Babacan'dan AB'ye Türk Lirası resti!
"Biz paramızdan memnunuz. Tam üyelik dışında bir üyelik söz konusu olursa..."
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ''Türkiye açısından farklı üyelik türleri söz konusu olursa, bu Türkiye için yeni bir kapı açar. Biliyorsunuz, şu anda yeni üyelerin Avro Bölgesi'nden olması gerekiyor. Bu kuralın değiştirilmesi lazım'' dedi.
Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecine ilişkin bir soruya Babacan, şöyle yanıt verdi:
''Bugün AB'ye bakarsak, bir grup ülke var bunlar Eurozone üyesi, bir de üye olmayan ülkeler var. Krizden sonra AB ile ilgili birçok konu tartışılacak. Ülkeler, farklı iş birliği modelleri seçebilirler. Türkiye açısından farklı üyelik türleri söz konusu olursa, bu Türkiye için yeni bir kapı açar. Biliyorsunuz, şu anda yeni üyelerin Avro Bölgesi'nden olması gerekiyor. Bu kuralın değiştirilmesi lazım. Avro Bölgesi için kuvvetli bir ortak mali birlik önemli ama doğru bir uygulanabilir mekanizması olması lazım. Eurozone ve diğer gelişmeleri tartışmak için erken. Biz kendi para birimimizden memnunuz. Biz kendi teknik çalışmalarımıza devam ediyoruz, fasıllar açılsın açılmasın çalışmaları sürdürüyoruz. Bizim sürecimizin teknik olarak ilerleyip hukuken ilerlemiyor olması aslında sadece siyasi engellerden kaynaklanıyor.''
Fransa'daki hükümetin değişmesinin Türkiye'nin AB'ye üyeliğine etkisine ilişkin soruya da Babacan, ''Maalesef şu ana kadar böyle bir işaret yok. Biz çok ümitliydik. 5 fasıl bir önceki Fransız Cumhurbaşkanı tarafından bloke edilmişti. Yeni hükümetten henüz bir sinyal almış değiliz. Onlar henüz politikalarını oluşturma sürecinde olduğunu için mi oluyor? Onu bilmiyorum ama bunu bekleyip göreceğiz'' dedi.
Türkiye'nin AB'ye üye olup olamayacağına ilişkin soruya Babacan, şu yanıtı verdi:
''AB üyeliği hedef önemli. Üye olur muyuz olmaz mıyız pekçok şarta bağlı. Sürece bakıldığında siyasi reform tarafına bakıldığında ülkelerin bazen kendilerini demokratik cumhuriyet olarak tanımlamaları kolaydır. Dünyada çok kötü örnekler var. Yaptıklarından memnun olan ülkeler var. Bizim için dışarıdan kriterler önemli, beğensek de beğenmesek de komisyonun, parlamentonun raporları bizim için önemli. Biz ülke içinde ne yaparsak yapalım, bir bilgilenme mekanizmasının olması bizim demokrasimizin, kalitemizin altını çizer. Gelecekte bir gün Türkiye; 'tamam yeterli yapacağımızı yaptık bu şekilde devam edelim' diyebilir. Halbuki bizim her zaman daha iyisini hedeflememiz lazım. AB süreci bizim için çok önemli bir araç oldu.''
''Türkiye'nin nihai tarih alması önemli mi?'' sorusuna da Babacan, ''AB içerisindeki mevcut siyasi şartlara baktığımızda bundan bahsetmek çok gerçekçi olmayabilir. O tarihe kadar üyelik süreci olmazsa o zaman ilişkilerimizi koparacak mıyız? AB'de daha normal şartların sürdüğü zamanı beklemek lazım. AB'nin kendi içerisinde daha vizyoner, dışa dönük yaklaşımları belirleyebildiği zamanları beklemek lazım. Umalım ki AB'de bir çökme olmasın, meslektaşlarımıza destek vermeli ve reform sürecimizi devam ettirmeliyiz. Türkiye tarafında bir ivme kaybı olmaması gerekir'' ifadelerini kullandı.