Balıkta büyük hile: Küçük balık yutturup, ağırlığını artırıyorlar
Türkiye'de özellikle kıyı bölgelerinde çokça tüketilen balıkta, bazı işletmelerin hileye başvurduğu öne sürüldü.
İddiaya göre bazı işletmeler büyük balıklara küçük balık yutturarak ağırlıklarını artırıyor.Türkiye’nin her bölgesinde farklı yemek kültürleri öne çıkarken, özellikle denize kıyısı olan kentlerde balık içerikli yemekler çokça tüketiliyor.
Zengin besin değeri nedeniyle uzmanlar tarafından en az haftada iki kez tüketilmesi tavsiye edilen balığın satın alınırken, tazeliğine dikkat edilmesi öneriliyor. Balıkta bazı işletmelerin maliyeti düşürmek ve daha fazla kar etmek amacıyla hilelere başvurduğu belirtiliyor.
Bazı balıkçılar bu hile söylentilerini kesin bir dille reddetse de bazıları ise sayıları az da olsa hileye başvuran kişilerin olduğunu söyledi. Balıkçılar, tüketicileri güvendiği yerlerden alışveriş yapmaları konusunda uyardı.
"Küçük balık yutturup, ağırlığını artırıyorlar"
Yaklaşık 15 yıldır Adana’da balıkçılık yaptığını ve mesleğini çok sevdiğini anlatan Ayşe Kılıç, bir balığın taze olup olmadığını anlamak için ilk etapta solungacına ve derisine bakıldığını vurgulayarak, "Balığın solungacı parlak kırmızıysa tazedir. Fakat bu işe de hile karıştıranlar olduğunu duyuyoruz. Örneğin, solungaçtaki rengi tutturmak için şırıngayla kırmızı boya enjekte edildiğini duymuştum. Balık ağır çeksin diye büyük balıklara küçük balıkları yutturanlar da varmış" dedi.
"Karbonat ve tuzla parlak gösteriyolar"
Balığın tazeliğinin deri ve göz parlaklığıyla da anlaşıldığını belirten Kılıç, taze balığı anlamanın püf noktasına değinerek, şöyle konuştu:
"Balık derisine elinizle bastırdığınızda balık çöküp geri düzelmiyorsa bayattır. Eğer elinizi çektiğinizde düzeliyorsa tazedir. Bunun yanı sıra 3’üncü günü geçen ve gözleri solmaya başlayan balığı karbonat ve tuzlu suya sokup şokladıktan sonra tekrar parlak hale getirenler de varmış. İşin kısası bu kişilerin sayısı az olsa da var. İnsanlar ya balığı çok iyi bilecekler ya da balıkçılarını çok iyi tanıyacaklar."
"Hilenin getirisi olmaz"
Adana Balıkçılar Çarşısı’nda 45 yıldır balık tezgahı bulunan Selahattin Kaya ise balıkta hile söylentilerine kulak asılmaması gerektiğini ve Adana, Mersin, İskenderun gibi bölgelerde balığa asla hile karışmayacağını söyledi.
Hileye başvuran az sayıda balıkçının İstanbul gibi büyük kentlerde olduğunu iddia eden Kaya, "Allah, insana helal lokma nasip etsin. Bizde boya moya olmaz. İstanbul’da olabilir. Buralarda böyle bir şey olamaz. Bu meslek hassas bir meslektir. Bir müşteriyi bir sefer kandırabilirsin. Sonrasında senin tezgahına uğramaz. Kısacası hile yapmanın bir getirisi olmaz" dedi.
Bazı balıkçılar ise bir başka hile yöntemi olarak büyük balıkların gırtlak kısmına olta kurşunu sıkıştırılarak ağırlıklarının artırıldığını ve tartıldıktan sonra temizleme öncesi el çabukluğuyla bu kurşunların çıkarıldığını söyledi.
Zengin besin değeri nedeniyle uzmanlar tarafından en az haftada iki kez tüketilmesi tavsiye edilen balığın satın alınırken, tazeliğine dikkat edilmesi öneriliyor. Balıkta bazı işletmelerin maliyeti düşürmek ve daha fazla kar etmek amacıyla hilelere başvurduğu belirtiliyor.
Bazı balıkçılar bu hile söylentilerini kesin bir dille reddetse de bazıları ise sayıları az da olsa hileye başvuran kişilerin olduğunu söyledi. Balıkçılar, tüketicileri güvendiği yerlerden alışveriş yapmaları konusunda uyardı.
"Küçük balık yutturup, ağırlığını artırıyorlar"
Yaklaşık 15 yıldır Adana’da balıkçılık yaptığını ve mesleğini çok sevdiğini anlatan Ayşe Kılıç, bir balığın taze olup olmadığını anlamak için ilk etapta solungacına ve derisine bakıldığını vurgulayarak, "Balığın solungacı parlak kırmızıysa tazedir. Fakat bu işe de hile karıştıranlar olduğunu duyuyoruz. Örneğin, solungaçtaki rengi tutturmak için şırıngayla kırmızı boya enjekte edildiğini duymuştum. Balık ağır çeksin diye büyük balıklara küçük balıkları yutturanlar da varmış" dedi.
"Karbonat ve tuzla parlak gösteriyolar"
Balığın tazeliğinin deri ve göz parlaklığıyla da anlaşıldığını belirten Kılıç, taze balığı anlamanın püf noktasına değinerek, şöyle konuştu:
"Balık derisine elinizle bastırdığınızda balık çöküp geri düzelmiyorsa bayattır. Eğer elinizi çektiğinizde düzeliyorsa tazedir. Bunun yanı sıra 3’üncü günü geçen ve gözleri solmaya başlayan balığı karbonat ve tuzlu suya sokup şokladıktan sonra tekrar parlak hale getirenler de varmış. İşin kısası bu kişilerin sayısı az olsa da var. İnsanlar ya balığı çok iyi bilecekler ya da balıkçılarını çok iyi tanıyacaklar."
"Hilenin getirisi olmaz"
Adana Balıkçılar Çarşısı’nda 45 yıldır balık tezgahı bulunan Selahattin Kaya ise balıkta hile söylentilerine kulak asılmaması gerektiğini ve Adana, Mersin, İskenderun gibi bölgelerde balığa asla hile karışmayacağını söyledi.
Hileye başvuran az sayıda balıkçının İstanbul gibi büyük kentlerde olduğunu iddia eden Kaya, "Allah, insana helal lokma nasip etsin. Bizde boya moya olmaz. İstanbul’da olabilir. Buralarda böyle bir şey olamaz. Bu meslek hassas bir meslektir. Bir müşteriyi bir sefer kandırabilirsin. Sonrasında senin tezgahına uğramaz. Kısacası hile yapmanın bir getirisi olmaz" dedi.
Bazı balıkçılar ise bir başka hile yöntemi olarak büyük balıkların gırtlak kısmına olta kurşunu sıkıştırılarak ağırlıklarının artırıldığını ve tartıldıktan sonra temizleme öncesi el çabukluğuyla bu kurşunların çıkarıldığını söyledi.