Bakan Pekcan: 'Geçiş dönemi'ni hızlı atlatmalıyız
14'üncü İstişare Kurulu toplantısında konuşan Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, "Bizim için haziran ayı bir geçiş dönemi olacak ama biz bu geçiş dönemini çok hızlı atlamak durumundayız" dedi.
Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, başkanlığında İstişare Kurulunun 14'üncü toplantısı video konferans yöntemiyle gerçekleştirildi. Toplantıya, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TİM Başkanı İsmail Gülle, DEİK Başkanı Nail Olpak, TESK Başkanı Bendevi Palandöken, TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski, MÜSİAD Başkanı Abdurrahman Kaan, TMB Başkanı Mithat Yenigün katıldı.
Pekcan, toplantıda yaptığı konuşmada, mayıs ayı dış ticaret rakamlarına değinerek, yıllık bazda ihracatta düşüş olmasına rağmen mayısta nisana göre bir toparlanma ivmesi görüldüğünü söyledi.
Bayram tatilleri nedeniyle daha az çalışma gününe rağmen mayısta nisan ayına göre ihracatın yüzde 10,8 arttığını belirten Pekcan, ihracatın ithalatı karşılama oranının 5 aylık dönemde yüzde 74,6 olarak gerçekleştiğini, altın hariç bakıldığında bu oranın yüzde 80'e çıktığını bildirdi.
Pekcan, mayısta ara ve yatırım malı ithalatının toplam ithalatın yüzde 91,2'sini oluşturduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"İnşallah bunun en kısa zamanda üretime ve ihracata dönmesini bekliyoruz. Önümüzdeki dönemde hem en çok ihracatçı olduğumuz AB ülkelerinin yeniden toparlanmasını bekliyor hem de dünya genelinde kademeli bir normalleşmeye geçişin olacağını düşünüyoruz. Bizim için haziran ayı bir geçiş dönemi olacak ama biz bu geçiş dönemini çok hızlı atlamak durumundayız. Sağlık alanında göstermiş olduğumuz performansımıza dayalı ayrışmamızı ekonomi ve ticaret alanında da göstermek zorundayız. Bunun için el ele vererek sizlerle doğru, yerinde adımlar atmamız ve devletimizin kaynaklarını en uygun ölçüde, doğru adreslerde kullanmamız lazım. Ben bu süreci, üretim kapasitemiz, eğitimimiz, iş gücümüz ve Türkiye'de iş insanlarımızın ve ihracatçılarımızın dinamizmiyle çok başarılı bir şekilde atlatacağımıza inanıyorum."
Mayısta "Sanal Ticaret Heyetleri"ne Özbekistan ve Kenya ile başladıklarını hatırlatan Pekcan, bunun Hindistan ve Güney Kore ile süreceğini, devamında Almanya ve Pakistan ile yapılacağını bildirdi. Pekcan, 1-3 Haziran'da yapılan ilk sanal fuarın da çok başarılı bir şekilde tamamlandığına işaret ederek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Ticaret Bakanlığı olarak Sanal Ticaret Heyetlerini ve sanal fuarları desteklemeye devam edeceklerini, e-ticaret sitelerine üyelik giderlerini de aynı şekilde destekleyeceklerini dile getirdi.
"Yerel paralarla ticareti öne çıkarmaya çalışıyoruz"
Pandemi sürecinde ülkelerin içe kapanma dönemi yaşadığını vurgulayan Pekcan, şöyle devam etti:
“Tabii biz bunu G-20 platformu, diğer küresel iş birliği toplantıları ve AB ülkeleriyle yaptığımız görüşmelerde değerlendiriyor, bu durumu nasıl aşabileceğimiz ve önleyebileceğimiz üzerine koordine bir şekilde çalışıyoruz. Şu gerçeği yadsıyamayız, ülkeler biraz daha korumacı, biraz daha içe dönük politikalar izleyecekler. Biz de bu dönemde rezerv para birimlerine bağlılığın azaltılması ve yerel paralarla ticaretin artırılması yönünde iş insanlarımızla görüşüyoruz. Ticaret açığı verdiğimiz ülkelerdeki muhataplarımızla görüşmeler yapıyoruz. Bu bağlamda, DEİK İş Konseyi başkanlarımızla bir araya geldik ve bu konuları değerlendirdik. 2019 yılında 7,6 milyar dolar civarında yerel paralarla ihracat, 11,1 milyar dolarlık da ithalat yapmışız. Yerel paralarla ticaret için tabii swap altyapısının da gerçekleşmesi lazım. Bu konuda Hazine ve Maliye Bakanlığımız ile Merkez Bankamızın ciddi çalışmaları var. Onlarla da iş birliği içinde yerel paralarla ticareti ön plana çıkarmaya çalışıyoruz."
Pekcan, bu süreçte sivil toplum kuruluşlarının ve iş insanlarının nasıl aktif rol alabileceği, ülkenin önünü açacak hangi faaliyetlerde bulunabileceği, küresel tedarik zincirlerinde Türkiye'nin daha fazla yer alması için neler yapılması ve önceliklerinin ne olması gerektiği konusunu değerlendireceklerini anlattı.
"Yurt dışı lojistik merkezleri çalışmasını hızlandırıyoruz"
Salgının Türkiye ekonomisi üzerindeki olumsuz etkilerinin azaltılması, yerli sanayinin artan ithalat baskısına karşı korunması ve üretim kapasitesinin artırılması amacıyla yakın zamanda bazı ilave gümrük vergileri getirildiğini belirten Pekcan, şunları kaydetti:
"Dünyada olduğu gibi biz de bu geçici önlemleri almak zorundayız. Bu süreçte Türkiye'de üretilebilir bazı ürünlerin maalesef yurt dışından getirildiğini görüyoruz. Bizim aldığımız önlemler yerli üreticiyi korumaya yöneliktir. Yatırımcılarımıza, Ticaret Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak her türlü desteği vermeye hazırız. Yeter ki iş insanlarımız Türkiye'nin dışa bağımlı olduğu ürünlere yönelik yatırım yapsın."
Pekcan, yurt dışı lojistik merkezleri çalışmasına da ağırlık vereceklerini ifade ederek, yeni dönemde artık hızlı teslimatların yapılabileceği lojistik merkezlerinin önem kazandığını, bu sebeple söz konusu çalışmayı hızlandıracaklarını söyledi.
Bu dönemde istişareye her zamankinden çok önem verdiklerini vurgulayan Pekcan, esnafın, KOBİ'lerin, ihracatçıların ve iş dünyasının her zaman yanında olduklarını ve olmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.
Pekcan, toplantıda yaptığı konuşmada, mayıs ayı dış ticaret rakamlarına değinerek, yıllık bazda ihracatta düşüş olmasına rağmen mayısta nisana göre bir toparlanma ivmesi görüldüğünü söyledi.
Bayram tatilleri nedeniyle daha az çalışma gününe rağmen mayısta nisan ayına göre ihracatın yüzde 10,8 arttığını belirten Pekcan, ihracatın ithalatı karşılama oranının 5 aylık dönemde yüzde 74,6 olarak gerçekleştiğini, altın hariç bakıldığında bu oranın yüzde 80'e çıktığını bildirdi.
Pekcan, mayısta ara ve yatırım malı ithalatının toplam ithalatın yüzde 91,2'sini oluşturduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"İnşallah bunun en kısa zamanda üretime ve ihracata dönmesini bekliyoruz. Önümüzdeki dönemde hem en çok ihracatçı olduğumuz AB ülkelerinin yeniden toparlanmasını bekliyor hem de dünya genelinde kademeli bir normalleşmeye geçişin olacağını düşünüyoruz. Bizim için haziran ayı bir geçiş dönemi olacak ama biz bu geçiş dönemini çok hızlı atlamak durumundayız. Sağlık alanında göstermiş olduğumuz performansımıza dayalı ayrışmamızı ekonomi ve ticaret alanında da göstermek zorundayız. Bunun için el ele vererek sizlerle doğru, yerinde adımlar atmamız ve devletimizin kaynaklarını en uygun ölçüde, doğru adreslerde kullanmamız lazım. Ben bu süreci, üretim kapasitemiz, eğitimimiz, iş gücümüz ve Türkiye'de iş insanlarımızın ve ihracatçılarımızın dinamizmiyle çok başarılı bir şekilde atlatacağımıza inanıyorum."
Mayısta "Sanal Ticaret Heyetleri"ne Özbekistan ve Kenya ile başladıklarını hatırlatan Pekcan, bunun Hindistan ve Güney Kore ile süreceğini, devamında Almanya ve Pakistan ile yapılacağını bildirdi. Pekcan, 1-3 Haziran'da yapılan ilk sanal fuarın da çok başarılı bir şekilde tamamlandığına işaret ederek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Ticaret Bakanlığı olarak Sanal Ticaret Heyetlerini ve sanal fuarları desteklemeye devam edeceklerini, e-ticaret sitelerine üyelik giderlerini de aynı şekilde destekleyeceklerini dile getirdi.
"Yerel paralarla ticareti öne çıkarmaya çalışıyoruz"
Pandemi sürecinde ülkelerin içe kapanma dönemi yaşadığını vurgulayan Pekcan, şöyle devam etti:
“Tabii biz bunu G-20 platformu, diğer küresel iş birliği toplantıları ve AB ülkeleriyle yaptığımız görüşmelerde değerlendiriyor, bu durumu nasıl aşabileceğimiz ve önleyebileceğimiz üzerine koordine bir şekilde çalışıyoruz. Şu gerçeği yadsıyamayız, ülkeler biraz daha korumacı, biraz daha içe dönük politikalar izleyecekler. Biz de bu dönemde rezerv para birimlerine bağlılığın azaltılması ve yerel paralarla ticaretin artırılması yönünde iş insanlarımızla görüşüyoruz. Ticaret açığı verdiğimiz ülkelerdeki muhataplarımızla görüşmeler yapıyoruz. Bu bağlamda, DEİK İş Konseyi başkanlarımızla bir araya geldik ve bu konuları değerlendirdik. 2019 yılında 7,6 milyar dolar civarında yerel paralarla ihracat, 11,1 milyar dolarlık da ithalat yapmışız. Yerel paralarla ticaret için tabii swap altyapısının da gerçekleşmesi lazım. Bu konuda Hazine ve Maliye Bakanlığımız ile Merkez Bankamızın ciddi çalışmaları var. Onlarla da iş birliği içinde yerel paralarla ticareti ön plana çıkarmaya çalışıyoruz."
Pekcan, bu süreçte sivil toplum kuruluşlarının ve iş insanlarının nasıl aktif rol alabileceği, ülkenin önünü açacak hangi faaliyetlerde bulunabileceği, küresel tedarik zincirlerinde Türkiye'nin daha fazla yer alması için neler yapılması ve önceliklerinin ne olması gerektiği konusunu değerlendireceklerini anlattı.
"Yurt dışı lojistik merkezleri çalışmasını hızlandırıyoruz"
Salgının Türkiye ekonomisi üzerindeki olumsuz etkilerinin azaltılması, yerli sanayinin artan ithalat baskısına karşı korunması ve üretim kapasitesinin artırılması amacıyla yakın zamanda bazı ilave gümrük vergileri getirildiğini belirten Pekcan, şunları kaydetti:
"Dünyada olduğu gibi biz de bu geçici önlemleri almak zorundayız. Bu süreçte Türkiye'de üretilebilir bazı ürünlerin maalesef yurt dışından getirildiğini görüyoruz. Bizim aldığımız önlemler yerli üreticiyi korumaya yöneliktir. Yatırımcılarımıza, Ticaret Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak her türlü desteği vermeye hazırız. Yeter ki iş insanlarımız Türkiye'nin dışa bağımlı olduğu ürünlere yönelik yatırım yapsın."
Pekcan, yurt dışı lojistik merkezleri çalışmasına da ağırlık vereceklerini ifade ederek, yeni dönemde artık hızlı teslimatların yapılabileceği lojistik merkezlerinin önem kazandığını, bu sebeple söz konusu çalışmayı hızlandıracaklarını söyledi.
Bu dönemde istişareye her zamankinden çok önem verdiklerini vurgulayan Pekcan, esnafın, KOBİ'lerin, ihracatçıların ve iş dünyasının her zaman yanında olduklarını ve olmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.