Erdoğan'dan IMF yorumu
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin, IMF tahminlerini geride bırakacağını belirterek, "Çünkü IMF, bizimle ilgili tahminlerini çoğun zaman tutturamadı. Biz hep onun üstünde çıktık. Yine tutturamayacak" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Biz Peru’yu herhangi bir ticari ortak olarak değil, bölge açısından önemli bir ticaret üssü olarak görüyoruz. Peru’da yakın geçmişte açılan ticaret müşavirliğimiz işte bu beklentimizin bir sonucudur" dedi.
Erdoğan, Peru temasları kapsamında, Peru Devlet Başkanı Ollanta Humala ile Peru-Türkiye İş Forumu’na katılarak iş adamlarına hitap etti.
Türkiye-Peru İş Forumu’nun hayırlara vesile olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülke iş adamlarını bir araya getiren forumun düzenlenmesinde katkısı olan Peru makamlarına teşekkürlerini iletti.
İki ülkenin mesafe olarak birbirinden uzak olduğunu ancak çok fazla ortak yanı bulunduğunu dile getiren Erdoğan, “Peru kültüründe karşılıklı yardımlaşmanın, birlikte hareket etmenin hayatın mihenk taşı olarak kabul edildiğini öğrendim. Bu prensip bize, kültürümüzde ‘imece’ olarak adlandırdığımız, paylaşma ve dayanışma geleneğimizi hatırlatıyor. Peru ile ilişkilerimizi, işte bu ortak geleneğimizden güç ve cesaret alarak, karşılıklı dayanışma içinde sürdürmek, aramızdaki o fiziki mesafeyi gönülleri birleştirerek aşmak istiyoruz. Bu konuda Perulu dostlarımızın da bizim gibi düşündüklerine inanıyorum” diye konuştu.
Güney Amerika’nın, Türkiye’nin ilişkilerini daha ileriye taşımayı arzu ettiği bölgelerin başında geldiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu amaçla bölgeye yönelik somut adımlar attıklarını söyledi.
Yeni büyükelçilikler açarak, ilişkilerin geliştirilmesi için güçlü bir zemin oluşturduklarını dile getiren Erdoğan, Türk Hava Yolları’nın (THY) Güney Amerika ülkelerine doğrudan uçuşlar başlatacağını, ticaret müşavirliklerinin sayısını artırarak, TİKA (Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı) aracılığıyla teknik işbirliği projeleri geliştirerek ekonomik ilişkilerin gelişmesini teşvik ettiklerini söyledi.
Erdoğan, Türkiye Bursları aracılığıyla yaklaşık 250 Güney Amerikalıya Türkiye üniversitelerinde lisans, yüksek lisans ve doktora imkanı sunduklarını, Türk müteahhitlerinin de yavaş yavaş bölgede taahhütler üstlenmeye başladıklarını belirterek, "Tüm bu gelişmeler, Güney Amerika’ya yönelik yoğun ilgimizin samimi ve kalıcı olduğunun işaretleridir" dedi.
Bölgeye yönelik benzer adımlar atmayı sürdüreceklerini söyleyen Erdoğan, THY’nin, bölgedeki uçuş ağını genişletmeyi planladığını, TİKA’nın da bölgede yeni ofisler açarak proje ağını genişlettiğini bildirdi.
Türk yatırımcılarının bölgeye ilgisinin artış gösterdiğini ifade eden Erdoğan, "Yatırım rakamları arzu ettiğimiz seviyede değilse bile düzenli olarak yükseliyor. Biz de girişimcilerimizin Güney Amerika’nın son yıllarda en hızlı büyüyen ekonomisi Peru’ya dikkatini çekmek için işte bugün buradayız" diye konuştu.
Humala ile akşam yemeğinde birçok konuyu paylaşma fırsatı bulduklarını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
“Özellikle Pan Amerika oyunlarında yapılacak altyapı yatırımlarıyla ilgili olarak bugün Müteahhitler Birliği başkanımızla da konuyu görüştük ve kısa bir süre içerisinde Ekonomi Bakanımız ile buraya tekrar bir ziyaret yapmalarını ve bu ziyaretle birlikte buradaki muhataplarıyla da görüşmek suretiyle beraber neler yapabiliriz, ne gibi adımlar atabiliriz çünkü altyapı yatırımlarında, üst yapı yatırımlarında özellikle Türkiye’nin backroundu çok güçlü. Şu anda Çin’den sonra dünyada ikinci sırada yer alan bir yapıya, bir güce, bir anlayışa sahibiz.”
Türkiye’nin Peru ile arasındaki ilişkilerin geliştirilmesine özel bir önem verdiklerini ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Mevcut durum, bu ilişkileri hedeflediğimiz düzeye çıkarmak için ilave çabaların gerektiğini gösteriyor. Biz Peru ile 2012-2015 döneminde yakaladığımız 350 milyon dolarlık ticaret hacmini dahi yetersiz bulurken, ticaretimizin geçtiğimiz yıl üçte birden fazla oranda azaldığını üzülerek gördük. Dün akşam kendimize yeni bir istikamet belirleyelim dedik, ‘bu niye ticaret hacmini 500 milyon dolara veya 1 milyar dolara çıkarmayalım’. 1 milyar dolara bunu her iki ülkedeki siyasi irade sağlam olursa bu çıkabilir ve bunu yapabiliriz. Nitekim bu noktada her iki iş adamları birliği ortak bir adım atacak olursa bunu süratle geliştirebiliriz."
“Bölgesel merkez olma yolunda da hızla ilerliyoruz”
Türkiye’nin tüm dünyanın dikkatle takip ettiği bir ülke olduğunu dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geçtiğimiz 10 yıllık dönemde yılda ortalama yüzde 5 büyüyen bir ülke olarak, bölgesel merkez olma yolunda da hızla ilerliyoruz. Türkiye, 1 ila 6 saatlik bir uçuş mesafesinde yaklaşık 1 milyar tüketiciye ulaşabilen bir konuma sahiptir. Bu sebeple birçok uluslararası firma Türkiye’yi bölgesel üs olarak seçmiştir. Bu firmalar, Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Orta Asya coğrafyalarındaki ekonomik operasyonlarını İstanbul’dan yönetmektedirler. Coğrafi konumumuz elbette önemlidir ama biz bu avantajımızı mali istikrar ve çarpıcı kalkınma hamleleriyle destekleyerek başarıyı elde ettik.”
Türkiye’nin 2002-2014 dönemi arasında milli gelirini 3 katına yakın artırdığını belirten Erdoğan, “2002 yılında 3 bin 500 dolar civarında olan kişi başına gelirimiz 10 bin 500 dolar seviyesine çıkmıştır. Bunu satın alma gücü olarak söylemiyorum, düz, sadece kişi başı milli gelir olarak söylüyorum” dedi.
Erdoğan, 2010 yılından bu yana 5 milyon kişiye istihdam alanı oluşturduklarını, 2014 yılında gayri safi yurt içi hasılanın yüzde 1,3’ü seviyesinde gerçekleşen bütçe açığıyla Türkiye’nin Avrupa’da kamu borcu en düşük ülkelerden birisi olduğunu söyledi.
"IMF tahminlerini yine tutturamayacak"
Dünya genelinde bugün 50 milyar doların üstünde yatırımı olan Türkiye'nin, G-20 ülkeleri arasında geçen yıl gayri safi yurtiçi hasılasını en yüksek oranda arttıran 3. ülke olduğunu vurgulayan Erdoğan, IMF 2015 Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'na göre Türkiye'nin 2020'ye kadar yıllık ortalama yüzde 3,5 performansı sergileyecek ülkeler arasında bulunduğunu dile getirdi.
Erdoğan, bu oranın kesinlikle çok daha yüksek gerçekleşeceğine inandıklarını belirterek, "Çünkü IMF, bizimle ilgili tahminlerini çoğun zaman tutturamadı. Biz hep onun üstünde çıktık. Yine tutturamayacak" dedi.
Göreve geldiklerinde IMF'ye borcun 23,5 milyar dolar olduğunu ancak şu an IMF'ye hiçbir borç bulunmadığını vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu noktaya geldik. Çünkü verdiği borcu veya verdiği parayı idare etmiyor IMF. Size, borcu veriyor, verdikten sonra sizi siyasetten de idare etmeye çalışıyor. Böyle uluslararası bir para fonu olur mu? Madem ki siz para veriyorsunuz, paranız nereye harcanıyor bunu takip edin ama bir de kalkıp siyaseten bizi idare etmeye kalkmayın? Bunu, IMF Başkanına söylemiştim bir ara. Dedim ki 'Eğer bizi siyaseten idare edeceksiniz, kusura bakmayın, ben öyle bir Başbakan değilim. Borcunuzu verdiniz, gelirsiniz belli aralıklarla bu para nereye harcanıyor onu takip edersiniz ama bir de siyaseten yönetmeye kalkarsanız kusura bakmayın. Biz öyle bir yönetim değiliz.' Taksitlerinizi alıyor musunuz? Alıyorsunuz mesele bitmiştir. 23,5 milyar dolar ödendi bitti, ardından bizden 5 milyar dolar borç istediler. Şu ana kadar daha kapıya gelmediler, herhalde ihtiyaçları yok."
"Amacımız, 2023'te en büyük ilk 10 ekonomi arasında yerimizi almak"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin müteahhitlik hizmeti ihraç eden firmalar bakımından dünyada Çin'den sonra en fazla firmaya sahip olduğunu söyledi.
Sadece geçen yıl 20 milyar dolar müteahhitlik hizmeti ihraç edildiğini ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:
"Müteahhitlerimiz geçen yıl sonu itibarıyla 107 ülkede 322 milyar dolar değerinde 8 bin 693 projeyi başarıyla tamamlamıştır. Tüm başarılarımızı 2023 vizyonumuzla taçlandırmayı hedefliyoruz. Amacımız, Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılı olan 2023'te en büyük ilk 10 ekonomi arasında yerimizi almak. 500 milyar dolar ihracatı dünyada yapabilmektir."
“Perulu dostlarımızı Türkiye’de görmekten büyük memnuniyet duyacağız"
Peru temasları kapsamında yaptığı görüşmelerde, iki ülkenin ortak hedefler konusunda benzer düşüncelere sahip olduğunu ve ilişkilere aynı perspektiften bakıldığını açıkça gördüklerini aktaran Erdoğan, Türkiye olarak bu konuda gayret göstererek ilave önlemleri almaya hazır olduklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Perulu dostlarımızı Türkiye’de görmekten büyük memnuniyet duyacağız. Peru halkının mücadeleci ruhunu, ortaklık, yardımlaşma ve birlikte hareket etme ilkeleriyle birleştirerek iş adamlarımıza güvenli ve karlı bir iş ortamı oluşturma başarısı göstereceğimize inanıyorum" ifadelerini kullandı.
Foruma, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak da katıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Peru'nun başkenti Lima'daki, San Ignacio de Loyola Üniversitesinde fahri doktora takdim törenine katıldı.