Demirören'den zehir zemberek sözler
Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören, Lig Tv'de Şansal Büyüka'nın sunduğu 'Futbol Gündemi' programında gündemi değerlendirdi.
İşte Yıldırım Demirören'in açıklamaları;
Milli Eğitim Bakalığı ile çalışıyoruz ve uzun vadeli eğitimli iyi yetişmiş oyuncuları bu liselerden çıkartacağız inşallah.. Avrupa'da örnekleri çok fazla...
Şansal Büyüka, Riva'da en çok etkilendiğim şey bütün forma giyen oyuncuların resimleri bulunuyor.
Yıldırım Demirören; Müzeyi de burada yapacağız. Hasır altlarından kupaları bulduk çıkarttık, bugüne kadar alınan bütün kupaları, madalyaları hepsini Cengiz bey sağolsun bulduk.
Beşiktaş'ı batırdı, TFF^nin başına geldi deniyor, neler düşünüyorsunuz?
Öncelikle konumum olarka çok uzun cevap vermek isterim ama malesef uzun cevap veremiyorum. Gazetelerden medyadan kuduğum kadarıyla başkan ve divan kurulu arasında ben bir yorum yaparsam olmaz. Biz kulübü bırakırken 450 bin TL ile bıraktık şuan 1 kattilyonlarda... Kulüplerimiz borçlanarak yatırım yapıyor ve taraftarı mutlu etmeye çalışıyor. Artık bir gerçek var gelirler giderleri karşılamıyor. Manchesdter United bile aynı durumda artık Mali Fair Play getirmemiz gerekiyor ve kulüplerimizi uzun vadeli maddi olarak rahatlatmamız gerekiyor. Türkiye'de Avrupa hariç bir çok takım var PTT 1. Lig var en basiti...
Aynı şeyleri ben de yaptım. Gelirler giderlerden az olduğu sürece kulüpleri kurtarmamız gerekiyor başka lansımız yok.
TFF'yi iyi yönettiğinizi düşünüyor musunuz?
TFF'yi iyi yöettiğimize inanıyoruz. Herkes istediği gibi konuşabilir. Maçı kaybeden TFF'yi suçluyor, hakem hatasını gören TFF'yi suçluyor, bakkal değil burası Türk futbolunu biz idare ediyoruz bunu kimse tartışamaz. KOnuşulanları tasvip etmiyorum bizler bir camiayı temsil ediyoruz. Söylenen lafın nereye gitiğini çok iyi bilmemiz gerekiyor. Biz futbolu tartışmıyoruz, hakemi tartışıyoruz, İngiltere, Almanya, İspanya buralarda kimse hakem hatasını tartışmıyor. Tesisleri, borçlanmayı, gelişmeyi alt yapıyı tartışıyor. Kulüplerimiz ben değil biz diye hareket etmeliler. Futbol oynamayı düşünmeli kulüpler...
"Kimseden korkumuz yok"
Benim ve yönetim kurulunun kimseden korkusu yok. Biz eski değiliz, eskileri değiştirmeye çalışıyoruz. Kim art niyetli hakem var derse bakarım ama her hakem hatasında başkan gitsin olmaz.
Bunu hep beraber yapacağız. Eskilerden kurtulmamız lazım, tehditlerler olmaz bu işler, TFF'nin ağırlığını herkes kabul etmeli, delegasyon sistemi değişir, kafaların değişmesi lazım. Çok güzel bir nesil geliyor ama ilk olarak saygı...
"Savcıları göreve çağırıyorum"
Bilinçli yöneticilik, camiaları yönlendirdiğimiz bir sistem olmalı. Malesef bir yönetici veya başkan çıkıyor 500 gün stada girmeme cezası verebiliyoruz malesef bu kadar... Savcıları göreve çağırıyorum, yönetici bazında olanlar 662'nin içinde yer alıyor. Savcıların e-bilet passolig sistemi ile olaylar azaldı. Kavgalar neredeyse kalmadı. Bu kötü beyanlar düzelirse her şey daha iyi olacak. Sezon başında bütün basına yemek verdik. Seba sezonu dedik. Medya kuruluşların %90'ı kötü beyanları kullanıyor. Sanki bunları kullanmak marifet gibi kullanılıyor.
Savcımız kimseden çekinmez, Federasyon başkanı olarak lütfen göreve futbolumuzu marka değeri gidiyor. Medya bunun içinde, ben de bu işin içindeyim.
Biz devrim yaptık. Çekinebilirdim ama çekinmedim, Passolig veya e-bilet yüzünden seyirci azalmadı. Fenerbahçe - Trabzonspor 800 bin'den fazla Passolig satıldı. Şimdi bedava bilet kalmadı. 11.500'den 6.000'lere düştü. Endonezya'dan bile az yani... Büyük takımları çıkartın 4.500 kişi ortalamaları var. Passolig ile istemediklerimiz gelmiyor biz bundan çok mutluyuz.
Passolig çok basit aslında... Stat önlerinde çok bekleniyor aksilik olabilir ama en gelişmiş olarak Avrupa'daki ilk teknoloji... Anında firma yetkililerine bildiriyoruz. Rekabet arttıkça insanlar maça gitmeye başlayacak ama bunu politik olarak kullandılar.
Milli Eğitim Bakalığı ile çalışıyoruz ve uzun vadeli eğitimli iyi yetişmiş oyuncuları bu liselerden çıkartacağız inşallah.. Avrupa'da örnekleri çok fazla...
Şansal Büyüka, Riva'da en çok etkilendiğim şey bütün forma giyen oyuncuların resimleri bulunuyor.
Yıldırım Demirören; Müzeyi de burada yapacağız. Hasır altlarından kupaları bulduk çıkarttık, bugüne kadar alınan bütün kupaları, madalyaları hepsini Cengiz bey sağolsun bulduk.
Beşiktaş'ı batırdı, TFF^nin başına geldi deniyor, neler düşünüyorsunuz?
Öncelikle konumum olarka çok uzun cevap vermek isterim ama malesef uzun cevap veremiyorum. Gazetelerden medyadan kuduğum kadarıyla başkan ve divan kurulu arasında ben bir yorum yaparsam olmaz. Biz kulübü bırakırken 450 bin TL ile bıraktık şuan 1 kattilyonlarda... Kulüplerimiz borçlanarak yatırım yapıyor ve taraftarı mutlu etmeye çalışıyor. Artık bir gerçek var gelirler giderleri karşılamıyor. Manchesdter United bile aynı durumda artık Mali Fair Play getirmemiz gerekiyor ve kulüplerimizi uzun vadeli maddi olarak rahatlatmamız gerekiyor. Türkiye'de Avrupa hariç bir çok takım var PTT 1. Lig var en basiti...
Aynı şeyleri ben de yaptım. Gelirler giderlerden az olduğu sürece kulüpleri kurtarmamız gerekiyor başka lansımız yok.
TFF'yi iyi yönettiğinizi düşünüyor musunuz?
TFF'yi iyi yöettiğimize inanıyoruz. Herkes istediği gibi konuşabilir. Maçı kaybeden TFF'yi suçluyor, hakem hatasını gören TFF'yi suçluyor, bakkal değil burası Türk futbolunu biz idare ediyoruz bunu kimse tartışamaz. KOnuşulanları tasvip etmiyorum bizler bir camiayı temsil ediyoruz. Söylenen lafın nereye gitiğini çok iyi bilmemiz gerekiyor. Biz futbolu tartışmıyoruz, hakemi tartışıyoruz, İngiltere, Almanya, İspanya buralarda kimse hakem hatasını tartışmıyor. Tesisleri, borçlanmayı, gelişmeyi alt yapıyı tartışıyor. Kulüplerimiz ben değil biz diye hareket etmeliler. Futbol oynamayı düşünmeli kulüpler...
"Kimseden korkumuz yok"
Benim ve yönetim kurulunun kimseden korkusu yok. Biz eski değiliz, eskileri değiştirmeye çalışıyoruz. Kim art niyetli hakem var derse bakarım ama her hakem hatasında başkan gitsin olmaz.
Bunu hep beraber yapacağız. Eskilerden kurtulmamız lazım, tehditlerler olmaz bu işler, TFF'nin ağırlığını herkes kabul etmeli, delegasyon sistemi değişir, kafaların değişmesi lazım. Çok güzel bir nesil geliyor ama ilk olarak saygı...
"Savcıları göreve çağırıyorum"
Bilinçli yöneticilik, camiaları yönlendirdiğimiz bir sistem olmalı. Malesef bir yönetici veya başkan çıkıyor 500 gün stada girmeme cezası verebiliyoruz malesef bu kadar... Savcıları göreve çağırıyorum, yönetici bazında olanlar 662'nin içinde yer alıyor. Savcıların e-bilet passolig sistemi ile olaylar azaldı. Kavgalar neredeyse kalmadı. Bu kötü beyanlar düzelirse her şey daha iyi olacak. Sezon başında bütün basına yemek verdik. Seba sezonu dedik. Medya kuruluşların %90'ı kötü beyanları kullanıyor. Sanki bunları kullanmak marifet gibi kullanılıyor.
Savcımız kimseden çekinmez, Federasyon başkanı olarak lütfen göreve futbolumuzu marka değeri gidiyor. Medya bunun içinde, ben de bu işin içindeyim.
Biz devrim yaptık. Çekinebilirdim ama çekinmedim, Passolig veya e-bilet yüzünden seyirci azalmadı. Fenerbahçe - Trabzonspor 800 bin'den fazla Passolig satıldı. Şimdi bedava bilet kalmadı. 11.500'den 6.000'lere düştü. Endonezya'dan bile az yani... Büyük takımları çıkartın 4.500 kişi ortalamaları var. Passolig ile istemediklerimiz gelmiyor biz bundan çok mutluyuz.
Passolig çok basit aslında... Stat önlerinde çok bekleniyor aksilik olabilir ama en gelişmiş olarak Avrupa'daki ilk teknoloji... Anında firma yetkililerine bildiriyoruz. Rekabet arttıkça insanlar maça gitmeye başlayacak ama bunu politik olarak kullandılar.