Dolar güne nasıl başladı?

Fed'in faiz artışlarının yavaş olacağı sinyali vermesiyle kur güne düşüşle başladı.

Yurtiçinde bir koalisyon hükümetinin kurulma sürecine ilişkin gelişmeler piyasadaki en önemli iç gündem maddesi olmaya devam ederken ABD Merkez Bankası'nın dün faiz oranlarını piyasaların beklediğinden daha yavaş artıracağı sinyalini vermesiyle kur 2.73'lü seviyelerden 2.71'e gerileyerek güne başladı.
Bu hafta da dalgalı seyir izleyen dolar/TL dün akşam 2.7350 seviyesinden bu sabah 07.54'te 2.7110/2.7120 seviyesine gerileyerek başladı.

Fed'in iki gün süren ve piyasalar tarafından çok yakından izlenen toplantısı sonrasında ekonominin sene sonu itibariyle bir faiz artışına büyük ihtimalle hazır olduğu belirtildi. Fakat buna rağmen 2015 yılı ekonomik büyüme beklentisi zayıf geçen birinci çeyrekten dolayı düşürülürken, federal fonlama faizlerine dair öngörülerde de düşüşe gidildi.
Dolar, Fed'den daha net sinyal bekleyen piyasa oyuncularının hayal kırıklığına uğramasının ardından zayıflayarak bir ayın en düşük seviyelerine kadar yaklaştı.

Doların altı büyük para birimi karşısındaki hareketini takip eden dolar endeksi en son 19 Mayıs'ta görülen 94.114 seviyesine kadar inmesinin ardından 94.149 seviyelerinde görüldü.

"FED'DEN GELEN OLUMLU RÜZGAR ETKİLEDİ"

FED'in kararı küresel mali piyasalarda iyimserliğe neden olduğunu belirten HSBC Hazine Grup Başkanı Fatih Keresteci, "Piyasalar bugün FED'den gelen iyimser rüzgarların etkisiyle olumlu tarafta işlem görüyor. AB maliye bakanlarının zirvesinden gelecek açıklamaların bu havayı bozabilme riski var. Bugün ABD'de açıklanacak TÜFE enflasyonu büyük bir önem arzediyor. Çekirdek TÜFE enflasyonunun yıllık bazda yüzde 1.8 düzeyinde sabit kalması bekleniyor.

Gerçekleşmenin bu beklentiden sapıp sapmaması piyasalar açısından önemli olacaktır" dedi ve ekledi:
"Haftalık işsizlik maaşı başvuruları, Phil FED endeksi ve öncü göstergeler günün diğer önemli verilerini teşkil ediyor. Türk mali piyasalarının FED kaynaklı olumlu hava nedeniyle güne iyimser bir eğilimle başlayacağını ancak ana belirleyici unsurun koalisyon görüşmeleri ya da söylentileri olmaya devam edeceğini tahmin ediyoruz."