Rüzgar enerjisinde yerli üretimin payı yüzde 65'e ulaştı
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Dönmez, "Rotor kanadı, türbin kulesi, bağlantı elemanları ve jeneratör parçaları gibi pek çok ekipman artık ülkemizde üretiliyor. Yaklaşık 15 bin kişi rüzgar enerjisi sektöründe istihdam ediliyor." dedi
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) tarafından düzenlenen Türkiye Rüzgar Enerjisi Kongresi'nde yaptığı konuşmada, rüzgar enerjisinde ilk adımın 23 yıl önce İzmir'de 1,5 megavat güçle atıldığını ifade etti.
Türkiye'de rüzgar enerjisi sektöründe yerli ve yabancı toplam 231 firmanın faaliyet gösterdiğine dikkati çeken Dönmez, işletme halindeki 355 santralde yıllık toplam 30 teravatsaat üretim yapıldığını kaydetti.
Yüzde 20'leri aşan rüzgar payıyla rekorlar kırıldı
Türkiye'de elektriğin yaklaşık yüzde 10'unun rüzgardan karşılandığını vurgulayan Dönmez, bu yıl günlük elektrik üretimde yüzde 20'leri aşan rüzgar payıyla rekorlar kırıldığını anımsattı.
Dönmez, rüzgar enerjisinde Ocak 2019'da 7 bin 591 megavat olan kurulu gücün 2 yılda yaklaşık 3 bin megavat artarak 10 bin 500 megavatın üzerine çıktığını bildirdi.
"Yaklaşık 15 bin kişi rüzgar enerjisi sektöründe istihdam ediliyor"
Mevcut durumda 1585 megavat kurulu gücündeki 63 santralin inşa halinde olduğunu aktaran Dönmez, şöyle devam etti:
"Rüzgar enerjisinde en önemli hedeflerimizden biri de sektöre ait ekipmanların yerli imkanlarla üretilmesi. Şu anda ülkemizde rüzgar sektöründe faaliyet gösteren 16 yerli üreticimiz bulunuyor. Rotor kanadı, türbin kulesi, bağlantı elemanları ve jeneratör parçaları gibi pek çok ekipman artık ülkemizde üretiliyor. Yaklaşık 15 bin kişi rüzgar enerjisi sektöründe istihdam ediliyor. Sektörümüz yüzde 65 yerli üretim oranıyla enerji teknolojilerinin yerlileşmesinde başı çeken sektörlerimizden birisi durumunda. Öte yandan, Türkiye bugün 6 kıtada 45 ülkeye rüzgar enerjisi ekipmanı ihraç ediyor. Firmalarımızın cirolarının yüzde 70-80'lik kısmı ihracat gelirlerinden oluşuyor."
Dönmez, 2019'un başından itibaren devreye alınan kurulu gücün tamamına yakınının yenilenebilir kaynaklardan oluştuğunu vurgulayarak, "Dünyada 2020'de yenilenebilir enerji kurulu gücünü en çok artıran 9., Avrupa'da 4. ülke olduk. Yenilenebilir enerji kurulu gücümüz yüzde 54'e yükseldi." diye konuştu.
"73 milyon ton sera gazı emisyonunu engelledik"
Yeşil kalkınma hedefinin Türkiye'nin yeni dönemdeki en önemli hedeflerinden olduğuna dikkati çeken Dönmez, şöyle devam etti:
"2023'te Akkuyu'nun da devreye girmesiyle yeni bir karbon nötr enerji kaynağını daha enerji portföyümüze eklemiş olacağız. İklim değişikliğiyle mücadele programımızda yenilenebilir enerji, nükleer enerji ve enerji verimliliği ne önemli argümanlarımız olacak. Ülkemizde yalnızca 2020'de yenilenebilir kaynaklardan üretilen elektrikle 73 milyon ton sera gazı emisyonunu engelledik. Cumhurbaşkanımız, Yeşil Kalkınma Devrimi çerçevesinde yatırım, üretim, istihdam politikalarında köklü değişikliğe yol açacak 2053 karbon nötr hedefimizi kamuoyuyla paylaşmıştı. Biz de bu doğrultuda uzun dönemli planlamalarımızı farklı senaryolar bazında çalışıyoruz."
TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız, küresel ısınmanın önüne geçmek için fosil yakıt kullanımının terk edilmesi gerektiğini belirterek, "Kaynakların sınırsız olmadığı dünyada gelecek nesillere daha yaşanılabilir bir dünya bırakmanın yolu, yeşil dönüşümü ivedilikle hayata geçirmek ve yenilenebilir enerji kaynaklarının payını hızla yükseltmektir." değerlendirmesinde bulundu.
"Rüzgar kurulu gücümüzün 2030'a gelmeden 20 gigavata ulaşabileceğini hesaplıyoruz"
TÜREB Başkanı Ebru Arıcı da dünyanın sürdürülebilirliğini tehdit etmeyen enerji üretim biçimlerine ihtiyaç duyulduğuna işaret ederek, "Devir, artan bu ihtiyacı artık tamamen temiz, yeşil, yenilenebilir kaynaklardan karşılama devri. Bu noktada, özellikle son 5 yıldır bayrağı taşıyan sektör ne mutlu ki rüzgar sektörü oldu." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin rüzgar kurulu gücünde 10 bin megavatın ağustosta aşıldığını anımsatan Arıcı, şunları kaydetti:
"Batıda 1,5 megavat ile İzmir Çeşme'de başlayan rüzgar yolculuğumuz doğuda Van Gevaş'ta 2 bin 800 metre rakımda 10 bininci megavata ulaştı. 120 yatırımcımızla, Türkiye’nin dört bir yanında 270 santral ve 4 binin üzerinde türbinimizle, ülkemize güç sağlıyoruz. Halen inşası devam eden, ayrıca mevcut ve planlanan YEKA süreçlerinde olan santrallerimiz de sisteme katıldığında rüzgar kurulu gücümüzün 2030'a gelmeden, 20 gigavata ulaşabileceğini hesaplıyoruz."
Türkiye'de rüzgar enerjisi sektöründe yerli ve yabancı toplam 231 firmanın faaliyet gösterdiğine dikkati çeken Dönmez, işletme halindeki 355 santralde yıllık toplam 30 teravatsaat üretim yapıldığını kaydetti.
Yüzde 20'leri aşan rüzgar payıyla rekorlar kırıldı
Türkiye'de elektriğin yaklaşık yüzde 10'unun rüzgardan karşılandığını vurgulayan Dönmez, bu yıl günlük elektrik üretimde yüzde 20'leri aşan rüzgar payıyla rekorlar kırıldığını anımsattı.
Dönmez, rüzgar enerjisinde Ocak 2019'da 7 bin 591 megavat olan kurulu gücün 2 yılda yaklaşık 3 bin megavat artarak 10 bin 500 megavatın üzerine çıktığını bildirdi.
"Yaklaşık 15 bin kişi rüzgar enerjisi sektöründe istihdam ediliyor"
Mevcut durumda 1585 megavat kurulu gücündeki 63 santralin inşa halinde olduğunu aktaran Dönmez, şöyle devam etti:
"Rüzgar enerjisinde en önemli hedeflerimizden biri de sektöre ait ekipmanların yerli imkanlarla üretilmesi. Şu anda ülkemizde rüzgar sektöründe faaliyet gösteren 16 yerli üreticimiz bulunuyor. Rotor kanadı, türbin kulesi, bağlantı elemanları ve jeneratör parçaları gibi pek çok ekipman artık ülkemizde üretiliyor. Yaklaşık 15 bin kişi rüzgar enerjisi sektöründe istihdam ediliyor. Sektörümüz yüzde 65 yerli üretim oranıyla enerji teknolojilerinin yerlileşmesinde başı çeken sektörlerimizden birisi durumunda. Öte yandan, Türkiye bugün 6 kıtada 45 ülkeye rüzgar enerjisi ekipmanı ihraç ediyor. Firmalarımızın cirolarının yüzde 70-80'lik kısmı ihracat gelirlerinden oluşuyor."
Dönmez, 2019'un başından itibaren devreye alınan kurulu gücün tamamına yakınının yenilenebilir kaynaklardan oluştuğunu vurgulayarak, "Dünyada 2020'de yenilenebilir enerji kurulu gücünü en çok artıran 9., Avrupa'da 4. ülke olduk. Yenilenebilir enerji kurulu gücümüz yüzde 54'e yükseldi." diye konuştu.
"73 milyon ton sera gazı emisyonunu engelledik"
Yeşil kalkınma hedefinin Türkiye'nin yeni dönemdeki en önemli hedeflerinden olduğuna dikkati çeken Dönmez, şöyle devam etti:
"2023'te Akkuyu'nun da devreye girmesiyle yeni bir karbon nötr enerji kaynağını daha enerji portföyümüze eklemiş olacağız. İklim değişikliğiyle mücadele programımızda yenilenebilir enerji, nükleer enerji ve enerji verimliliği ne önemli argümanlarımız olacak. Ülkemizde yalnızca 2020'de yenilenebilir kaynaklardan üretilen elektrikle 73 milyon ton sera gazı emisyonunu engelledik. Cumhurbaşkanımız, Yeşil Kalkınma Devrimi çerçevesinde yatırım, üretim, istihdam politikalarında köklü değişikliğe yol açacak 2053 karbon nötr hedefimizi kamuoyuyla paylaşmıştı. Biz de bu doğrultuda uzun dönemli planlamalarımızı farklı senaryolar bazında çalışıyoruz."
TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız, küresel ısınmanın önüne geçmek için fosil yakıt kullanımının terk edilmesi gerektiğini belirterek, "Kaynakların sınırsız olmadığı dünyada gelecek nesillere daha yaşanılabilir bir dünya bırakmanın yolu, yeşil dönüşümü ivedilikle hayata geçirmek ve yenilenebilir enerji kaynaklarının payını hızla yükseltmektir." değerlendirmesinde bulundu.
"Rüzgar kurulu gücümüzün 2030'a gelmeden 20 gigavata ulaşabileceğini hesaplıyoruz"
TÜREB Başkanı Ebru Arıcı da dünyanın sürdürülebilirliğini tehdit etmeyen enerji üretim biçimlerine ihtiyaç duyulduğuna işaret ederek, "Devir, artan bu ihtiyacı artık tamamen temiz, yeşil, yenilenebilir kaynaklardan karşılama devri. Bu noktada, özellikle son 5 yıldır bayrağı taşıyan sektör ne mutlu ki rüzgar sektörü oldu." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin rüzgar kurulu gücünde 10 bin megavatın ağustosta aşıldığını anımsatan Arıcı, şunları kaydetti:
"Batıda 1,5 megavat ile İzmir Çeşme'de başlayan rüzgar yolculuğumuz doğuda Van Gevaş'ta 2 bin 800 metre rakımda 10 bininci megavata ulaştı. 120 yatırımcımızla, Türkiye’nin dört bir yanında 270 santral ve 4 binin üzerinde türbinimizle, ülkemize güç sağlıyoruz. Halen inşası devam eden, ayrıca mevcut ve planlanan YEKA süreçlerinde olan santrallerimiz de sisteme katıldığında rüzgar kurulu gücümüzün 2030'a gelmeden, 20 gigavata ulaşabileceğini hesaplıyoruz."