Zekatın şartları nelerdir? (Diyanet'in zekatla ilgili açıklamaları)
Diyanet'e göre kimler zekat vermelidir, hangi mallardan zekat verilmez, hangi mallardan verilir?
Zekat vermesi gerekenler ve zekat verilmesi gereken mallar ile ilgili Diyanet tarafından yapılan açıklamalar, Türkiye'de Ramazan aylarında yaşanan kafa karışıklıklarını tamamen giderdi.
Zekâtla ilgili fıkhî bilgi ve tartışmaların başında, zekâtın kimlere hangi şartlarda farz olduğu ve verilen zekâtın geçerli olabilmesi için ne gibi şartların gerektiği hususu yer alır. Ancak buna geçmeden önce konuyla ilgili bazı temel terimlerin açıklanmasında fayda var.
Zekâtla ilgili fıkhî bilgi ve tartışmaların başında, zekâtın kimlere hangi şartlarda farz olduğu ve verilen zekâtın geçerli olabilmesi için ne gibi şartların gerektiği hususu yer alır. Ancak buna geçmeden önce konuyla ilgili bazı temel terimlerin açıklanmasında fayda var.
Zekâtın vücûb (vacip olma) sebebi zenginliktir. Artıcı vasıfta belirli bir miktar mala mâlik olan kimse zekât açısından zengin sayılır. Zenginliğin ölçüsü sayılan miktara ve alt sınıra "nisab" tabir edilir. Borcundan ve tabii ihtiyaçlarından fazla nisab miktarı artıcı mala sahip olan ve bu malının üzerinden bir kamerî yıl geçen kimse zekât ödemekle mükellef olur.
Zekâtın rüknü, yani onun yapısından bir parça teşkil eden unsur, zenginlik ölçüsü sayılan miktardaki maldan zekât borcunu çıkarmak ve onu hak sahibine temlik ve teslim etmektir.
Zekât; müslüman, hür, akıllı, bâliğ, tabii ihtiyaçlarından fazla artıcı vasıftaki mala tam bir mülkiyetle mâlik olan ve bu mâlik oluşunun üzerinden bir (ay) senesi geçen kimselere farzdır. Bu farzın sahih olarak ödenebilmesi için de ehline verilmesi ve verilirken de niyet edilmesi gerekir.
Görüldüğü gibi zekâtın farz olabilmesi için hem mükelleflerle ve hem de mallarla ilgili şartlar vardır. Aynı şekilde bu farzın edasının sıhhati için de birtakım şartlar aranmaktadır.
Öncelikle yükümlülük şartları, geçerlilik şartları yerine getirilmelidir. Yükümlülük şartları, kimlerin zekat vermekle mükellef olduğunu belirlemek içindir. Geçerlilik şartları ise, zekat verme yükümlülüğüne sahip Müslümanların verdikleri zekatın geçerli olabilmesi için karşılanması gereken şartları gösterir.
Yükümlülük şartları, mükellef ile ilgili şartlar ve mal ile ilgili şartlar olarak ikiye ayrılır. Yani zekat vermenin vacip olduğu kişiler ve zekat verilmesi gereken mallar, varlıklar ve gelirler bu çerçevede belirlenir.
Öncelikle yükümlülük şartları, geçerlilik şartları yerine getirilmelidir. Yükümlülük şartları, kimlerin zekat vermekle mükellef olduğunu belirlemek içindir. Geçerlilik şartları ise, zekat verme yükümlülüğüne sahip Müslümanların verdikleri zekatın geçerli olabilmesi için karşılanması gereken şartları gösterir.
Yükümlülük şartları, mükellef ile ilgili şartlar ve mal ile ilgili şartlar olarak ikiye ayrılır. Yani zekat vermenin vacip olduğu kişiler ve zekat verilmesi gereken mallar, varlıklar ve gelirler bu çerçevede belirlenir.
Mükkellef ile ilgili şartlar, basittir. Namaz kılmak ve oruç tutmakla mükellef olanlarda aranan şartlar, aynı zamanda zekat vermekle mükellef olanda da aranır. Fakat mal ile ilgili şartlar biraz incelenmesi gereken ve İslam alimlerinin üzerinde çokça yorum yaptığı ve incelediği bir konudur.
Hangi mallar zekata tabidir, hayır işleri için ayrılan paraların zekatı olur mu, hangi mallardan zekat ödenmez, haram malların zekatı ödenir mi, borçların, rehinli malların, alacağın, nemalar, altın ve gümüşler, gayirmenkuller, arabaların zekatı ödenmeli midir? Zekat ödenmesi için malların ne kadar süredir elde tutulması gerekir? Bu gibi soruların hepsini mal ile ilgili zekat şartları belirler.
Kimler zekat vermeli, hangi malların zekatı olur
Bir kimsenin zekâtla yükümlü (mükellef) tutulabilmesi için gereken şartlar, ilmihal dilinde, vücûb şartları veya zekâtın farziyetinin şartları olarak da anılır. Zekâtla yükümlülük için gereken şartların bir kısmı mükellefte, bir kısmı da malda aranan bazı özelliklerdir.
a) Mükellef ile İlgili Şartlar
Zekât, İslâm'ın beş esası arasında yer alan bir ibadet olması sebebiyle, namaz ve oruçla mükellefiyette söz konusu olan şartlar, ilke olarak, zekâtta da aranır. Ancak zekât, sosyal yardımlaşma ve dayanışma içeriği de taşıyan malî bir mükellefiyet olması ve üçüncü şahısların haklarını da ilgilendirmesi sebebiyle, diğer ibadetlerde aranan akıl ve bulûğ şartının bunda aranıp aranmayacağı tartışma konusu olmuştur.
b) Mal ile İlgili Şartlar
Kur'an zekâta tâbi olan mallara genel olarak temas etmiş (bk. et-Tevbe 9/103), Hz. Peygamber de hadislerinde hangi malların ne şartlar içinde zekâta tâbi olacaklarını belirtmiş, zekât memurlarına vermiş olduğu tâlimatlarda bu mallardan nasıl ve ne şekilde zekât tahsil edileceğini öğretmiştir.
Borcun zekatı olur mu, alacaktan zekat verilir mi?
Borcun zekatı olur mu, alacaktan zekat verilir mi?
Zekâtla ilgili olarak daha sonraki dönemde oluşan fıkıh doktrini de Hz. Peygamber ve sahâbe dönemindeki bu uygulama örnekleri etrafında gelişmiştir. Bunun sonucu olarak, bir malın zekâta tâbi olabilmesi için "tam mülk olma",
"artıcı özelliğe sahip olma", "nisaba ulaşmış olma", "tabii ihtiyaçlardan fazla olma", "üzerinden bir yıl geçmiş olma" gibi şartların arandığı görülür. Ancak bu şartların gerekliliğinin Kur'an'da veya Hz. Peygamber tarafından açıkça
zikredilmediğini, fakihlerin ilk dönemlerdeki zekât tahsil örnek ve usullerinden bu sonucu çıkardıklarını burada belirtmek gerekir.
Zekât konusundaki klasik fıkıh doktrini bu metotla ve böyle bir süreçte oluşmuştur. İslâm hukukçularının "mal" kavramıyla ilgili görüşleri, İslâm toplumunun ekonomik gelişim seyriyle âdeta paralellik arzeder.
Hanefîler'e göre mal, insanın mâlik olduğu ve kendisinden âdete uygun olarak yararlandığı her şeydir. Fakihlerin çoğunluğu menfaatleri "mal" kabul ederken Hanefîler karşı görüştedir. Ancak zekât hukuku bakımından Hanefîler'in görüşü daha ağırlıklı görünmektedir.
Zekât konusundaki klasik fıkıh doktrini bu metotla ve böyle bir süreçte oluşmuştur. İslâm hukukçularının "mal" kavramıyla ilgili görüşleri, İslâm toplumunun ekonomik gelişim seyriyle âdeta paralellik arzeder.
Hanefîler'e göre mal, insanın mâlik olduğu ve kendisinden âdete uygun olarak yararlandığı her şeydir. Fakihlerin çoğunluğu menfaatleri "mal" kabul ederken Hanefîler karşı görüştedir. Ancak zekât hukuku bakımından Hanefîler'in görüşü daha ağırlıklı görünmektedir.
Örneğin en çok sorulan sorulardan biri altının zekatının olup olmayacağı sorusudur.
Fıkıh iliminin alimleri bu konuyla ilgili çok net konuşmuşlardır. Altının zekatı her halükarda olur.
Altın ve zekat ile ilgili bilmek istediğiniz tüm ayrıntılar
Peki zengin olmayan zekat verir mi? Aslında yanıtı çok açık. Zengin olmayan zekat vermez.
Fakat zenginin tanımı nedir noktasına gelindiğinde alimler ikiye ayrılmıştır. Sonuç olarak zenginlik sana yeterli olanı kabul ettiğin zaman bir anlam taşımaktadır ve zenginlik kavramı kişiye göre değişen ve şahsi bir kavram olduğu için de fakihler bu konuda oldukça çeşitli yorumlar yapmışlardır.
Fakirlerin zekat vermeyeceği açık olsa da fakirliğin ve zenginliğin tanımı için ailenin temel ihtiyaçlarının neler olduğu belirlenmeye çalışılmıştır.
Zekatın zenginler için olduğunu ve zenginliğin tanımın yapan görüşleri inceleyebilirsiniz
Zekatla ilgili en tartışmalı konuların başında altın zekat hesaplaması gelir. Dinimizce buyrulan en az zekat sınırı olan 20 miskal altın ölçüsünün günümüzde kaç grama denk geldiği tartışılan taraftır. Fakat Din İşleri Yüksek Kurulu, bu tartışmalara Türkiye açısından noktayı koydu. Buna göre 80.18 gram altını olan zekat vermelidir. Verilecek altın zekat oranı ise altın gramı bölü 40 kadardır.
Peki sizin elinizdeki altın miktarı 80 gramdan fazlaysa siz zekatı nasıl hesaplayacaksınız.
Altın zekat hesaplama formülünü sizler için yazdık.
Konuyu dağıtmamak adına yukarıdaki linkten hesaplama formülüne hem de bugünkü altın gram fiyatı üzerinden yapabileceğiniz hesaplamalara ulaşabilirsiniz.
Erkeklerin gümüş ve altın takması zekat doğurur mu?
Altın zekatıyla ilgili birçok tartışma arasında aslında ziynet altın konusu vardır. Kadının ziynet altını üzerinden zekat düşer mi, konusu alimler tarafından en çok tartışılan konulardan biridir. Fakat erkeklerin altın ve gümüş ziynet eşyası konusunda hiçbir tereddüt yoktur. Altın veya gümüş takan erkek, kesinlikle zekat öder.
Kadınların ise bazı görüşlere göre taktığı ziynetin büyüklüğü önemlidir. Aşırıya kaçan kadın için de zekat doğar.
Peki ne kadar aşırıya kaçarsa zekat doğar ve erkeklerin ziynet altına zekat ödemesi neden şarttır?