Bu da hormonlu Fiat

Yeni ve büyük Fiat 500 satışta

Bu da hormonlu Fiat
Fiat 500 ailesinin büyüyen otomobili 500 L geçtiğimiz aylarda ülkemizde satışa sunuldu.
İlk olarak 1957 yılında 500 cc'lik küçük motorlu herkesin ulaşabileceği bir otomobil olarak ortaya çıkan Fiat 500, sadece 2007 yılında ortaya çıkan retro modeliyle bugüne kadar 1 milyondan fazla kişiye ulaştı. Fiat'ın 500 ailesini genişletme kararıyla birlikte 550c'nin ardından yollara çıkan 500L, özellikle kendini farklı hissetmek isteyenlerin tercihi olacak.
İtalyan üreticinin retro modeli 500'ün tasarımına sadık kalınarak geliştirilen 500L yakından bakıldığında gerçekten 'ben büyüdüm' diyor. Standart donanım seviyesine sahip olan pop versiyonundan 121 milimetre daha uzun olan test aracımız olan Rockstar versiyonu 4268 milimetre uzunluğa, 1800 milimetre genişliğe ve 1678 milimetre yüksekliğe sahip.
Fiat 500L bu boyutlarıyla sınıfındaki rakipleri sayılabilecek C3 Picasso, Kia Soul ve gerçek rakibi diyebileceğimiz diğer retro model MINI Cooper Contryman'dan daha büyük bir sahip.
Otomobilin içine girdiğimizde bizi oldukça şaşırtıyor. Yüksek oturma grubu, iki renkli ön panel, panoramik cam tavanla birlikte oldukça ferah bir iç mekan bizi karşılıyor. Yüksek ve düz bir tavan yapısına ve 2612 milimetre dingil aralığına sahip olan 500L, önde ve arkada oturan yolcular için yeterli baş ve diz mesafesi sağlıyor.
410 litrelik iki katlı bagaj oldukça fonksiyonel. Yine iki parça halinde ileri geri hareket edebilen arka koltuklar sayesinde bagaj hacmi daha fazla büyürken bile arka koltuklarda oturanlar rahat bir yolculuk yapabiliyor. Otomobilin fonksiyonelliği sınıfındaki diğer rakiplerinde olduğu sayamadığımız kadar fazla saklama gözüyle kendini gösteriyor.
Otomobilin içinde ve ön panelde bol miktarda sert plastik malzeme kullanırken, işçilik ve kalite algısı konusunda çok fazla bir beklenti içine girmemek gerekiyor.
Günümüzde yakıt ekonomisi sürüş konforu açısından öne çıkan dizel motor ve otomatik vites seçeneğini sunan test aracımız 1.3 16v Multijet II 85 Hp Dualogic direksiyonuna geçtik. Her şeyden önce şunu ifade etmek isterim, 500L'de olduğu gibi yüksek oturma konumuna alışık olmayan kullanıcılar için biraz alışma süresi gerekiyor.
1395 kilogram ağırlığındaki 85 HP'lik dualogic motor performans değil ekonomi amaçlı tercih edilmeli. 15 saniyenin üzerindeki 0-100 kilometre hızlanması bunun ispatı, aracın ara hızlanmaları da haliyle vasat. Fiat grubunun diğer üyelerinde de yıllardır kendini ispat eden motorun asıl mahareti ise yakıt tüketiminde. 500L test sürüşümüzde ortalama 5,5 litre yakıt tüketti. Makul bir kullanımla fabrika tüketim verisi olan 4,2 ortalamayı tutturması sürpriz olmaz.
Aracın motor yalıtımı oldukça başarılı sayılır. Yüksek devirlere çıkılmadıkça kabine çok fazla motor sesi almıyor. Yüksek hızlarda rüzgar sesi ve 225-45-17 ebatlarındaki lastikler sayesinde asfalt sesi rahatsız edici olabiliyor. Ele oturan direksiyonun tepkileri yeterli seviyede. Direksiyon sistemi City moduyla oldukça rahat park imkanı sağlıyor.
Orta sertlikteki süspansiyonlar sessiz ve konforlu bir yolculuk sunuyor. Yüksek yapısı nedeniyle virajlarda fazla yattığını hissettiren otomobil biraz tedirginlik yaşatabiliyor. Ancak 500L, bu tedirginliği en aza indirebilecek Elektronik Stabilite Programı (ESP), Devrilme Önleyici Sistem (ERM), Dinamik Direksiyon Tork Kontrolü (DST) gibi elektronik sistemler mevcut.
Test ettiğimiz Rockstar versiyonu ABS (Elektronik Fren Güç Dağılımı), ESP (Elektronik Stabilite Programı), ASR (Otomatik Çekiş Kontrol), MSR (Motor Fren Torku Düzenleyici), ERM (Devrilme Önleyici Sistem), DST (Dinamik Direksiyon Tork Kontrolü), Yokuş kalmış desteği, hız sabitleme sistemi, 6 hava yastığı, Traction sistemi, yangın önleme sistemi, viraj içini aydınlatüan ön sis farları gibi güvenlik donanımlarına sahip.