Avrupa'yı da Japonya'yı da solladık!
15 çeyrektir dinmeyen Türk fırtınası!
TÜRKİYE ekonomisi, yılın ikinci çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4.4 büyüdü. Türkiye bu yüksek oranlı büyümeyle bütün Avrupa ülkelerini de, 2020 olimpiyatlarını kaptırdığı Japonya’yı da geride bıraktı.
TÜRKİYE İstatistik Kurumu (TÜİK), üretim yöntemiyle hesaplanan Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) 2013 yılı ikinci çeyrek sonuçlarını açıkladı. Buna göre, büyüme hızı ikinci çeyrekte yüzde 4.4 oldu. 2020 Olimpiyatlarını alamadığı için üzülen Türkiye bu büyüme rakamıyla hem olimpiyatları kaptırdığı Japonya’yı hem de bütün Avrupa’yı geride bıraktı. Nisan-haziran döneminde gayri safi yurtiçi hasıla geçen yılın aynı dönemine göre cari fiyatlarla yüzde 10.2’lik artışla 385 milyar 113 milyon lira olurken, Türkiye yüzde 4.4’lük büyüme rakamıyla bütün Avrupa ülkelerini geride bıraktı. Takvim etkisinden arındırılmış sabit fiyatlarla GSYH, 2013 yılı ikinci çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4.1’lik artış gösterirken, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH değeri de bir önceki döneme göre yüzde 2.1 oldu. Ekonomistler, 2013 ikinci çeyrek büyümesini genellikle yüzde 3.5 civarında bekliyordu.
15 ÇEYREKTİR BÜYÜYORUZ
Türkiye ekonomisi üst üste 15 çeyrek büyümüş oldu. GSYH ise yılın ilk yarısında sabit fiyatlarla yüzde 3.7 büyüme kaydederek 58 milyar 134 milyon lira oldu. İmalat sanayi, 2013 yılı ikinci üç aylık çeyreğinde cari fiyatlarla yüzde 5.7’lik artışla 61 milyar 414 milyon, sabit fiyatlarla yüzde 3.4’lük artışla 7 milyar 733 milyon lira olarak gerçekleşti. Mali aracı kuruluşlar, 2013 yılı ikinci üç aylık çeyreğinde cari fiyatlarla yüzde 24.7’lik artışla 13 milyar 657 milyon, sabit fiyatlarla yüzde 8.5’lik artışla 3 milyar 463 milyon lira oldu.Kişi başına GSYH değeri 2012 yılında cari fiyatlarla 18 bin 914 lira, ABD doları cinsinden 10 bin 497 dolar olarak hesaplandı.
HARCAMALAR
Hanehalklarının nihai tüketim harcamalarının değeri de 2013 yılı ikinci üç aylık çeyreğinde cari fiyatlarla yüzde 12’lik artışla 275 milyar 347 milyon lira, sabit fiyatlarla yüzde 5.3’lük artışla 19 milyar 769 milyon lira oldu. Devletin nihai tüketim harcaması değeri ise cari fiyatlarla yüzde 11.8’lik artışla 56 milyar 720 milyon, sabit fiyatlarla yüzde 7.4 artışla 3 milyar 183 milyon lira olarak hesaplandı. Gayri safi sabit sermaye oluşumu değeri aynı dönemde cari fiyatlarla yüzde 8.8’lik artışla 81 milyar 972 milyon, sabit fiyatlarla yüzde 3.7 artışla 7 milyar 831 milyon lira oldu.
Avrupa’da böyle bir büyüme yok
TÜRKİYE, yılın ikinci çeyreğinde yıllık bazda yüzde 4.4’le beklentilerin üzerinde büyüme kaydederek, Avrupa ülkelerinin tamamından daha iyi bir performans sergiledi. İstihdam ve kamu borcu verileri gibi Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) rakamları da, Türkiye’nin durumunun Euro Bölgesi’ne üye 17 ülkeden ve Avrupa Birliği (AB) üyesi 28 ülkeden daha iyi olduğunu ortaya koydu. Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) verilerine göre, Euro Bölgesi ekonomisi bu yılın ikinci çeyreğinde geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 0.5 oranında daralırken, yüzde 0’la AB’de büyüme hızı değişmedi.A.A.
OVP hedefi tuttu
BAŞBAKAN Yardımcısı Ali Babacan, küresel ve bölgesel olumsuz konjonktüre rağmen GSYH, sanayi üretimi ve istihdamda sağlanan büyümenin, Türkiye ekonomisinin kazanmış olduğu dayanıklılık, esneklik ve dinamizmi ortaya koyduğunu bildirdi. Babacan, şunları kaydetti: “Yılın ilk yarısında toplam nihai yurtiçi talep büyümeye 4.3 katkı yaparken; net dış talep negatif 1.8 katkı yapmıştır. Yılın ikinci yarısında Avrupa Birliği’ndeki görece toparlanmanın etkisiyle altın hariç ihracatımızın büyümeye yaptığı pozitif katkıyı arttırması bekleniyor. Yılın ilk yarısındaki yüzde 3.7 büyüme de Orta Vadeli Program (OVP) hedefleri çerçevesinde gerçekleşti.”
Büyük başarı
MALİYE Bakanı Mehmet Şimşek, yılın ikinci çeyreğinde, ekonominin ivme kazandığını belirterek, “Küresel ve bölgesel tüm bu olumsuzluklara rağmen yakaladığımız büyüme trendi yadsınamayacak derecede önemli bir başarıdır” dedi. Şimşek, şunları kaydetti: “Ancak, gerek küresel ekonomideki büyümenin zayıf seyretmesi gerek finansal piyasalarda risk algısının yükselmesi gerekse artan jeopolitik gerginliklerin etkisiyle büyümenin bu yıl OVP’de hedeflenen yüzde 4’ün altında kalması muhtemeldir. Nitekim, yıl başından bu yana gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde büyüme tahminleri aşağı yönlü revize edilmiştir.”
Daha hızlı büyüyoruz
EKONOMİ Bakanı Zafer Çağlayan, bu yılki büyümenin yüzde 3.5 olabileceğini belirterek, bu yıl, geçen yıl gerçekleşen yüzde 2.2’lik büyümeden daha yüksek bir hızda büyüme kaydedileceğini söyledi. Buna karşın yıl sonunda Orta Vadeli Program (OVP) hedefinin altında bir oran görüleceğini ifade eden Çağlayan, Ekonomi Bakanlığı olarak yüzde 3.5 civarında bir büyüme beklentilerinin bulunduğunu bildirdi. Çağlayan, “2013’ün 2. yarısı ve belki 2014’ün başlarında küresel negatif etkilere maruz kalacağız” değerlendirmesinde bulundu. Çağlayan, bu dönemi “normale dönüş sürecindeki son viraj” olarak gördüğünü, Türkiye’nin bu virajı rahat geçeceğini kaydetti.
İstikrarın eseri
ENERJİ ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, “Bu büyüme rakamları çevremizdeki her türlü istikrarsızlığa rağmen siyasi istikrarın sürdürülebilir olduğuna inanan yapıyı teyit ediyor” dedi. Türkiye’nin hedeflediği büyüme rakamlarına ulaşacağına inandığını dile getiren Yıldız, şunları kaydetti: “Türkiye enerjideki arz güvenliğiyle alakalı hamdolsun bir problem yaşamaksızın karşılayabiliyor olacak. Biz büyümemize, yatırımlarımıza devam edeceğiz, uluslararası sermayenin de mutlaka buna inandığını görüyorum. Plase edilmeyi bekleyen doğru paraların yine doğru zeminlerde mutlaka yatırıma döneceğine inanıyorum.”
İlk çeyrek büyümesi revizyona uğradı
BÜYÜME rakamlarında revizyon TÜİK 2012 ve 2013 yılına ilişkin daha önce açıklanan büyüme verilerinde de revizyona gitti. Daha önce yüzde 3 olarak açıklanan yılın ilk çeyreğine ilişkin büyüme rakamı yüzde 2.9 olarak
revize edildi.
En fazla oteller ve lokantalar büyüdü
TÜRKİYE ekonomisinde yılın nisan-haziran döneminde sabit fiyatlarla en fazla büyüyen sektör, yüzde 14.9 ile oteller ve lokantalar olurken, bu sektörü yüzde 9.4 ile dolaylı ölçülen mali aracılık hizmetleri, yüzde 8.8’le balıkçılık izledi.
Buna karşılık madencilik ve taşocakçılığı sektörü yüzde 3.3 daraldı.