Faruk Çelik: Bu yıl fındık ücretleri üreticileri tatmin edecek
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, 2016 yılı fındık rekoltesinin 468 bin ton olduğunu tespit etmiş bulunuyoruz. Bu yıl ücretlerin üreticileri tatmin edecek bir düzeyde olacağını da rahat bir şekilde söyleyebiliriz" dedi
Çelik, Bakanlıkta düzenlediği 2016 yılı fındık rekoltesi ile ilgili toplantıda, "Ülkemizde 702 bin hektar alan üzerinde fındık üretimi gerçekleştiğini görüyoruz. Son 6 ay yıllık dönemde ortalama yıllık olarak 550 bin ton civarında fındık üretimi gerçekleşmiş bulunmaktadır. Ülkemizde dünya fındık üretiminin yüzde 68’i gerçekleştiriliyor ve tarımsal ürün ihracat gelirlerimizin yaklaşık yüzde 15’ini fındık oluşturmaktadır. 2014-2015 yıllarında 2.8 milyar dolarlık bir ihracat geliri fındıktan elde edilmiş bulunmaktadır. Şubat ayında bölge toplantılarını gerçekleştirirken Karadeniz Bölgesi’nde yoğun değerlendirmeler yaptık. Konu başlıklarından birisi de fındıktı" şeklinde konuştu. "Tüm sektör temsilcileriyle 4 saatlik toplantıda, fındıkla ilgili gelinen nokta, bulunan nokta ve alınması gereken önlemlerle ilgili değerlendirmeler yapmıştık" diyen Bakan Çelik şöyle devam etti:
"Bu çerçevede aldığımız bazı kararlar var. Bu kararlardan biri fındık bahçelerinin gençleştirilmesi kararıydı. Bununla ilgili üreticilerimize de her türlü desteği vereceğimizi ifade etmiştik. Ayrıca fındık üreticilerine var olan desteğimizi devam ettireceğimizi belirtmiştik. Fındık borsalarını geliştireceğimizi ve burada üreticinin aleyhine gelişen, pazarda oluşan spekülatif değerlendirmelerin önüne geçme adına borsanın gelişmesinin önemli olduğunu kararlılıkla vurgulamıştık. Bir kararımız da lisanslı depoculuğa geçmeyi ve üreticinin elindeki fındığı dilediği zaman uygun pazar şartlarında piyasaya sürmesi konusunda mutlaka lisanslı depoculuk anlayışıyla fındık sektöründe olunması gerektiğini belirtmiştik. Fındık Daire Başkanlığı kuracağımızı o toplantıda tüm sektör temsilcileriyle paylaştık. Bu kararların bir tanesi de rekolte ile ilgili yaşanan sorun. Bu rekolte üç kaynaktan açıklaması gerçekleşiyordu ve böylece bir anlamda her kaynak kendi lehine olacak bir açıklamayı kamuoyuyla paylaşıyor ve üç, dört çeşit bir rekolte tahminiyle üretici karşı karşıya kalıyor, bu da üreticinin aleyhine bazı gelişmelere neden oluyordu."
"REKOLTE BU YIL DÜŞÜK OLDU"
Bundan sonra rekolte tahmini fiyatlarının tek elden yani Gıda, Tarım ve Havancılık Bakanlığı tarafından Temmuzun ilk yarısında açıklanacağını kaydeden Çelik, "Geçen yıl rekolte 646 bin ton olarak gerçekleşmişti, 2016’ya baktığımız zaman rekolte açısından bazı dezavantajlı durumların olduğunu belirtmek istiyorum. Onlardan bir tanesi dönemsel olarak verimliliğin bir yıl fazla olması, bir yıl düşük olması önemli bir faktör. İkincisi, sürgün döneminde yaşanan don ve fırtına olayları, iklim koşullarını da dikkate aldığımız zaman bu yıl rekoltenin olumsuz yönde etkilendiğini ve düşük olduğunu belirtmek istiyorum. Fındık hasadına Ağustos ayından itibaren başlanacak ve inşallah üreticilerimiz, çiftçilerimiz açısından bu dönem hayırlı bir dönem olur temennisinde bulunuyorum. 2016 yılında fındık üretim sezonu birinci rekolte tahmini açıklaması Mayıs ayında gerçekleşmişti. O dönem çotanakların olgunlaştığı ilk dönem tahmini paylaşılmıştı. Bulunduğumuz süreç Haziran ayında yapılan yeni değerlendirmelerle Fındık Rekolte Tahmin Komisyonu tarafından yapılan değerlendirmeye baktığımız zaman, rekolteyi etkileyecek unsurların ortadan kalktığını rahat bir şekilde söyleyebiliriz. Dolayısıyla çotanak içinde meyve oluştuğu için bu tahmin artık kesin tahmin olarak sizin huzurlarınıza getirmiş bulunuyoruz. 2016 yılı fındık rekoltesinin 468 bin ton olduğunu tespit etmiş bulunuyoruz. Bu yıl ücretlerin üreticileri tatmin edecek bir düzeyde olacağını da rahat bir şekilde söyleyebiliriz" değerlendirmesinde bulundu.
"2016 YILI İTİBARİYLE FİYATLARIN ÇOK YÜKSEK OLACAĞI İZLENİMİZ SÖZ KONUSU"
Çelik, tahmini rekolte açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı.
Bakan Çelik, bir gazetecinin "Fındık üreticilerinin fındık fiyatlarının düşük olması ile ilgili sitemleri vardı. Buna ilişkin bir değerlendirmeniz olacak mı?" sorusu üzerine, "Bizim üreticiye desteğimiz dekar başına 170 TL dolaylarında, rekoltenin de yüksek olmasını fırsat bilenler bu konuda inişli çıkışlı bir dönem yaşanmasına neden oldular. İnanıyorum ki önümüzdeki yıllarda sektör temsilcilerimizle yaptığımız değerlendirmeler ve aldığımız kararlar neticesinde fındık üreticilerimiz bu sorunları yaşamayacak ümidi içerisindeyiz. Sürekli diyalog halindeyiz ama piyasa koşullarını da dikkate aldığınız zamam arz ve talep ilişkisi son derece önemli. Dolayısıyla ister istemez fiyatlarda bir düşüş söz konusu oluyor, bu yıl da böyle bir süreç yaşandı. 2016 yılı itibariyle de aksi bir durum olacağı görülüyor, fiyatların çok yüksek olacağı izlenimi söz konusu ama biz sektörün sorunlarıyla yakından ilgilenmeye devam edeceğiz" diye cevap verdi.
"RUSYA İLE İLGİLİ GEREKEN ADIMLARI KARŞILIKLI OLARAK ATMA NOKTASINDAYIZ"
"Rusya’yla ilişkileri normalleşmeye başladı, gıda ürünleri ihracatına ne zaman başlanacak? sorusuna Bakan Çelik şöyle cevap verdi:
"Keşke tarım sektörüne dönük uygulamalar yaşanmasaydı ama genel itibariyle Rusya ambargo ve kısıtlamalar uygulayarak çiftçilerin mağduriyeti noktasında bir sürecin yaşanmasına da o kararlar neden oldu. Gelinen nokta son derece önemli, 30 Haziran itibariyle Sayın Putin’in yayınlamış olduğu kararname tüm bu kısıtlamaları ortadan kaldıracağı şekilde bir düzenleme içeriyor. Turizmle ilgili kafileler gelmeye başladı bizim de teknik düzeyde temaslarımız olacak, atılması gereken adımları karşılıklı atma noktasında olduğumuzu söylemeliyim. Tabii tarımsal ürünler mevsimlik, aylık, haftalık dolayısıyla bir an önce bu alanda atılması gereken adımlar neyse her iki tarafında bakışı artık tüm sorunları ortadan kaldırmaya dönük olduğu için kısa süre içerisinde olumlu gelişmeler olabileceğini
söyleyebilirim."
"BUGÜN AVRUPA’DAN 15 BİN KESİMLİK HAYVAN GELİYOR"
Bakan Çelik, bir gazetecinin sorduğu "100 bin besili hayvan ithalatı gündemdeydi, şu anda ne aşamada?" sorusuyla ilgili ise, " Bu dönemde sütle ilgili önemli adımlar attık, etle ilgili de Bakanlar Kurulu kararını biliyorsunuz günlük 400 bin baş hayvan vergiden muaf ithal etme yetkisini Et ve Süt Kurumu’na vermiş bulunuyor. 2 Temmuzdan sonra yeni dönem, yani yalnız Et ve Süt Kurumu tarafından hayvan ithalatının sıfır gümrükle ithal edileceği bir döneme girmiş bulunuyoruz. Biz de 4 Temmuz itibariyle Et ve Süt Kurumu ihaleye çıktı, öncelikle talepleri topladı besi ile ilgili. Şimdi 100 bin baş hayvan alımıyla ilgili ihaleye çıkmış bulunuyor teklifleri alacak, en uygun teklif hangisiyse hayvanları ithal edecek şekilde en uygun teklifle bu ithalatı gerçekleştirmiş olacağız. Bu konuda 2 Temmuz itibariyle yeni bir dönem başlamış bulunuyor ayrıca Avrupa’da kesimlik hayvanla ilgili bir ihale bayram öncesi yapılmıştı. Bununla ilgili de ihale de sonuçlandı ve ilk partisi 15 bin hayvan bugün ülkemize girmiş olacak. Sistem bu ay içerisinde daha sağlıklı bir şekilde Et ve Süt Kurumu tarafından oturtulmuş olacak" diye konuştu.
"ÜRETİCİ EKONOMİSİNİ OLUMLU ETKİLEYECEK"
Fındık açığının geçen yıla oranla bu yıl 178 bin ton açığın olduğunu ve bunun Türkiye ekonomisini nasıl etkileyeceği ile ilgili soruya ise, "Tabii ki üreticinin ekonomisi açısından olumlu etkileyecek. Ülkenin ekonomisi açısından tabii önemli bir ihraç kaynağı tarımda demek ki 170 bin ton civarında bir açık ihracatımızda bir nebze düşüşü sağlayacak" ifadesini kullandı.
"Fındık alım fiyatları belli mi ya da ne zaman belirlenecek?" sorusuna ise Bakan Çelik, "Hasat zamanı Ağustosta başlayacak arz talep ilişkisi içerisinde bir fiyat şekillenmesi olacaktır. Geçen yıl 12 TL’den başladı, 8 TL’ye kadar indi sonra 11 TL’ye kadar çıktı, inişli çıkışlı bir süreç yaşadı. Bu yıl böyle bir tablo beklemiyoruz, çok yüksek oranda bir taleple üretici karşı karşıya kalacak" dedi.
"KOSKOCA AVRUPA TÜRKİYE’DEKİ SURİYELİLERİN YİRMİDE BİRİNE TAHAMMÜL EDEMİYOR"
Bir gazetecinin "Cumhurbaşkanının, Suriyelilere TOKİ’den ev sağlanabilir açıklaması oldu. Buna yönelik bir çalışma var mı?" sorusuna ise, "Benim Şanlıurfa milletvekili olmam bu soruyu sordurabilir ama bu konu önemli bir konu, yüzeysel değerlendirildiği gibi bir konu değil. Şu söylendi diye alınıp kullanılacak bir konu değil bunun içeriğine iyi bakmak gerekiyor. Türkiye ciddi bir sorunla karşı karşıyadır, Avrupa Türkiye’de bulunan Suriyelilerin yirmide birine bile tahammül edemiyor. Koskoca Avrupa, 27 ülke ama Türkiye 3 milyon Suriyeliye kapılarını açmış ve açmak zorunda zaten. Böyle önemli bir durum karşısında alınan kararlar ve politikaları ilgili arkadaşlarla değerlendirmeniz çok isabetli olur. Yüzeysel yaklaşımlar çok doğru değil, ben medyada izliyorum, filanlara niye vermiyorsunuz da Suriyelilere veriyorsunuz diye. Spekülatif haberlerin kamuoyunu yönlendirmeye yönelik haberler olduğunu çok rahatlıkla görüyorsunuz" diye cevap verdi.