2 milyarlık yatırım yolda!

Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) ve Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, "2015 yılına kadar dağıtım şebekesine yapılacak yatırım tutarı 2010 sabit fiyatları ile 8,5 milyar liraya ulaşacak. Bu cari fiyatlar ile yılda 2 milyar liralık bir bütçe anlamına gelmekte. Bu rakam, kamu dönemindeki yatırım bütçelerinin neredeyse 3 katı" dedi.

Özdemir, elektrik dağıtımının tamamıyla özel sektöre geçmesini ve bundan sonraki süreci değerlendirdi.

Bu değişimdeki en önemli konulardan birisinin özelleştirilen bütün bölgelerde Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK) şirketler için belirleyeceği yatırım bütçelerinin gerçekleştirilmesi olacağını ifade eden Özdemir, elektrik dağıtımı devletteyken EPDK bir yatırım hedefi koymasına rağmen TEDAŞ'ın yapacağı yatırımların tavanlarının devlet bütçesi, DPT ve Maliye Bakanlığı kararı ile belirlendiğini söyledi. Özdemir, yeni dönemde EPDK'nın belirlediği yatırım hedeflerinin aynen gerçekleşeceğini belirtti.

Mevcut elektrik sisteminin çok eski olduğuna işaret eden Özdemir, yatırım hedeflerinin gerçekleşmesiyle yaşı 30 yıla varan, ortalaması 20 yılın üzerindeki elektrik dağıtım şebekesinin ortalama yaşının 12 yıla düşeceğini vurguladı.

Özdemir, bu sistemlerin genç, modern olmasının, son teknolojiye dayalı dağıtım sisteminin hayata geçirmesinin enerjiye bir kalite getireceğini dile getirerek, şöyle konuştu:

"Enerjideki kalitede 2 önemli unsur var. Birincisi planlanan kesintilerin dışında elektrik kesintisi olmayacak. Planlanan derken bakım, yenileme amacıyla kesintiler olabilir. TEİAŞ enerjimizi verdiği takdirde bizim trafo sistemde herhangi bir aksama olmayacak.

Kalitedeki ikinci unsur ise evlerde hassas elektrik aletleri kullanıyoruz. Köylerde bile enerjinin voltajıyla ilgili hassas bir sürü cihaz kullanıyoruz. Bu cihazların ömrü verilen elektrik enerjisinin kalitesiyle orantılıdır. Voltaj değişikliği, kesinti yapılmazsa bu cihazların ömrü artacaktır. Bunların sağlanması önümüzdeki 5 yılda kesinlikle gerçekleştirilecek."

Dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesiyle ilgili kamuoyunda bazı yanlış algılamalar da olduğunu ifade eden Özdemir, şunları kaydetti:

"İnsanlarda bu iş özel sektörün eline geçince elektriğe zam yapılacak gibi bir algı var. Oysa elektriğe zam yapma konusunda 21 dağıtım şirketinin herhangi bir yetkisi yok. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve EPDK, 3 ayda bir araya geliyorlar ve uygulanacak elektrik tarifesini onlar belirliyorlar. Biz sadece o fiyatları uygulayıcı bir kuruluşuz. Dağıtım şirketlerinin Türkiye'deki enerji fiyatlarının belirlenmesinde herhangi bir etkisi yoktur. Bizler sadece uygulayıcıyız. 'Dağıtım özelleşti, dünya kadar bedel verip aldılar, acaba bunlar benim sırtımdan mı çıkacak' gibi bir düşünce var. Bizim buradaki hedefimiz verimliliği ve tüketimi artırmak. Bu şekilde elde edeceğimiz kazançla bunların bedelini ödemeye çalışacağız. Herkesin fizibilitesi bu hesap üzerine yapılmıştır."

Nihat Özdemir, dağıtım şirketlerinin halen 2010-2015 dönemi için belirlenen yatırım programlarını uyguladıklarını belirterek, şu bilgileri verdi:

"Dağıtım şirketleri 2011-2012 yıllarında 3,5 milyar liranın üstünde bir yatırım yapmışlardır. Özelleşen şirketler, bu yatırımların yüzde 75'lik kısmını gerçekleştirmiştir. 2015 yılına kadar dağıtım şebekesine yapılacak yatırım tutarı 2010 sabit fiyatları ile 8,5 milyar liraya ulaşacaktır. Bu cari fiyatlar ile yılda 2 milyar liralık bir bütçe anlamına gelmektedir. Bu rakam kamu dönemindeki yatırım bütçelerinin neredeyse 3 katıdır. Gerçekleştirilen yatırımlar özel sektör tarafından finanse edilmekte ve ancak 10 yılda tarife üzerinden geri alınmaktadır."

Yatırımlardaki bu artışın ekonomiye iki farklı yönde çok büyük katkısı olduğunu vurgulayan Özdemir, bu yatırımların tamamının yerli üreticilerden karşılandığına işaret etti. Özdemir, "Dağıtım sektörüne mal ve hizmet üreten firmalar, aldıkları siparişleri yetiştirmekte zorluk çekiyorlar" dedi.

İşlerdeki bu artışın bir diğer doğal sonucunun da istihdam yaratılması olduğuna dikkati çeken Özdemir, bu istihdamın ağırlıklı olarak taşeron firmalarda ortaya çıktığını, dağıtım şirketlerinin işleri en iyi ve en verimli şekilde yaptırmak için uzman taşeronlara yöneldiklerini anlattı.