'Dolar 2 lirayı geçer'

Para Piyasaları Uzmanı Halil Reçber, dolar endeksinde son 3 yılın zirvesine yaklaşıldığını belirterek, "Önümüzdeki dönemde doların 2 lirayı, hatta üzerini görebileceğini düşünüyorum." dedi.

Moral FM'de Sabah Gündemi programına katılan Halil Reçber, Nisan ayından bu yana yükselişini sürdüren doları değerlendirdi. Doların yükselişinin Amerika'dan gelen iyi veriler neticesinde olduğunu söyleyemenin doğru olmadığını aktaran Reçber, "Avrupa tarafına baktığımızda gerçekten çok ciddi sorunların halı altına sürüldüğünü görüyoruz. Avrupa sıkıntıda. Avrupa Merkez Bankası'nın faiz indirmesi gerektiği noktada faiz indirmeme konusunda ısrar etmesi Avrupa'da işlerin net olarak iyi gitmediğini gösteriyor." diye konuştu. Euro-dolar paritesindeki gerilemenin son 6 yıla bakıldığında en zayıf trendi içinde olduğunu öne süren Reçber, şöyle devam etti:

"Euro-dolar paritesinde önümüzdeki günlerde benim şahsi kanaatim 1,16'lara kadar gelmesini; hatta önümüzdeki 3-4 yıl içerisindeki 1'lere ve altına dahi geleceği dönemi konuşabiliriz. Çünkü Avrupa'daki bu yapısal sorunun hala çözülememesi, birlik olmasının vermiş olduğu proaktif hareket edememe noktasında sıkıntı getirdiğini söyleyebiliriz. Bu da dünyada Euro'nun dolar karşısında değer kaybettiği müddetçe, doların ünümüzdeki günlerde daha çok değer kazanacağını söyleyebiliriz. Bu anlamda Avrupa sıkıntılı olduğu müddetçe tablo böyle gerçekleşecek gibi gözüküyor. Gelişmekte olan para birimlerinin de dolar karşısında değer kaybettiğini görüyoruz. Faizlerdeki gerilemeye baktığımızda bunu görebiliriz. Faizler yıllık 6,38 iken Merkez Bankası politika faizlerinin yüzde 4,5'lara geldiğini görüyoruz. Dolayısıyla arada çok ciddi makas var. Bizde gerçekten kredi notunu artışı ile birlikte para akışı olacak mı dediğimiz noktada tam tersini görüyoruz. Bu süreç açıkçası çok normal. Belki önümüzdeki dönemde dolar TL'de 2'leri hatta ikilerin üzerini görebileceğimizi düşünüyorum."

Reçber, Dünya'da ekonomik anlamda en büyük sorunun birçok büyük devletin borç rasyosunun yüzde 90'ların hatta yüzde 100'lerin üzerine çıkması olduğunu kaydederek şu uyarılarda bulundu:

"Gelişmiş ülkelerin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla borç rasyosuna baktığımızda bugün Maastricht kriterleri Avrupa'da yüzde 60'larda iken borç rasyosunun yüzde 90'ların üzerine çıktığını görüyoruz. Bu oranların Maastricht kriterlerinin üzerinde çok ciddi olarak borçluluk durumu söz konusu. Bir Amerika, Japonya ve birçok ülkeye baktığımızda yüzde 100'ün üzerinde borçlarının olduğunu görüyoruz. Asıl bence dünyadaki en büyük sorun budur. Bu sorunu halledebilecek yapısal adımlar atılmadığı sürece maalesef dünya belki de 2008 krizinden daha büyük krizi önümüzdeki yıllarda yaşayabilir. "