Borsa 6 yıldır mart ayında düşmüyor

BIST 100 endeksi altı yıl üst üste mart aylarında önemli oranda yükselişler kaydetti.

Borsa 6 yıldır mart ayında düşmüyor

Borsa İstanbul 100 (BIST 100) endeksi son altı yıldır mart ayında yatırımcısına ortalama yüzde 8,11 kazandırırken, analistler geçen sene yorumlarında "geleneksel mart yükselişi" tanımlamasını kullanmaya başlamıştı. BIST 100 endeksi en son 2008 yılının mart ayında yüzde 12,9 düştükten sonra altı yıl üst üste mart aylarında önemli oranda yükselişler kaydetti.

Son 6 yılın mart ayları performansları incelendiğinde BIST 100 endeksinin en fazla yüzde 13,8 ile 2010 yılında değer kazandığı, en az ise 2012 yılında yüzde 2,8 yükseldiği görülüyor. Endeksin son altı yıldaki mart ayı getirilerinin ortalaması yüzde 8,1 olurken, analistler, bu dönemde genellikle bilanço ve temettü beklentileri ile pay bazlı hareketlerin de öne çıktığını belirtiyor. Son 6 yılın neredeyse tamamında mart aylarında bankacılık sektörünün BIST 100 endeksinin üzerinde bir getiri sağladığı görülürken, son dönemde borsa performansını önemli oranda etkileyen dolar kurunun ise mart aylarında çoğunlukla düşüş kaydettiği dikkati çekiyor.

Bu yıl mart ayına döviz kurlarında artan volatilitenin etkisiyle düşüşle başlayan BIST 100 endeksi, ilk hafta yüzde 4,56 değer kaybetti. Endeks, analistlerin destek olarak nitelendirdikleri 80.000 puan sınırına kadar geriledikten sonra gelen tepki alımlarının sınırlı kalması ve yükselen döviz kurlarının etkisiyle haftayı 80.310,16 puandan tamamladı.

Analistler, genellikle mart ayına ilişkin iyimser yaklaşıma karşın, bu yıl yurtdışında ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz artırım sürecine ilişkin belirsizlikler ile küresel piyasalarda, değerlenen dolar ve yükseliş eğilimindeki piyasa faizleri, yurtiçinde ise, faizlere ilişkin tartışmalar ve kredi derecelendirme kuruluşu Fitch'in değerlendirmesi nedeniyle borsa yatırımcılarını yoğun bir takvim ve gündemin beklediğini kaydediyor.

Piyasalar, Fed'in 'Sabır'dan vazgeçebileceği mesajını aldı

AA muhabirinin konuya ilişkin sorularını cevaplayan Turkish Yatırım Araştırma Bölüm Başkanı Baki Atılal, bu yıl mart ayının son altı yıldan faklı olabileceğini belirterek, “Gündem hem içerde hem dışarda son derece yoğun. Piyasalar için en önemli gündem maddesi ise Fed’in 18 Mart'taki toplantısı olacak” dedi.

Atılal Fed’in faizlerin artırım sürecine ilişkin “sabırlı olunacak” ifadesini metinden çıkarması durumunda yatırımcıların zamanlamayı tahmin etmeye değil, ABD’de açıklanacak makro verilerdeki gelişmelere odaklanması gerektiğine dikkati çekerek, son gelen verilerin beklentilerden iyi olmasının ardından 2 yıllık faizlerin yüzde 0,65’i aşmasının, piyasaların Fed’in mesajını aldığının göstergesi olduğunu ifade etti.

Yurtiçinde kırılganlığın dikkati çektiğini belirten Atılal, 20 Mart’ta kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in gözden geçirmesi, Merkez Bankası'nın 17 Mart’taki toplantısı, petrol ve gıda fiyatlarındaki oynaklık, kurda artan volatilite ve ekonomik aktivitenin beklentilerin altında kalmasının piyasaları etkileyen ana unsurlar olacağını ifade ediyor.

Atılal değerlendirmesine şöyle devam etti:

“Mart ayının son günü açıklanacak olan büyüme verisinin piyasa üzerinde etkisinin yüksek olmasını beklemekteyiz. Beklentilerin altında kalacak bir veri, 2015’de parlak verilerin gelmemesiyle birleşince TCMB ve faiz üzerindeki baskının daha da artmasına neden olacaktır. Yurtiçinde sakin bir süreç BIST 100 endeksinin 84-500 - 87,500 bandını gündeme getirebilir."

Mart'ta yurtdışı kaynaklı önemli bir risk unsuru görülmüyor

Gedik Yatırım Araştırma ve Yatırım Danışmanlığı Müdürü Üzeyir Doğan ise tarihin tekerrür ettiği en önemli yerlerden birinin piyasalar olmasına karşın, bazı tesadüflere çok fazla anlam yüklemenin doğru olmayacağını dile getirdi.

Borsanın son 6 yıldır mart ayını yükselişle kapatmış olmasının da bu şekilde değerlendirilmesi gerektiğini aktaran Doğan, "Buna karşın yedinci yılın mart ayını da artıyla kapatma ihtimali oldukça yüksek. Ancak bunun nedeni mart ayı iyimserliği değil, son bir buçuk aydaki düşüşün ardından bir tepki çıkışının görülme ihtimalinin yüksekliği" dedi.

Doğan, geçen bir buçuk aylık dönemde küresel piyasalardan çok sert bir şekilde negatif ayrışan BIST 100 endeksinin, mart performansı üzerindeki en belirleyici etkenin yurtiçinde devam eden faiz tartışması olacağını belirterek, mart ayı boyunca faiz ile ilgili açıklamalar, Merkez Bankası'nın kararı ve kredi derecelendirme kuruluşu Fitch'in değerlendirmesinin takip edileceğini kaydediyor.

Yurtdışında ise önceki aylarda olduğu gibi Fed'den gelecek açıklamaların izleneceğine değinen Doğan, "Bu süreçte yurtdışında önemli bir risk unsurunun dikkat çekmemesi nedeniyle yurtiçinde siyasi atmosferin yatışması durumunda önceki bir buçuk ayda yaşanan kaybın telafisi dahi gündeme gelebilir" ifadelerini kullandı.

Doğan, BIST 100 endeksinde güçlü destek olarak 80,000 seviyesinin öne çıktığını, yükselişlerde ise 87.500'ün kısa vadedeki en önemli direnç konumunda olduğunu kaydederek, değerlendirmesine şöyle devam etti:

"Endeksin 87.500 üzerinde kalıcı bir hareket için siyasi tansiyonun ve kurumlar arasındaki gerginliğin azalması gerekir ki, böyle bir atmosferde bize emsal teşkil eden piyasalarla oluşan farkın kapanması ve 90 bin üzerindeki zirve yürüyüşü yeniden gündeme gelebilir."