlerindeki artışı değerlendirme arayışından doğan ve dünyada çok yaygın kullanılan ulusal varlık fonları (SWF), uluslararası para sistemi ve finans sektöründe giderek daha fazla önem kazanmaya başladı.
Son dönemde ulusal varlık fonlarının gelişimi hız kazanırken, 2005'ten bu yana dünyada onlarca yeni fon yaratıldı. Fon yaratan ülkeler arasına Türkiye de katıldı.
Türkiye'de zaman zaman gündeme gelen varlık fonunun kuruluşuna ilişkin çalışmalar son dönemde hız kazandı. TBMM Başkanlığı'na geçen hafta sunulan Türkiye Varlık Fonu'nun kurulmasına ilişkin yasa tasarısının, bugün Plan ve Bütçe Komisyonu'nda ele alınması bekleniyor.
Tasarıya göre, Başbakanlığa bağlı, ana faaliyet konusu fonların kurulması ve yönetimi olan, profesyonel yönetim ilkelerine göre yönetilen, özel hukuk hükümlerine tabi Türkiye Varlık Yönetimi Anonim Şirketi kurulacak. Şirket tarafından Türkiye Varlık Fonu hayata geçirilecek. Ayrıca, gerek görülmesi halinde Türkiye Varlık Fonu'na bağlı alt fonlar kurulabilecek. Tasarıyla Türkiye Varlık Fonu'nun kaynakları da belirlendi.
Söz konusu çalışma ile G20 ülkeleri arasında ulusal varlık fonu bulunmayan tek ülke olan Türkiye'nin bu alandaki eksikliğinin giderilmesi amaçlanırken, fonun ekonomik büyümeye gelecek 10 yılda ciddi katkı sağlaması da bekleniyor.
"Ülkelerin uluslararası varlıklarının bir kısmını yöneten kamu yatırım ajansları" olarak da tanımlanan ulusal varlık fonları, uluslararası rezervler, emtia gelirleri ve sosyal güvenlik primleri gibi kaynaklardan oluşabiliyor. Dünyada sayıları gittikçe artan ulusal varlık fonlarının yapısı ve büyüklüğü de ülkelerin kaynak yapısına göre değişiklik gösteriyor.
FONLARIN DEVİ ABD'DE
AA muhabirlerinin Ulusal Varlık Fonları Enstitüsü'nden (SWFI) derlediği verilere göre, dünyanın en büyük 15 varlık fonunun toplamda 10 trilyon 793,5 milyar dolar değerinde kaynağı bulunuyor.
ABD'den Social Security Trust Funds, 2 trilyon 813 milyar dolarlık fon büyüklüğüyle sıralamada başı çekerken, bunu 1 trilyon 918 milyar dolarla Japonya'dan Government Pension Invesment Fund takip ediyor.
ABD ve Japonya'nın ardından Norveç'in petrol ihracatından sağladığı fazla kaynağı aktardığı Government Pension Fund Global 846,7 milyar dolar ile 3'üncü sırada yer alıyor.
Norveç'i, 813,8 milyar dolar ile Çin'den Investment Corporation (CIC), 792 milyar dolar ile Birleşik Arap Emirlikleri'nden Abu Dhabi Investment Authority (ADIA), 592 milyar dolar ile Kuveyt'ten Investment Authority (KIA) ve 582,4 milyar dolar ile de Suudi Arabistan'dan SAMA Foreign Holdings ulusal varlık fonu izliyor.
Türkiye'de çalışmalarına başlanan varlık fonunun büyüklüğüne ilişkin de Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, bir süre önce, 200 milyar dolara ulaşabileceğini belirtmişti. Türkiye Varlık Fonu'nun, 200 milyar dolar ile ülke fonları büyüklüğünde ilk 20'ye girmesi bekleniyor.
'KAYNAK YARATIMINDA SORUN OLMAYACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM'
DenizBank Özel Bankacılık Sermaye Piyasası Araçları Yönetmeni Orkun Gödek, Türkiye'nin, G20 üyesi bir ülke ekonomisi olarak ulusal varlık fonu konusunda geç kaldığını söyledi.
Küresel çapta genelde emtia üreticisi ve döviz fazlası olan ülke fonlarının dikkati çektiğini, ulusal varlık fonu bulunan ülkeler arasında bütçe fazlası vererek tasarrufları doğru bir biçimde yönetmek isteyenlerin de bulunduğunu ifade eden Gödek, şunları kaydetti:
"Dünyada en büyük 15 fona bakıldığında, Haziran 2016 itibarıyla 250 milyar dolardan 2,8 trilyon dolara uzanan geniş bir dağılımla karşılaşıyoruz. Türkiye Varlık Fonu'nun, büyük altyapı projelerine finansman sağlamada kullanılması ve gerektiğinde ülke finans varlıklarının değer kaybının önüne geçmesi için ilk etapta en az 1 milyar doların üzerinde bir büyüklüğe sahip olması ve zaman içerisinde 10-15 milyar dolar seviyelerinin üzerine ulaşılması gerek."
Ulusal varlık fonlarının gelişiminde son dönemde hızlanma olduğuna işaret eden Gödek, 2005'ten bu yana 40'tan fazla yeni fon yaratılırken, 2008-2012 yılları arasında toplam fon büyüklüğünün yüzde 59,1 arttığını bildirdi.
Gödek, 2008-Eylül 2015 arasında ise 3 trilyon dolardan fazla varlık artışı olduğunu belirterek, bugün dünya üzerindeki ulusal varlık fonlarının 4 trilyon dolardan fazlasının petrol ve doğal gaz kaynağından oluştuğunu bildirdi.
Türkiye Varlık Fonu'nun yapısına da değinen Gödek, İşsizlik Fonu'na bakıldığında 100 milyar lira sınırına dayanan bir rakamla karşılaşıldığını ifade ederek, şöyle devam etti:
"Özelleştirme gelirleri, bütçe fazlası, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) gibi fonlardan devrolunan nakitler ile yurt içi ve yurt dışı piyasalardan borçlanma gibi durumlar dikkate alındığında, kaynak yaratımında sorun olmayacağını düşünüyorum. İlerleyen dönemlerde vatandaşların da yatırım yapabildiği farklı durumlardan söz edebiliriz. Şayet iyi getiri sağlandığı ve ülkenin önemli alt yapı projelerinde ucuz borçlanma imkanın yaratıldığını görürsek yurt içi tasarruf bilincinin oluşması sürecine de katkıda bulunabilir."
Cari fazla veren ülkelerin yabancı para rezervlerindeki artışı değerlendirme arayışından doğan ve dünyada çok yaygın kullanılan ulusal varlık fonları (SWF), uluslararası para sistemi ve finans sektöründe giderek daha fazla önem kazanmaya başladı.
Son dönemde ulusal varlık fonlarının gelişimi hız kazanırken, 2005'ten bu yana dünyada onlarca yeni fon yaratıldı. Fon yaratan ülkeler arasına Türkiye de katıldı.
Türkiye'de zaman zaman gündeme gelen varlık fonunun kuruluşuna ilişkin çalışmalar son dönemde hız kazandı. TBMM Başkanlığı'na geçen hafta sunulan Türkiye Varlık Fonu'nun kurulmasına ilişkin yasa tasarısının, bugün Plan ve Bütçe Komisyonu'nda ele alınması bekleniyor.
Tasarıya göre, Başbakanlığa bağlı, ana faaliyet konusu fonların kurulması ve yönetimi olan, profesyonel yönetim ilkelerine göre yönetilen, özel hukuk hükümlerine tabi Türkiye Varlık Yönetimi Anonim Şirketi kurulacak. Şirket tarafından Türkiye Varlık Fonu hayata geçirilecek. Ayrıca, gerek görülmesi halinde Türkiye Varlık Fonu'na bağlı alt fonlar kurulabilecek. Tasarıyla Türkiye Varlık Fonu'nun kaynakları da belirlendi.
Söz konusu çalışma ile G20 ülkeleri arasında ulusal varlık fonu bulunmayan tek ülke olan Türkiye'nin bu alandaki eksikliğinin giderilmesi amaçlanırken, fonun ekonomik büyümeye gelecek 10 yılda ciddi katkı sağlaması da bekleniyor.
"Ülkelerin uluslararası varlıklarının bir kısmını yöneten kamu yatırım ajansları" olarak da tanımlanan ulusal varlık fonları, uluslararası rezervler, emtia gelirleri ve sosyal güvenlik primleri gibi kaynaklardan oluşabiliyor. Dünyada sayıları gittikçe artan ulusal varlık fonlarının yapısı ve büyüklüğü de ülkelerin kaynak yapısına göre değişiklik gösteriyor.
FONLARIN DEVİ ABD'DE
AA muhabirlerinin Ulusal Varlık Fonları Enstitüsü'nden (SWFI) derlediği verilere göre, dünyanın en büyük 15 varlık fonunun toplamda 10 trilyon 793,5 milyar dolar değerinde kaynağı bulunuyor.
ABD'den Social Security Trust Funds, 2 trilyon 813 milyar dolarlık fon büyüklüğüyle sıralamada başı çekerken, bunu 1 trilyon 918 milyar dolarla Japonya'dan Government Pension Invesment Fund takip ediyor.
ABD ve Japonya'nın ardından Norveç'in petrol ihracatından sağladığı fazla kaynağı aktardığı Government Pension Fund Global 846,7 milyar dolar ile 3'üncü sırada yer alıyor.
Norveç'i, 813,8 milyar dolar ile Çin'den Investment Corporation (CIC), 792 milyar dolar ile Birleşik Arap Emirlikleri'nden Abu Dhabi Investment Authority (ADIA), 592 milyar dolar ile Kuveyt'ten Investment Authority (KIA) ve 582,4 milyar dolar ile de Suudi Arabistan'dan SAMA Foreign Holdings ulusal varlık fonu izliyor.
Türkiye'de çalışmalarına başlanan varlık fonunun büyüklüğüne ilişkin de Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, bir süre önce, 200 milyar dolara ulaşabileceğini belirtmişti. Türkiye Varlık Fonu'nun, 200 milyar dolar ile ülke fonları büyüklüğünde ilk 20'ye girmesi bekleniyor.
'KAYNAK YARATIMINDA SORUN OLMAYACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM'
DenizBank Özel Bankacılık Sermaye Piyasası Araçları Yönetmeni Orkun Gödek, Türkiye'nin, G20 üyesi bir ülke ekonomisi olarak ulusal varlık fonu konusunda geç kaldığını söyledi.
Küresel çapta genelde emtia üreticisi ve döviz fazlası olan ülke fonlarının dikkati çektiğini, ulusal varlık fonu bulunan ülkeler arasında bütçe fazlası vererek tasarrufları doğru bir biçimde yönetmek isteyenlerin de bulunduğunu ifade eden Gödek, şunları kaydetti:
"Dünyada en büyük 15 fona bakıldığında, Haziran 2016 itibarıyla 250 milyar dolardan 2,8 trilyon dolara uzanan geniş bir dağılımla karşılaşıyoruz. Türkiye Varlık Fonu'nun, büyük altyapı projelerine finansman sağlamada kullanılması ve gerektiğinde ülke finans varlıklarının değer kaybının önüne geçmesi için ilk etapta en az 1 milyar doların üzerinde bir büyüklüğe sahip olması ve zaman içerisinde 10-15 milyar dolar seviyelerinin üzerine ulaşılması gerek."
Ulusal varlık fonlarının gelişiminde son dönemde hızlanma olduğuna işaret eden Gödek, 2005'ten bu yana 40'tan fazla yeni fon yaratılırken, 2008-2012 yılları arasında toplam fon büyüklüğünün yüzde 59,1 arttığını bildirdi.
Gödek, 2008-Eylül 2015 arasında ise 3 trilyon dolardan fazla varlık artışı olduğunu belirterek, bugün dünya üzerindeki ulusal varlık fonlarının 4 trilyon dolardan fazlasının petrol ve doğal gaz kaynağından oluştuğunu bildirdi.
Türkiye Varlık Fonu'nun yapısına da değinen Gödek, İşsizlik Fonu'na bakıldığında 100 milyar lira sınırına dayanan bir rakamla karşılaşıldığını ifade ederek, şöyle devam etti:
"Özelleştirme gelirleri, bütçe fazlası, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) gibi fonlardan devrolunan nakitler ile yurt içi ve yurt dışı piyasalardan borçlanma gibi durumlar dikkate alındığında, kaynak yaratımında sorun olmayacağını düşünüyorum. İlerleyen dönemlerde vatandaşların da yatırım yapabildiği farklı durumlardan söz edebiliriz. Şayet iyi getiri sağlandığı ve ülkenin önemli alt yapı projelerinde ucuz borçlanma imkanın yaratıldığını görürsek yurt içi tasarruf bilincinin oluşması sürecine de katkıda bulunabilir."