Beyaz et tüketimi daha da artacak

Beyaz et tüketimi 2025'te kişi başı 35 kilo olacak...

Beyaz et tüketimi daha da artacak

2012 yılında miktarı 110 milyon TL’yi bulan yeni Lezita tesisini de açarak, grup şirketleri ile birlikte toplamda iki bin iki yüz kişiye istihdam sağlayan Abalıoğlu Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Ender Abalıoğlu, 2013 yılına son derece hızlı bir giriş yapan beyaz et sektörünü değerlendirdi. Sektördeki yatırımların artışına paralel olarak hem damızlık üretimi hem de büyük kapasiteli etlik piliç yetiştirme kümeslerin inşasına ihtiyaç duyulduğunu dile getiren Abalıoğlu Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Ender Abalıoğlu, “Önümüzdeki beş yıllık süreçte faaliyet gösterdiğimiz piliç eti sektöründe ilk üç marka içerisinde yer almak adına daha fazla üretim yapma arzusundayız. Bu hedefimize ulaşırken gerek damızlık kümesi yatırımı yapacak gerekse de fason üretim çiftliği kurabilecek anlaşmalı yetiştiricilerle işbirliğine gitmek istiyoruz” dedi.

Piliç eti üretiminin 2025 yılında 3.37 milyon tona ulaşması bekleniyor

Piliç eti üretiminin 2025 yılında 3.37 milyon tona ve kişi başı tüketimin de iki katına çıkarak 35 kg’lara ulaşmasının hedeflendiğini belirten Ender Abalıoğlu, “Bu hedefin gerçekleşmesi, yeterli sayıda damızlık çiftlikleri ve yetiştirme kümesinin devreye girmesine, yeterli yem hammaddesi temin edebilmesine, ihracatta sorun yaşanmamasına ve sektörün yatırım yapabilmesi için karlılığını sürdürebilmesine bağlı. Lezita ailesi olarak, damızlık ve piliç eti fason yetiştiricilik alanında yatırım yapmayı planlayan her girişimciyi işbirliğine davet ediyoruz” diyor.

Lezita, damızlık yetiştirmede en zorlu ilk 19 haftanın sorumluluğunu üstlenmeye talip

Damızlık kümesleri yatırımında temel olarak ikiye ayrılan “büyütme” ve “üretim” süreçleri toplam 64 hafta sürüyor. Piliç eti üretiminin bel kemiği olarak değerlendirilen damızlık yetiştirme sürecinde zorlu geçen ilk 19 haftalık periyodunda Lezita tüm sorumluğu alıp, fason olarak 20 ila 64’üncü haftalar arasında girişimcilerden destek alarak işi daha da verimli kılmak istiyor. Bu bağlamda damızlık kümes yatırımının kârlı ve yatırımını kısa sürede amorti eden bir iş kolu olduğunu vurguluyor.

10 yıl içinde etlik piliç besleme işi oldukça önemli ve kârlı bir iş kolu olacak

Ayrıca, piliç eti fason üretim yapan kümeslere civciv, yem ve sağlık hizmetleri Lezita tarafından sağlanıyor. Bu alanda da fason üreticilere çağrıda bulunan Ender Abalıoğlu, “42 gün sonra kesim ağılığına gelen piliçler, şirket araçlarıyla Lezita Entegre Tesisimize getirilip, burada kesiliyor. Üreticilere bakım hizmetleri karşılığında hak edişleri, hayvan çıkışını takiben 4 hafta içerisinde takdim ediliyor. Üreticiye bir yılda altı dönem üretim yaptırılıyor. Önümüzdeki 10 yıl içinde etlik piliç besleme işi oldukça önemli ve kârlı bir iş kolu olarak öne çıkacak. Bu bağlamda Lezita ailesi olarak fason yetiştiricilik alanında yatırım yapmayı planlayan her girişimciyi işbirliğine davet ediyoruz” diyor.

Hızla artan dünya nüfusunun sağlıklı ve dengeli beslenmesi için kanatlı eti şart

Dünya nüfusunun çok hızlı olarak arttığını ve bu artış karşısında sağlıklı ve dengeli beslenmenin en önemli gündem başlıkları arasında yer aldığını vurgulayan Abalıoğlu Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Ender Abalıoğlu, “Artan nüfusun beslenmesi önemli bir sorun; dengeli beslenmesi ise üzerinde önemle durulması, her birey ve kurumun ciddi olarak düşünmesi gereken bir konu olarak öne çıkıyor. Bu bağlamda gelişmekte olan ülkeler kategorisinde her geçen gün ekonomisi güç kazanan ülkemiz, kanatlı eti üretimine hak ettiği önemi veriyor. Kanatlı eti, sağlıklı ve dengeli beslenme, bedensel ve zihinsel gelişim için tüketilmesi gereken hayvansal protein kaynaklarının en önemlilerinden biri. İnsan beslenmesi açısından önemli bir yer tutan hayvansal proteinin temininde, hızlı üretilebilmesi ve ekonomik olması nedeniyle stratejik bir konuma sahip” diyor.

Lezita Türkiye’deki kanatlı eti üretiminin %95’ini gerçekleştiren markalar arasında

Lezita damızlık, kuluçkahane, yem fabrikası ve kesimhane tesislerine sahip. Sözleşmeli üretim modelini başarıyla uygulayarak sahada mevcut çiftliklerin tamamına yakınını üretim zincirine dahil etmiş durumda. Böylece üretim zincirindeki halkaların tümü entegrasyonlar Lezita ve Abalıoğlu tarafından kontrol edilebilir konumda. Ülkemizdeki kanatlı eti üretiminin %95’i; neredeyse tamamına yakını, bu entegrasyona sahip firmalarca gerçekleştiriliyor. Lezita bu yönüyle güçlü bir yapıya sahip olup, dünyadaki teknolojik gelişmeleri çok yakında izleyerek, süratle uygulamaya koyabiliyor. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı uzmanları tarafından sürekli denetlenen ve tüm faaliyetlerini Gıda Güvenliği ilkelerine uygun olarak uluslararası normlar çerçevesinde gerçekleştiren Lezita Entegre Tesisi’ndeki kanatlı eti üretimi, yetiştirme koşulları, kesimhane, kesim, hijyen gibi kriterler açısından Avrupa standartlarının üzerine çıkmış bulunuyor.

Lezita 2006’dan bu yana sektöre yön veriyor

Lezita’nın kurulduğu tarih olan 2006’dan bu yana sektöre önemli bir katma değer yarattığını vurgulayan Ender Abalıoğlu, “Lezita markamızı, yem sektöründe Türkiye’nin ilk ve lider firması olan ABALIOĞLU Grubu’nun yemde ve gıdanın çeşitli kollarında uzun yıllara dayanan bir bilgi birikimi, kırk yıllı aşkın sanayi ve girişimcilik tecrübesinin bir getirisi olarak, 2006 yılında sektöre kazandırdık. Lezita, yemden damızlık yumurta ve civciv üretimine, sözleşmeli yetiştiricilikten et üretimine kadar tam bir entegrasyon içinde çalışan ABALIOĞLU Grubu’nun kalite, yenilikçilik ve güvenilirlik anlayışını yüzde 100 yansıtıyor. Hayatın lezzetine lezzet katmayı, insanların yaşam kalitesini yükseltirken, aynı zamanda hayatlarını kolaylaştırmayı amaçlayan Lezita, bu amaçlar dahilinde tüketicilere geniş bir ürün yelpazesi sunuyor” diyor.