Aziz Yıldırım canlı yayında ağladı!
"Engellemeselerdi belki Şampiyonlar Ligi şampiyonu olacaktık"
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Asbaşkan Deniz Tolga Aytöre ve Genel Sekreter Mahmut Uslu, CNN Türk'te yayınlanan "Tarafsız Bölge" programında Ahmet Hakan'ın sorularını yanıtladı. Yıldırım'ın, kendisine destek veren taraftarlara teşekkür ederken gözlerinin dolması da dikkat çekti.
Yıldırım'ın açıklamaları şu şekilde:
"Yargıtay başsavcılığında bizim dilekçemiz vardı. O inceleniyor. İtiraz dilekçesi. Şu anda kamuoyu gibi biz de bekliyoruz. Ben de bekliyorum. Çok da önemli değil benim hapiste yatmam. Önemli olan Türkiye'nin durumu. Biz hapisten korkmuyoruz. Biz dava adamıyız. 1 yıl yattım. 2 sene 4 ay gibi bir şey daha yatacağım. Doğal bir süreç. Eğer suçsuz olduğunuzu kabul ediyorsanız, insanların vicdanında yeniden yargılanırsınız. Mühim olan benim insanların vicdanında temiz olmam."
"ADİL YARGILANMA YAPILIRKEN USULÜNE VE KANUNA GÖRE YAPILMALI"
"İktidar yanlış yaptı. Adil yargılanma yapılırken usulüne ve kanuna göre yapılmalı. Benim resimlerimi çektiler hapishanede. Bir algı oluşturuldu. Kanun, hakim, savcı eldeki belgelere göre yargılamalı. Gizlilik kalktıktan sonra herkes öğrenecek. Gizlilik varken internet sayfalarından öğrendik suçlu olduğumuzu. Suç var veya yok o ayrı bir konu. Mahkeme gerekeni yapar. Rejimi sıkıntıya soktuk. Bütün partiler şikayetçi. AKP, CHP, MHP, BDP şikayetçi. Bunu çözmek hükümetin görevi. Yeniden adil yargılanma yaparak bu insanların suçlu olup olmadığını ortaya koyacaklar. Ben yatmayı göze aldım. Kamuoyu öğrensin. O insanlara yazık. İnsanlar kanserden ölüyor içeride."
"ŞİKE DAVASI OLMASAYDI DA HEDEF OLURDUM"
"Şike davası olmasaydı da hedef olurdum. Şamil Tayyar benim Ergenekon'un kasası olduğumu yazdı ve söyledi. Beni Ergenekon'a bağlamak istiyorlardı ama başaramadılar. Askerle benim bir ilişkim vardı sandılar. Halbuki bizim ortak noktamız Fenerbahçe. İhaleler aldı Aziz Yıldırım, silah sattı dediler. Ben Nato müteahhitiyim. Yol yaptım. Türkiye'nin bir özelliği var her şey sansasyon."
"17 ARALIK'TA YAPILAN BİR OPERASYONDUR"
"17 Aralık'ta yapılan bir operasyondur. Ülkenin genel durumu üzerinde kendimizi odaklıyoruz. Bugün Ergenekon, Balyoz, Oda TV, Cübbeli Ahmet davası... Yani özel mahkemelerde yargılananların hukuksuz yargılandıklarını beyan ediyoruz. 17 Aralık'ta yapılan bu hadiseyi kınıyoruz. Aynı zamanda Fettullah Hoca'nın ses kayıtlarının yayınlanmasını da tasvip etmiyoruz. Bu da bir operasyon. Kanuna göre gereken yapılacak."
"HERKESİ İTİBARSIZLAŞTIRMA HAREKETİYLE İÇERİYE ALDILAR VE TUTUKLADILAR"
"Emenike'nin parası görüntülü dediler. Bir şey çıkmadı. Biz görmedik bugüne kadar. Siyah çanta var dediler. 'Bizde Emenike'nin paralarının görüntüleri var' dediler, 'Sivas'ta görüntü var' dediler; yok. Buca maçında şike olduğunu biliyoruz dediler, iddianameye bile girmedi. Bunları ne zaman öğreneceğiz, iddianame açıklandığı zaman. Herkesi itibarsızlaştırma hareketiyle içeriye aldılar ve tutukladılar."
"MAHMUT ÖZGENER'LE KONUŞMALARIMDA HİÇBİR SUÇ YOK"
"Ya biz kurtulacağız, adil yargılanacağız, ya da bütün haklarımızı iade edecekler. Mehmet Berk şunu söylüyor, bu davanın kilididir bu: "Bu dava bana Zekeriya Öz 'den geldi. Öz Galatasaraylı'ydı. Davanın kendisinde olmasının yanlış olduğunu söyleyerek dosyaları önüme koydu. Davalar sıradan bir dolandırıcılık çerçevesinde ele alınabilirdi. Bu durumda bu kişileri çağırıp, ifadelerini alıp salmaya karar verdim. TBMM'de kanun değişti ve yapabileceğimiz bir şey yoktu. Önüme gelen dosyada Fenerbahçe ile ilgili şike içeren dosyalar vardı. Bunu sadece Fenerbahçe davası ile ilgili ele almak doğru olmaz, diğer davalara bakmak lazım dedim. İddia şu: Mahmut Özgener'le hakem ayarlamak için konuşuyormuşum. Bu konuşmaların ardından dinlemeye alıyorlar. Mahmut Özgener'le konuşmalarımda hiçbir suç yok. Hakem ayarlaması iddiasıyla mahkeme dinliyor. Benim kardeşimin 24'ünde yaptığı konuşmayı, 21'inde konuşmuş gibi gösteriyorlar. Biz tapeleri zaten kabul etmiyoruz. Hukuksuz diyoruz."
"MEHMET YILDIZ, MÜSLÜMAN, DÜRÜST ADAM. YÜZÜME BAKIYOR, DOĞRUYU SÖYLEYEMİYOR"
"İbrahim Akın, menajeri ya da arkadaşı Yusuf Turanlı ile konuşuyor. 100 bin Dolar muhabbeti var. Bu konuşmaya göre diyorlar ki, bu parayı Aziz Yıldırım verdi. İbrahim Akın'a soruyorlar, bunu kabul etmiyor. Sonra Mehmet Berk soruyor. Mehmet Berk, 'Benim dediklerimi kabul edersen, seni evine göndereceğim' diyor İbrahim Akın'a. İbrahim Akın da baskı altında yanıt veriyor. Ama tutuklamayı görünce, aşağıda 'Biz bunları kabul etmiyoruz' diyor. Ona bakarsak Mehmet Yıldız, Müslüman, dürüst adam. Yüzüme bakıyor, doğruyu söyleyemiyor."
"PARA VERDİĞİMİ İSPAT ETSİNLER, KENDİMİ KÖPRÜDEN ATACAĞIM"
"Mehmet Berk hakkında suç duyurusunda bulundum, ama HSYK hiçbir ceza vermedi. Ne suç üstü var, ne bir belge var. İbrahim Akın'a para teklif edilmişse, ben mi etmişim? 'Aziz Yıldırım parayı verdi' diyorlar. Benim verdiğimi ispat etsinler, kendimi köprüden atacağım dedim ya... Veya benim adıma kim vermiş, kim teklif etmiş İbrahim Akın'a? Tamer Yelkovan'ın, Yusuf Turanlı'ya para verdiğini ispat etsinler, kendimi köprüden aşağı atacağım. Birbirlerini tanımıyorlar. Ben ses kayıtlarını istedim. Dinleyeyim benim sesim mi, değil mi? Tapeleri kabul ettim, ama iyice dinleyelim, bakalım ses benim sesim mi değil mi? Bize konuşmalar resmen sunulmadı. İnternette gördük ya... Bu yargılamaları yapanların nerede olduğunu hepimiz biliyoruz. Savcı Bolu'da, diğerleri bilmem nerede. Bu söylediğiniz konuşmada transfer yapıyorduk. Alper Potuk'u falan alıyorduk. Bu tapeleri boşa konuşuyoruz. Bu tapeler artık çöp tenekesi."
"MEHMET BERK'İN KENDİ İFADESİ, BU OPERASYON BİZİM İÇİN YAPILDI"
"Ben 'Trabzonspor şike yaptı' demiyorum, 'Balık gitti' diyorum, o da tapelerde yazıyor. Tek suçlu Fenerbahçe, diğer herkes temizlendi. Mehmet Berk'in kendi ifadesi, bu operasyon bizim için yapıldı. Sadece bizim davamız değil, bütün davalar için, bütün bu tapelerin çöp olduğunu söylüyoruz. "
"ADAM VURSANIZ BİLE 3-5 SENE YATIP ÇIKIYORSUNUZ. BEN 160 SENEYLE YARGILANIYORDUM"
"Biz Metris'te hapisteyken o kanuna göre 150-160 seneyle yargılanıyordum. Adam vursanız bile 3-5 sene yatıp çıkıyorsunuz. Ben 160 seneyle yargılanıyordum. O zamanlarda Başbakan'ın bize çok yardımları oldu. Ama biz iki iddianame ile yargılanıyorduk. Bu kanunun değiştirilmesi için arkadaşlarımız çalışma yaptı. Çok ağır olduğuyla ilgili Başbakan'la görüşüldü. Diğer siyasi liderler de destek verdi. Hepsi hak verdi ve bu kanunun çok ağır olduğu konusunda hemfikir olundu. O zamanlarda bize yardımları dokunan herkese çok teşekkür ediyorum. Biz Silivri'de ilk kez yargılanırken hakim iddianameyi okurken bizim avukatlar dedi ki, 'Bir dakika; hangi davayı okuyorsunuz?' bunun üstüne ara verildi davaya.. Sonra ortaya çıktı ki iki iddianame var."
"BAŞBAKAN'IN BİZE KARŞI ÖZEL BİR DURUMU OLDUĞUNU DÜŞÜNMÜYORUZ"
"Başbakan'a gidip anlatmışlar tabi. Hepimiz insanız inanırız. Gidip demişler '19 maçta şike var, şöyle var, böyle var' demişler. İnanmıştır. Başbakan'ın bize karşı özel bir durumu olduğunu düşünmüyoruz. Sadece çevresindekilerin söylediklerine inanmıştır. Olağan bir şey. Bizim bir duruşumuz var. Biz Atatürkçüyüz"
"BANA BU OPERASYON ASKERE YAKIN OLMAMDAN DOLAYI YAPILDI"
"Askere yakın olmamdan dolayı. Askere Atatürkçü olduğu için operasyon yapıldıysa bana da onun için yapıldı. Hiçbirimizin tekelinde değil Atatürkçülük. Hepimiz bu ilkelere uygun olarak yaşadık. Bundan dolayı bana operasyon yapıldığını söylemem doğru olmaz. Askere yakınlığımdan dolayı beni Ergenekon'a çekmeye çalıştılar, ama başaramadılar."
"BEN NE CEMAATİN OPERASYONU DİYORUM, NE DE HÜKUMETİN OPERASYONU DİYORUM"
"Ben ne cemaatin operasyonu diyorum, ne de hükumetin operasyonu diyorum. Bir hükumet var, AKP hükumeti. Türkiye'yi idare ediyorlar. Muhatap o. Sonra Belli kademelerde bir şeyler konuşulmaya başlandı. O dönemde bize gelip konuşanlar o şahısların ne tarafta olduğunu bize söylediklerinde biz de ona göre konuştuk. Şimdi o taraf diyor ki 'Bunlar bizden değil' öbür taraf diyor ki 'Bunlar bizden değil'. E bende böyle söyledim işte. Biz kim olduğunu biliyoruz. E kimse kabul etmiyor. Ne diyelim. 'Bizden değil' diyorlar. O zaman ortadalar. Ne diyelim?"
"BİZ BU MÜCADELEDEN ALNIMIZIN AKIYLA ÇIKACAĞIZ"
"Benim Fenerbahçe'yi ligden çekebilmek gibi bir yetkim yok. Taraftarımızın bir kısmından böyle bir şey çıktı ortaya. Ancak biz bu mücadeleden alnımızın akıyla çıkacağız."
"ALİ İSMAİL KORKMAZ TEZAHÜRATINI KİMSE ENGELLEYEMEZ"
"Statta küfür edilecekse karşıyım. Hakaret edilecekse karşıyım. Ancak diyelim ki Gezi Parkı'yla ilgili 34. dakikada tezahürat yapıyorlar. E bunlar en doğal hakkı insanların. Bırakın yapsınlar. Vali geliyor amigoları toplayıp konuşuyor. Bu kadar karışılması yanlış. Hükumet istifa da diyebilir yani, ne var? Siz buna polisle müdahale ederseniz, bu artar. Ali İsmail Korkmaz tezahüratını kimse engelleyemez. Fenerbahçe taraftarı söyler. Ya bırakın bu işleri. Siz baskı yapmaya kalkarsanız insanlar da isyan eder. Bunun sonu iyi olmaz. Herkes aklı selim olsun."
"YUNUS YILDIRIM YETENEKSİZ BİR HAKEM"
"Yunus Yıldırım yeteneksiz bir hakem. 2010 yılında Fenerbahçe tarihinde bir değişiklik yaptı. Biz 2013'de Trabzon'da evimizde maç yaptık. Orada gol oldu, kural gereği oyunu durdurmadı, gol yedik ve bizi şampiyonluktan etti. Yine bizi şampiyonluktan etmek için bir hamle yaptı. Bu kadar kişinin emeği bir düdükle mi heba olacak? Hakemler de yetenekli olacak ve gereği yapılacak. O zaman gelmesin bizim stada. Onları idare edenlere de söylüyorum. Verse penaltıyı ben gol atacağım, oyuncum da atılmayacak, 8 puan öndeyiz zaten, rahat rahat gideceğiz"
"1998 YILINA KADAR TÜRKİYE'DE AMATÖR KULÜPLERDEN BAHSEDİLMİYORDU"
"1998 yılına kadar Türkiye'de amatör kulüplerden bahsedilmiyordu. Ben önem verdim. Dereağzı'na atletizm salonu yaptım. Boksörlere salon yaptım. Bütün amatör branşları ayağa kaldırdık. Masa tenisi ismi yokken Avrupa'da iki yıldır şampiyon oldu. Bu senede finale yükseldiler. Diğer amatör branşlarımızda Avrupa'da şampiyonluklar yaşayıp; final oynadılar. Bu senede Avrupa'da inşallah amatör branşlarımız şampiyon olacak. Biz amatör branşlara yatırım yaptıkça, diğer kulüpler de yatırım yapmaya başladı. Spor kulübüyüz diyoruz ama esas branş futbol. Amatör branşla destek olurken her yıl 20-25 milyon açık veriyoruz. Erkek basketi ayrı tutuyorum; oranın ihtiyaçlarına Ülker katkı yapıyor. Teşekkür ediyoruz. Devletin katkısı olmadan biz sporun öncülüğünü yaptık. Türkiye'de sporda 6 milyar dolara yakın kaynak var. Burada pay alabilmek için sporun içinde olmak istiyorlar. Devletin yapacağı benim daha önce bir projem vardı. Profesyonel şubelerin verdiği vergilerin amatör şubelere aktarılması idi. Ama bu gerçekleşmedi."
"SUÇSUZ OLDUĞUM İÇİN BEN RAHATIM, AMA FENERBAHÇE'YE ZARAR VERMESİNLER. 107 YILLIK ÇINARIN BU ŞEKİLDE LEKELENMESİNİ KABUL ETMİYORUM"
"Suçsuz olduğum için ben rahatım. Şahsımla ilgili bana ceza versinler. Ömür boyu stada gitme, ömür boyu hapiste yat desinler. Ama Fenerbahçe'ye zarar vermesinler. Dürüst savcılar hakkında ağzımdan bir kelime çıkmaz. Bu 107 yıllık çınarın bu şekilde lekelenmesini kabul etmiyorum. Bunu benim yapmış gibi gösterilmem beni çok üzüyor."
"PAZAR GÜNÜ BEN DE YÜRÜYECEĞİM"
"Pazar günü yapılacak yürüyüşe ben de katılacağım. 'Fenerbahçe için, Türkiye için ve herkes için adalet' sloganı olacak. Küfürsüz, hakaretsiz, sessiz çığlık olmak üzere orada bulunacağız. Gecemi gündüzümü 16 yılımı verdim. İyi ki vermişim diyorum. Fenerbahçe ile Aziz Yıldırım arasındaki bağı, mahkeme kararları, iftiralarla koparılamaz. Bu gerçeği anlamalılar. Havaalanında beni karşılamaya gelen taraftarlar, Metris'te yattığım günlerde, yılbaşında beni desteklemek için oraya gelen insanlara, ayrıca Babalar Günü'nde beni unutmayıp Metris'e gelen tüm Fenerbahçelilere teşekkür ediyorum. Bir de buradan özel yetkili mahkemelerden içeride yatan dostlarımıza, İlker paşaya, komutanlara diyorum, ÖYM'lerde yargılanan sivil insanlara da saygılar sevgiler sunuyorum. Yiğit insanlara selam olsun."
GENEL SEKRETER USLU: "ŞAMPİYONLAR LİGİ'NE KATILAMADIĞIMIZ İÇİN 150 MİLYON EURO KAYIPTAYIZ. BELKİ ŞAMPİYONLAR LİGİ ŞAMPİYONU OLACAKTIK"
Genel Sekreter Mahmut Uslu: "Şampiyonlar Ligi'ne katılamadığımız için 150 milyon Euro kayıptayız. Belki Şampiyonlar Ligi şampiyonu olacaktık. Bir operasyonla buraya geldik. UEFA bize kötü bakamaz. 80 milyon nüfusumuz var. Hükümetin sayesinde 10 bin Dolar GSMH'miz var. Bu operasyon yalnız Fenerbahçe'ye değil, milli takıma da Türkiye'ye de oldu"
ASBAŞKAN AYTÖRE: "YENİDEN YARGILANMANIN YERİNE ADİL YARGINLANMA KAVRAMINI KONUŞUYORUZ"
Asbaşkan Deniz Tolga Aytöre de yeniden yargılanmanın yerine adil yargılanma kavramını konuştuklarını söyledi. Aytöre, "Başka bir mahkemeye gittiniz. Neyle yollayacaklar sizi, özel yetkili savcıların belgeleriyle. Yani polis fezlekeleriyle. Biz o fezlekeler sonucu UEFA'ya gittik. Daha savunması alınmamış insanı örgüt lideri olarak lanse edemezsiniz. Algı açısından 4 Temmuz'da her şey zaten bitti. 17 Aralık'ta da aynı şey oldu. Biz şikeden ve haksız çıkar örgütü olmaktan suçlandık. Bunları görüleceği yer, 6222'ye dönerseniz cebir ve şiddet yoksa özel mahkemeler bunun yeri değil. Özel Yetkili Mahkemeler'e bunu gitmesi için cebir ve şiddet olması gerekir. Silahlı suç örgütünden 2 şeyi sağlıyorsunuz. Hukuka aykırı dinlemeler için gerekli mahkemeleri yönlendiriyorsunuz. Meşhur dinleme kararları nasıl başlıyor. Aziz Yıldırım, Mahmut Özgener ile telefon görüşmesi yapıyor. Mahmut Özgener ile Olgun Peker'in ne ilgisi var. Olgun Peker Mahmut Özgener'i bir transfer için arıyor. Aziz Yıldırım, Mahmut Özgener'i, Peker de Özgener'i arıyor. Öyleyse bunlar örgüt diye bir sonuca varılıyor. Biz bunlar için yargılanıyoruz" diye konuştu.
"YENİDEN YARGILANMA OLACAKSA, BU İDDİANAMELERİN DE GÖZDEN GEÇİRİLMESİ, YENİLENMESİ GEREKİYOR"
Aytöre, şu ifadeleri de kullandı:
"Diyelim bizi başka bir mahkemeye gönderdiler. Ama o mahkemeler de aynı savcıların iddianameleriyle yargılayacaklar. Biz hep aynı fezlekelerle ceza aldık. Yeniden yargılanma olacaksa, bu iddianamelerin de gözden geçirilmesi, yenilenmesi gerekiyor. İşin içine silah, şiddet girmese biz ÖYM'de yargılanmayacaktık. Bunun için operasyon diyoruz zaten. Aziz Yıldırım ile Mahmut Özgener'le telefon görüşmesi yapıyor. O dönemin TFF Başkanı. Mahmut Özgener de Olgun Peker'le telde konuşuyor. Peker de Giresunspor eski başkanı. Böyle bağlantı kuruyorlar bizle. Bunları ispat etmesi gereken biz değiliz, savcı. İbrahim Akın, kumar borcum var ve bunu hocaya anlatamadım dedim diyor. Biz CAS'a gittik, bu ifadeye inanmadılar. Bizde papaza her şey anlatılır dediler. Bu delilleri şikeye göre topluyorsun. Ama şike suç değil o zaman. İşte bu operasyon oluyor. Yasadan haberleri var. Bu söylenen 3 maç ne oldu biliyor musunuz? Polis bir değerlendirme yapıyor kendi kendine. Savunma yok. İki tarafı da dinlemelisiniz.