İngiltere'den AB'den ayrılma süreci, Lizbon anlaşması ne diyor?
Resmen ayrılma 2 ila 10 yıl arasında sürecek
Referandum sonuçlarının uygulanması ve İngiltere'nin resmen AB'den ayrılması uzun bir zaman diliminde gerçekleşecek. İlk olarak İngiltere Başbakanı Cameron'ın kararı AB Konseyi'ne resmen bildirmesi gerekiyor.
Birleşik Krallık'ta dün yapılan referandumda halkın yüzde 52'si AB'den çıkılması, yüzde 48'i de AB'de kalınması yönünde oy verdi. Birleşik Krallık'ın AB'den resmen ayrılmasının 2 ila 10 yıl sürmesi beklenirken, bu süre içerisinde de İngiltere AB kurallarına tabi olmaya devam edecek. Referandum sonucunun yasal olarak İngiliz hükümeti açısından bağlayıcılığı bulunmuyor ancak İngiltere Başbakanı David Cameron'ın halkın kararını görmezden gelmemesi ve AB'den çıkış prosedürünü hızla başlatması bekleniyor.
Cameron’ın kararı Lizbon Antlaşması’nın 50’nci maddesine bağlı olarak AB Konseyi’ne bildirmesi gerekiyor. Süreç bu bildirim yapıldığında başlayacak ve taraflar ayrılığı müzakere edip bir anlaşma sağlayacak. Bu anlaşma sağlandığı andan itibaren ya da bildirimden sonra en geç iki yıl içinde AB anlaşmaları İngiltere için uygulanır olmaktan çıkacak. Bu süreyi uzatma imkanı, AB ve İngiltere’nin oybirliğiyle mümkün olabilecek.
Ayrılık için iki yıllık müzakere
Cameron'un bu kararın ardından atacağı ilk adımlardan biri, 2009'da imzalanan Lizbon Anlaşması'nın, üyelerin birlikten ayrılmasını düzenleyen 50. maddesini işlemeye koymak olacak.
Maliye Bakanı George Osborne, bu sürecin referandum gününden sonra iki hafta içinde başlayabileceğini söylemişti.
Avrupa Birliği'nden ayrılmak ise zorlu bir müzakere sürecini gerektiriyor. Bu sürecin de iki yılda tamamlanması bekleniyor.
İngiltere'nin AB'den ayrılırken müzakerelerin odaklanacağı konular arasında ise serbest ticaret anlaşması ve güvenlik konuları öne çıkacak.
Müzakere sürecinde İngiltere AB içinde kalacak ve AB yasaları yürürlükte olacak. İki yıl süresince eğer bir anlaşmaya varılmazsa İngiltere Dünya Ticaret Örgütü'nün (DTÖ) kurallarına bağlı olarak yoluna devam edecek. Ancak İngiltere'nin DTÖ'ye katılımı AB çatısı altındayken gerçekleşmişti. AB ise bu anlaşma koşullarını "kopyalayıp yapıştıramazsınız" diyor.
Yani İngiltere'nin dünyayla ticareti de baştan müzakere edilecek.
Lizbon Antlaşması 50. maddesi ne diyor?
AB'ye üye ülkelerin birlikten çıkışını düzenleyen Lizbon Antlaşmasının 50. maddesi şöyle:
1. Her üye devlet, kendi anayasal kurallarına uygun olarak Birlik’ten ayrılmaya karar verebilir.
2. Ayrılma kararı alan üye devlet, niyetini Avrupa Birliği Zirvesi’ne bildirir. Birlik, söz konusu devletle, Avrupa Birliği Zirvesi tarafından belirlenen yönlendirici ilkeler ışığında, bu devletin Birlik ile gelecekteki ilişkisinin çerçevesini dikkate alarak, çekilmeye ilişkin kuralları belirleyen bir anlaşmayı müzakere eder ve akdeder. Bu anlaşma, Avrupa Birliği’nin İşleyişi Hakkında Antlaşma’nın 218. maddesinin 3. paragrafına uygun olarak müzakere edilir. Anlaşma, Birlik adına, Avrupa Parlamentosu’nun muvafakatini aldıktan sonra, nitelikli çoğunlukla hareket eden Konsey tarafından akdedilir.
3. Antlaşmaların ilgili üye devlete uygulanması, çekilme anlaşmasının yürürlüğe girdiği tarihte, bunun gerçekleşmemesi halinde, Avrupa Birliği Zirvesi oybirliğiyle ve ilgili üye devletle mutabık kalarak süreyi uzatmadığı takdirde, 2. paragrafta belirtilen bildirimden iki yıl sonra sona erer.
4. 2 ve 3. paragrafların amaçları doğrultusunda, çekilen üye devletin Avrupa Birliği Zirvesi’ndeki veya Konsey’deki temsilcisi, Avrupa Birliği Zirvesi veya Konsey’de kendisini ilgilendiren görüşmelere ve kararlara katılamaz.
Nitelikli çoğunluk, Avrupa Birliği’nin İşleyişi Hakkında Antlaşma’nın 238. maddesinin 3. paragrafının (b) bendine göre belirlenir.
5. Birlik’ten çekilen bir devlet Birliğe yeniden katılmak isterse, talebi 49. maddede belirtilen usule tabi olur."
Terk edenlere nazik davranılmayacak?
Cambridge Üniversitesi'nde Avrupa Hukuku profesörü Cahterine Barnard, anlaşma olmadan iki yıllık sürede "AB'nin dışına düzensiz bir şekilde çıkacağız" diyor. Barnard'a göre halledilmesi gereken bir kaç mesele var: "Burada yaşayan Avrupalı göçmenleri düşünün. Onların hakları ne olacak?" diye soruyor. Ancak hiçbir meselenin net bir açıklaması yok.
'AB'den ayrılalım' kampında bazıları 50. maddeye bağlı kalmadan yalnızca hükümetlerarası müzakereler görmek istiyor. Bu kesimin amacı belli bir takvime sıkışmamak. Avrupalı liderlerin ve yetkililerin buna nasıl yanıt vereceği ise belli değil.
Bu liderlerin en büyük korkusu diğer AB ülkelerinin de İngiltere'yi örnek alma olasılığı. Bu nedenle İngiltere'nin birlikten çıkmasını zorlaştırabilirler.
AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker "Terk edenlere nezaketle davranılmayacak" demişti. Ancak Avrupa'nın iş dünyası hızlıca İngiltere'yle çalışmak belki de geçici anlaşmalar yapmak için güçlü bir baskı yaratacak.
Hükümetin nasıl taktikler belirleyeceği ve görüşmelerin ne sürede başlayacağı belirsiz.
Birleşik Krallık'ta dün yapılan referandumda halkın yüzde 52'si AB'den çıkılması, yüzde 48'i de AB'de kalınması yönünde oy verdi. Birleşik Krallık'ın AB'den resmen ayrılmasının 2 ila 10 yıl sürmesi beklenirken, bu süre içerisinde de İngiltere AB kurallarına tabi olmaya devam edecek. Referandum sonucunun yasal olarak İngiliz hükümeti açısından bağlayıcılığı bulunmuyor ancak İngiltere Başbakanı David Cameron'ın halkın kararını görmezden gelmemesi ve AB'den çıkış prosedürünü hızla başlatması bekleniyor.
Cameron’ın kararı Lizbon Antlaşması’nın 50’nci maddesine bağlı olarak AB Konseyi’ne bildirmesi gerekiyor. Süreç bu bildirim yapıldığında başlayacak ve taraflar ayrılığı müzakere edip bir anlaşma sağlayacak. Bu anlaşma sağlandığı andan itibaren ya da bildirimden sonra en geç iki yıl içinde AB anlaşmaları İngiltere için uygulanır olmaktan çıkacak. Bu süreyi uzatma imkanı, AB ve İngiltere’nin oybirliğiyle mümkün olabilecek.
Ayrılık için iki yıllık müzakere
Cameron'un bu kararın ardından atacağı ilk adımlardan biri, 2009'da imzalanan Lizbon Anlaşması'nın, üyelerin birlikten ayrılmasını düzenleyen 50. maddesini işlemeye koymak olacak.
Maliye Bakanı George Osborne, bu sürecin referandum gününden sonra iki hafta içinde başlayabileceğini söylemişti.
Avrupa Birliği'nden ayrılmak ise zorlu bir müzakere sürecini gerektiriyor. Bu sürecin de iki yılda tamamlanması bekleniyor.
İngiltere'nin AB'den ayrılırken müzakerelerin odaklanacağı konular arasında ise serbest ticaret anlaşması ve güvenlik konuları öne çıkacak.
Müzakere sürecinde İngiltere AB içinde kalacak ve AB yasaları yürürlükte olacak. İki yıl süresince eğer bir anlaşmaya varılmazsa İngiltere Dünya Ticaret Örgütü'nün (DTÖ) kurallarına bağlı olarak yoluna devam edecek. Ancak İngiltere'nin DTÖ'ye katılımı AB çatısı altındayken gerçekleşmişti. AB ise bu anlaşma koşullarını "kopyalayıp yapıştıramazsınız" diyor.
Yani İngiltere'nin dünyayla ticareti de baştan müzakere edilecek.
Lizbon Antlaşması 50. maddesi ne diyor?
AB'ye üye ülkelerin birlikten çıkışını düzenleyen Lizbon Antlaşmasının 50. maddesi şöyle:
1. Her üye devlet, kendi anayasal kurallarına uygun olarak Birlik’ten ayrılmaya karar verebilir.
2. Ayrılma kararı alan üye devlet, niyetini Avrupa Birliği Zirvesi’ne bildirir. Birlik, söz konusu devletle, Avrupa Birliği Zirvesi tarafından belirlenen yönlendirici ilkeler ışığında, bu devletin Birlik ile gelecekteki ilişkisinin çerçevesini dikkate alarak, çekilmeye ilişkin kuralları belirleyen bir anlaşmayı müzakere eder ve akdeder. Bu anlaşma, Avrupa Birliği’nin İşleyişi Hakkında Antlaşma’nın 218. maddesinin 3. paragrafına uygun olarak müzakere edilir. Anlaşma, Birlik adına, Avrupa Parlamentosu’nun muvafakatini aldıktan sonra, nitelikli çoğunlukla hareket eden Konsey tarafından akdedilir.
3. Antlaşmaların ilgili üye devlete uygulanması, çekilme anlaşmasının yürürlüğe girdiği tarihte, bunun gerçekleşmemesi halinde, Avrupa Birliği Zirvesi oybirliğiyle ve ilgili üye devletle mutabık kalarak süreyi uzatmadığı takdirde, 2. paragrafta belirtilen bildirimden iki yıl sonra sona erer.
4. 2 ve 3. paragrafların amaçları doğrultusunda, çekilen üye devletin Avrupa Birliği Zirvesi’ndeki veya Konsey’deki temsilcisi, Avrupa Birliği Zirvesi veya Konsey’de kendisini ilgilendiren görüşmelere ve kararlara katılamaz.
Nitelikli çoğunluk, Avrupa Birliği’nin İşleyişi Hakkında Antlaşma’nın 238. maddesinin 3. paragrafının (b) bendine göre belirlenir.
5. Birlik’ten çekilen bir devlet Birliğe yeniden katılmak isterse, talebi 49. maddede belirtilen usule tabi olur."
Terk edenlere nazik davranılmayacak?
Cambridge Üniversitesi'nde Avrupa Hukuku profesörü Cahterine Barnard, anlaşma olmadan iki yıllık sürede "AB'nin dışına düzensiz bir şekilde çıkacağız" diyor. Barnard'a göre halledilmesi gereken bir kaç mesele var: "Burada yaşayan Avrupalı göçmenleri düşünün. Onların hakları ne olacak?" diye soruyor. Ancak hiçbir meselenin net bir açıklaması yok.
'AB'den ayrılalım' kampında bazıları 50. maddeye bağlı kalmadan yalnızca hükümetlerarası müzakereler görmek istiyor. Bu kesimin amacı belli bir takvime sıkışmamak. Avrupalı liderlerin ve yetkililerin buna nasıl yanıt vereceği ise belli değil.
Bu liderlerin en büyük korkusu diğer AB ülkelerinin de İngiltere'yi örnek alma olasılığı. Bu nedenle İngiltere'nin birlikten çıkmasını zorlaştırabilirler.
AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker "Terk edenlere nezaketle davranılmayacak" demişti. Ancak Avrupa'nın iş dünyası hızlıca İngiltere'yle çalışmak belki de geçici anlaşmalar yapmak için güçlü bir baskı yaratacak.
Hükümetin nasıl taktikler belirleyeceği ve görüşmelerin ne sürede başlayacağı belirsiz.