Fındık piyasasında neler oluyor?

Fındıkta spekülasyon tartışmalarına Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan'ın açıklamaları yeni bir boyut kazandırdı: Fiyatın 9 liraya düşmesinin sebebi emanet değil, bu sadece bir bahane

Fındık fiyatları üzerinde yıllardır süren spekülasyon tartışmaları bu yıl yeniden alevlendi. Giresun Ziraat Odası Başkanı Karan, Akçakoca Ziraat Odası Başkanı Başaran'ın açıklamalarına sert yanıt verdi. Başaran, "Emanete verilen fındıkların fiyatlarda düşüşe neden olduğunu" açıklamıştı. Karan ise, "emanet fiyat düşüşünün sadece bahanesidir" diyerek tartışmaya yeni bir boyut kazandırdı.

Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan, serbest piyasada fındık fiyatının 10 lira seviyesinde işlem gördüğünü belirterek fiyat üzerinde oynanan oyunun sürdüğünü söyledi.


Fındık fiyatının en az 15 lira olması gerektiğinin altını çizen Karan, "2015-2016 fındık sezonunda yapılan spekülasyon fındık tarihinde yapılmamış ve üretici bu kadar mağdur edilmemişti. Fındık fiyatının 15 liradan 9 liraya kadar düşmesini sebebi emanet değildir. Sadece bir bahanedir. Fındık fiyatının düşmesinin tek sebebi tekelleşmedir. En başından beri gerçek budur.

Aslında sektörün tüm paydaşları bunu çok iyi bilmekte, ancak herkes topu taca atarak, üretici ve ziraat odalarını suçlamaktadır. Üretici ürünün emanete yeni bırakıyor. Fındık fiyatı 15-20 liraya alınıp satılırken de emanete bıraktı hem de daha fazla miktarlarda. Gelinen nokta şudur, 'Türkiye'de fındık tekelleşiyor, fiyatı birileri kontrol ediyor. O birileri de aklınca üretici cezalandırıyor.

Ziraat odaları olarak alın terimizi kontrol altına almak isteyenlerle karşı mücadelemiz sonuna kadar sürecek. Ürünümüzü tekelcilerin iki dudağı arasına bırakmayacağız. Bu sezon her ne kadar onlar kazanmış, istediklerini gerçekleştirmiş gibi görünse de, üreten hiçbir zaman kaybetmez, keser döner sap döner bir gün gelir hesap döner" dedi.

2016 tahmini fındık rekoltesinin tespiti için Haziran ayında Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından çotanak sayımı yapılacağını hatırlatan Karan,"Rekolte bu yıl oldukça düşük gerçekleşecek diye tahmin ediyoruz" diye konuştu.
Hükümet tarafından Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri'ne fındık alım yetkisi verildiğini hatırlatan Karan, yeni sezona 3 ay gibi bir süre kalmasına rağmen alımla ilgili bir çalışma göremediklerini bununda üretici açısından kaygı verici olduğunu vurguladı.

AKÇAKOCA ZİRAAT ODASI BAŞKANI BAŞARAN: FİYAT DÜŞÜŞÜNÜN SEBEBİ EMANETE VERİLEN FINDIKLAR
Akçakoca Ziraat Odası Başkanı Levent Başaran emanete verilen fındığın fiyatı düşürdüğünü belirterek "Fındık Akçakoca için çok önemli bir ürün. Üreticinin kendi fındığının politikasını oluşturamaması bizleri üzüyor. Fındıkta çözümler üretilmedikçe sıkıntılar hep devam eder. Fındık ihracatçılarının yurt dışına verdiği emanet fındık, ürün fiyatlarında ciddi manada düşüşe neden oldu. Fındık fiyatı bazı kesimler tarafından maksatlı düşürüldü. Bazı tüccar ve ihracatçılar üreticilerin kendilerine emanet ettiği fındığa ihanet ederek, hiçbir para almadan yurt dışına 20 bin ton fındığını emanete verdi. Bu nedenle fındıkta sert düşüşler oldu. Avrupa bizden yaklaşık 140 bin ton daha fındık alacak. O yüzden oyuna gelmeyin. Fındık ihracatçılarının yurt dışına verdiği emanet fındık, ürün fiyatlarında ciddi manada düşüşe neden oldu. Bu da fiyatlarının haksız yere düşürülmesine neden oldu. 7 firma için gerekli yasal işlem başlatılması için Rekabet Kuruluna başvuruldu. Bu firmalar 20 bin ton fındığı yurt dışına fatura ve kontrat anlaşması olmadan verdiği için yasal işlem başlatılması talebinde bulunuldu" demişti.


Fındık politikasının oluşturulmaması, Lisanslı depoculuğun olmaması, borsanın kurulmaması, Kooperatifleşmenin olmamasını değerlendiren Başaran "Fındık işleme tesislerin yetersiz olması, eğitimin verilememesi, üreticinin fazla bilgiye sahip olmaması gibi durumlardan dolayı üretici fındığını tüccara teslim etmek zorunda kalıyor. Emanete verilen fındıklar işlendi piyasa doydu. Şimdiye kadar 125 ton ihracat yapıldı. Geçen yıl 2 bin 800 dolar getirisi oldu. Hemen akabinde fındığın bölgemizde 15 TL üzerine çıkması fiyat sirkilasyonu olmasını sağladı. Üretici rahatladı. Bizler fındığımızı iç piyasaya bırakmalıyız, dışarıya verdiğimiz takdirde sıkıntılar doğar. Lisanslı depoculuk yoksa sıkıntı doğar. Bunun yanında Borsa da olması gerekir. Fındık üretme tesislerinin biran önce oluşturmak lazım. Ürünü çeşitli ürünler adı altında pazarlamak gerekir. Emanete fındık verip de mağdur olan vatandaşlar var. Mal senin elinde değilse başkasının elindeyse sıkıntı doğar. Batıda Fındık geçim standardı kayboldu. Artık ek gelir olarak görülmeye başlandı. Fındığın bir çok evrelerden geçtiğini biliyoruz ondan dolayıdır ki ürün elinizde kalmalıdır. Emanete fındık vermek çok büyük hatadır. Bölgemizde son yıllarda fındık gerçekten ikinci plana itildi. Sanayileşme hızla artınca bu kaçınılmaz oldu" demişti.
FINDIĞI DİĞER ÜRÜNLERDEN AYIRMAK LAZIM
Başaran, fındığın milli bir ürün olmasına rağmen fındık politikası üretilmediğini iddia ederek "Ziraat Fakülteleri çok az. Bilimsel olarak araştırma yok. Üreticiler eğitim yönünden çok eksik. Fındığı diğer ürünlerden ayırmak lazım. Sanayileşme olunca tarım ikinci plana itildi bu çok yanlış bir politika. İşleyecek iyi bir sanayi kuruluşumuz yok, markalaşma yok, fındıkta markalaşma çok önemli. Bunun örnekleri ülkemizde mevcut. Marka yolunda çok iyi projeler üretmemiz lazımdır. Yoksa alıcının politikasına ayak uydurmak zorunda kalırız. Hedef koymalıyız. Yoksa hep konuşur dururuz havanda su döveriz, markalaşmadan olmaz’’ diye konuşmuştu.
Fiskobirlik konusuna değinen Başaran ’’Üreticinin bir kooperatifi varsa ortakların buna destek verip sahip çıkması gerekmektedir. Türkiye genelinde bazı kooperatifler marka olmuş durumda. Bizde FİSKOBİRLİĞ’E sahip çıkıp bir marka değeri yaratmamız lazım. FİSKOBİRLİK’İN önünü açmalıyız. FİSKOBİRLİK Lisanslı depoculuğu yapmalı. Bu depoculuğu alıp kendi tesislerinde fındığı işleyebilir. Ortaklarının güvenliğini kazanmalıdır. Üretici ortağı olduğu kooperatife sahip çıkmalıdır, önünü açmalıdır, bazı ileriye dönük projeler geliştirmelidir" demişti.

Sonraki Haber