Elysee Sarayı'nda 3 Türk
Dünyanın önde gelen 300 işadamı arasında davet edildiler
Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, dünyanın önde gelen 300 işadamını Elysee Sarayında ağırladı. Toplanyıta Türkiye'den iki büyük grubun önde gelen isimleri katıldı.
Dünyanın en büyük şirketlerinin başkanlarının katıldığı toplantıya Türkiye'den de Sabancı Holding Başkanı Güler Sabancı ile Doğan TV Holding Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ katıldı.
Fransa'nın yaşamakta olduğu ekonomik sorunlar konusundaki görüşlerini anlatan Hollande, işadamlarının çözüm önerilerini dinledi. Toplantıya davet edilen 30 büyük şirketin yöneticilerinin arasında Rusya'dan Gazprom ve Rosneft, Almanya'dan Siemens, Amerika'dan Carlyle Group ve Intel, Japonya'dan Sony, Hollanda'dan Philips, Suudi Arabistan'dan Aramco, İsviçre'den Nestle, İsveç'ten IKEA, İngiltere'den Unilever'in tepe yöneticileri ve Hindistan'ın en zengin insanı Mukesh Ambani'nin yanı sıra Coca Cola'nın Başkanı Muhtar Kent, Türkiye'den Sabancı Holding Başkanı Güler Sabancı ile Doğan TV Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ da bulundu.
Davetliler önce Elysee Sarayına 500 metre mesafedeki Bristol otelinde kendi aralarında toplanarak durum değerlendirmesi yaptılar, ardından da yürüyerek Elysee Sarayı'na gittiler. Saat 20.00'de başlayan yemek için konukları kapıda karşılayan Cumhurbaşkanı Hollande, konuşmasında başkanlığının ilk yılında yapılanları özetledi. Özellikle Fransa'nın rekabet gücünü, yabancı sermaye açısından çekiciliğini artırmak, iş ortamını geliştirmek ve innovasyon konusunda yabancı şirketlerle işbirliği ve yeni teknolojik gelişmeler konusundaki gelişmeleri anlattı.
Bu sunumun ardından sırayla söz alan konuklar Avrupa ve Euro bölgesindeki durum, Fransa'nın global imajı, yabancı sermaye çekiciliğini artırmak için ve yatırımcıların güven vermek için yaptıkları hakkındaki görüş ve önerilerini aktardı. Hollande'ın bu daveti Avrupa'da sürmekte olan krizde Fransa'daki sosyal hakların yarattığı yükün ağırlığı yüzünden başka ülkelere kayan yatırımları geri getirmek ve Fransa'da artan işsizliğin önüne geçmek ve yeni iş alanları yaratmak için sürdürdüğü yoğun çabanın bir parçası olarak değerlendirildi.