"Gökhan Gönül, Fenerbahçe ile anlaşamazsa Beşiktaş'ta"
Habertürk Gazetesi yazarlarından Meriç Müldür, Fenerbahçeli Gökhan Gönül ve Beşiktaş'a transferi konusunda çok konuşulacak ifadeler kullandı
Fenerbahçe’nin şampiyon olup da cezası nedeniyle Avrupa’ya gidemediği, ikinciliğin şampiyonluk kadar değerli olduğu sezonu hatırlayın. G.Saray tam 4 kez Beşiktaş’a ikramda bulundu, Beşiktaş hepsini elinin tersiyle itti!
Bu sezon ise bu kez Beşiktaş adeta ‘Aman yarıştan kopma’ dercesine Fenerbahçe’ye iki kez (Kasımpaşa ve Akhisar maçları) davetiye çıkardı. Puan tablosu bugün bu haldeyse hatası Beşiktaş kaynaklıdır. Özellikle de defans kaynaklı. Sezon başından beri söylüyorum. Beşiktaş şampiyonluğu kaybederse savunması yüzünden kaybedecek, Fenerbahçe şampiyon olursa da savunması sayesinde olacak.
İkramlar devam ederse tren yine kaçar. Peki ikramlar devam eder mi? İşte orası bu kez zor gözüküyor. Geçen hafta Beşiktaş’ın da Fenerbahçe’nin de maçlarını statta izledim. Şunu hissettim ki Beşiktaş takımı da tribünleri de bu şampiyonluğu daha çok istiyor. Vodafone Arena’daki coşku, Ülker Fenerbahçe Stadı’nda yok. Arena’da üçlü çekiliyor, ortalık yıkılıyor. Fenerbahçe’de üçlü çekiliyor, boş tribünlere. Adet yerini bulsun misali. Fener taraftarı şampiyonluktan bahsediyor, yeri geldi mi hocayı, futbolcusunu yerden yere vuruyor hatta başkanı bile eleştiriyor da acaba o tribünler şampiyonluğa ne kadar inanıyor? Sezon boyunca ne kadar inandı, kendini ne kadar sorguladı? Pereira da aynı düşüncede olacak ki Konya maçından sonra taraftarına “2 kupayı alacağımıza inanıyorlar mı?” diye sorma ihtiyacı hissetti.
Beşiktaş kendi futbolunu oynadığı takdirde üçte üçte yapacak görüntüde. G.Saray’ın kalesinde Muslera olmasa Beşiktaş 5’lik yapar diyeceğim de bir Muslera gerçeği var. Son iki haftadır dirilen Podolski var. Sneijder de var. Yine de yetmez.
DIEGO: "BEN HAİNLİK YAPMADIM"
Kim ne derse desin, ne kadar eleştirirse eleştirsin Beşiktaş takımı bugün bu noktadaysa, Fikret Orman’ın da bu başarıda payı az değil. Çok konuştuğu için çok eleştirilse de takımı stresten olabildiğince uzak tuttu. Pereira’ydı, Van Persie, Nani’ydi, Caner’di, Diego’ydu derken rakibi sezon boyu dertle boğuştu. Beşiktaş’ta ise lig bitti sadece önceki hafta idmandaki bir tatsızlık medyaya yansıdı.
Fenerbahçe hala da boğuşuyor. Diego, Gaziantep maçında oyuna girerken öyle bir tepki gördü ki gözlerime inanamadım. Taraftarın Diego’ya tavrını anlayabiliyorum ama zamanı değildi.
Diego’ya da helal olsun. Kimileri gibi tepkiye tepkiyle karşılık vermedi, olgunlukla karşıladı. Her ne kadar profesyonelce davransa da Brezilyalı da sıkıntılı. Galatasaray maçında kaçırdığı, belki de şampiyonluğa mal olacak o golün üzüntüsünü O da yaşıyor. Geçenlerde bir yemekte, “Ben hiçbir zaman bu takıma hainlik yapmadım” diyerek de arkadaşlarına dert yanmış.
"FENERBAHÇE İLE ANLAŞAMAZSA BEŞİKTAŞ'TA"
Yukarıda Beşiktaş savunmasından bahsettim. Her transfer nokta atışı olmuyor maalesef. Bu takım sağ-sol bek, stoper facialarından çok şampiyonluk kaybetti. Şahsi kanaatim gelecek sezona defansın baştan aşağıya yenilenmesi gerektiği yönünde.
Katılırsınız katılmazsınız; Caner-Gökhan gibi bir ikili Beşiktaş’ta olsa bu takım son üç sezonda iki şampiyonluk almıştı. Tekrar aynı konuya döneceğim ama önce dünkü haberimle ilgili söyleyeceklerim var..
Mario Gomez’in Beşiktaş’tan ayrılacağını yazdım diye bazı çakallar ayaklandı. İpe sapa gelmez ithamlar. Sizi ciddiye alacak olsam bu mesleği yapmamam gerekir. Sadece şu kadarını söyleyeyim. Elimde ortalığı karıştıracak öyle güzel haberler var ki şimdilik yazmıyorum. Hayırlısıyla şampiyonun adı konsun, yazacağım.
Ama başka bir haber ileteyim. Gökhan Gönül kulübüyle anlaşma sağlayamazsa Beşiktaş’ta. Aziz Yıldırım oyuncusunu tutmak istiyorsa zaten tutar. Kaldı ki ilk görüşme olumlu geçmiş. Maddi anlaşmazlık çıkarsa da Gökhan’ın Beşiktaş’taki forması hazır.
Bu sezon ise bu kez Beşiktaş adeta ‘Aman yarıştan kopma’ dercesine Fenerbahçe’ye iki kez (Kasımpaşa ve Akhisar maçları) davetiye çıkardı. Puan tablosu bugün bu haldeyse hatası Beşiktaş kaynaklıdır. Özellikle de defans kaynaklı. Sezon başından beri söylüyorum. Beşiktaş şampiyonluğu kaybederse savunması yüzünden kaybedecek, Fenerbahçe şampiyon olursa da savunması sayesinde olacak.
İkramlar devam ederse tren yine kaçar. Peki ikramlar devam eder mi? İşte orası bu kez zor gözüküyor. Geçen hafta Beşiktaş’ın da Fenerbahçe’nin de maçlarını statta izledim. Şunu hissettim ki Beşiktaş takımı da tribünleri de bu şampiyonluğu daha çok istiyor. Vodafone Arena’daki coşku, Ülker Fenerbahçe Stadı’nda yok. Arena’da üçlü çekiliyor, ortalık yıkılıyor. Fenerbahçe’de üçlü çekiliyor, boş tribünlere. Adet yerini bulsun misali. Fener taraftarı şampiyonluktan bahsediyor, yeri geldi mi hocayı, futbolcusunu yerden yere vuruyor hatta başkanı bile eleştiriyor da acaba o tribünler şampiyonluğa ne kadar inanıyor? Sezon boyunca ne kadar inandı, kendini ne kadar sorguladı? Pereira da aynı düşüncede olacak ki Konya maçından sonra taraftarına “2 kupayı alacağımıza inanıyorlar mı?” diye sorma ihtiyacı hissetti.
Beşiktaş kendi futbolunu oynadığı takdirde üçte üçte yapacak görüntüde. G.Saray’ın kalesinde Muslera olmasa Beşiktaş 5’lik yapar diyeceğim de bir Muslera gerçeği var. Son iki haftadır dirilen Podolski var. Sneijder de var. Yine de yetmez.
DIEGO: "BEN HAİNLİK YAPMADIM"
Kim ne derse desin, ne kadar eleştirirse eleştirsin Beşiktaş takımı bugün bu noktadaysa, Fikret Orman’ın da bu başarıda payı az değil. Çok konuştuğu için çok eleştirilse de takımı stresten olabildiğince uzak tuttu. Pereira’ydı, Van Persie, Nani’ydi, Caner’di, Diego’ydu derken rakibi sezon boyu dertle boğuştu. Beşiktaş’ta ise lig bitti sadece önceki hafta idmandaki bir tatsızlık medyaya yansıdı.
Fenerbahçe hala da boğuşuyor. Diego, Gaziantep maçında oyuna girerken öyle bir tepki gördü ki gözlerime inanamadım. Taraftarın Diego’ya tavrını anlayabiliyorum ama zamanı değildi.
Diego’ya da helal olsun. Kimileri gibi tepkiye tepkiyle karşılık vermedi, olgunlukla karşıladı. Her ne kadar profesyonelce davransa da Brezilyalı da sıkıntılı. Galatasaray maçında kaçırdığı, belki de şampiyonluğa mal olacak o golün üzüntüsünü O da yaşıyor. Geçenlerde bir yemekte, “Ben hiçbir zaman bu takıma hainlik yapmadım” diyerek de arkadaşlarına dert yanmış.
"FENERBAHÇE İLE ANLAŞAMAZSA BEŞİKTAŞ'TA"
Yukarıda Beşiktaş savunmasından bahsettim. Her transfer nokta atışı olmuyor maalesef. Bu takım sağ-sol bek, stoper facialarından çok şampiyonluk kaybetti. Şahsi kanaatim gelecek sezona defansın baştan aşağıya yenilenmesi gerektiği yönünde.
Katılırsınız katılmazsınız; Caner-Gökhan gibi bir ikili Beşiktaş’ta olsa bu takım son üç sezonda iki şampiyonluk almıştı. Tekrar aynı konuya döneceğim ama önce dünkü haberimle ilgili söyleyeceklerim var..
Mario Gomez’in Beşiktaş’tan ayrılacağını yazdım diye bazı çakallar ayaklandı. İpe sapa gelmez ithamlar. Sizi ciddiye alacak olsam bu mesleği yapmamam gerekir. Sadece şu kadarını söyleyeyim. Elimde ortalığı karıştıracak öyle güzel haberler var ki şimdilik yazmıyorum. Hayırlısıyla şampiyonun adı konsun, yazacağım.
Ama başka bir haber ileteyim. Gökhan Gönül kulübüyle anlaşma sağlayamazsa Beşiktaş’ta. Aziz Yıldırım oyuncusunu tutmak istiyorsa zaten tutar. Kaldı ki ilk görüşme olumlu geçmiş. Maddi anlaşmazlık çıkarsa da Gökhan’ın Beşiktaş’taki forması hazır.