Münevver Karabulut'un ailesinden Cem Garipoğlu'nun DNA raporuna şok tepki! Poşetteki kalıntılar...
Poşetteki kalıntılar... Münevver Karabulut'un ailesinden Cem Garipoğlu'nun DNA raporuna şok tepki
Geçtiğimiz günlerde Cem Garipoğlu'nun mezarından alınan DNA örneklerinin, Garipoğlu'nun aile üyeleriyle eşleştiği açıklandı. Ancak Münevver Karabulut'un ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, bu sonuca itiraz edebileceklerini belirterek konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Epözdemir, bu sürecin hem bilimsel hem de hukuki açıdan büyük bir titizlikle ele alınması gerektiğini ifade ederek, DNA örneklerinin doğruluğu konusunda şüphelerin giderilmesi için gerekli tüm adımları atacaklarını vurguladı.
Epözdemir, Halk TV yayınına bağlanarak DNA raporunun kendilerine hâlâ resmi olarak tebliğ edilmediğini ve bu raporun hâlâ UYAP sistemine yüklenmediğini ifade etti. Avukat Epözdemir, DNA raporunu inceleyeceklerini ve bilimsel ile hukuki açıdan ayrıntılı bir değerlendirme yapacaklarını söyledi. Epözdemir ayrıca, raporun içeriğine yönelik kamuoyunda oluşan belirsizliklerin giderilmesi için sürecin şeffaf bir şekilde yürütülmesi gerektiğini belirtti. Bu belirsizliklerin müvekkillerinin hak arama özgürlüğünü olumsuz etkileyebileceğini ifade eden Epözdemir, sürecin her aşamasında gereken hukuki mücadeleyi sürdüreceklerini vurguladı.
Mezarın İçinde Bulunan Naylon Poşetin Gizemi
Avukat Rezan Epözdemir, mezarda bulunan ve ölçüleri 30x30 cm olan bir poşete dikkat çekti. "Fethi kabir tutanağında da yer alan bu naylon poşet, hangi koşullarda mezara bırakıldı, bu bilinmiyor. Bu durum, ciddi bir şüphe yaratıyor," dedi. Poşet üzerinde parmak izi incelemesi talep ettiklerini belirten Epözdemir, bu incelemenin de en kısa sürede yapılması gerektiğine dikkat çekti. Poşetin mezara nasıl ve kim tarafından bırakıldığı sorusunun cevaplanması gerektiğini ifade eden Epözdemir, bu durumun davanın seyrini etkileyebilecek önemli bir detay olduğunu söyledi. Naylon poşetin varlığı, Garipoğlu'nun mezarının açılması sürecinde ortaya çıkan en önemli unsurlardan biri olarak değerlendirilirken, bu poşetin içeriği ve üzerindeki olası parmak izleriyle ilgili yapılan incelemelerin büyük bir titizlikle tamamlanması gerektiğini belirtti.
Epözdemir ayrıca, bu tür detayların aydınlatılmasının sadece müvekkillerinin değil, aynı zamanda kamuoyunun da vicdanını rahatlatacağını dile getirdi. "Bu süreçte en küçük bir ayrıntının bile göz ardı edilmemesi gerekiyor. Naylon poşet gibi bir unsurun mezarda bulunması ciddi soru işaretleri doğuruyor ve bu durumun açıklığa kavuşturulması, adaletin yerini bulması açısından büyük önem taşıyor," dedi.
Mezarın Durumu ve DNA Sonucuna Dair Şüpheler
Epözdemir, "Mezar açıldığında bedenin bütünlüğü olmadığını gördük. Bu durum da müvekkillerimizin zihinlerinde Cem Garipoğlu'nun ölüp ölmediği konusunda ciddi soru işaretleri yarattı," dedi. Bu nedenle DNA raporunu detaylı olarak inceleyip gerekli görüldüğünde itiraz edeceklerini belirtti. Epözdemir, DNA örneklerinin kesinliği ve bilimsel doğruluğunun sorgulanması gerektiğini ve eğer bu süreçte herhangi bir eksiklik ya da yanlışlık tespit edilirse hukuki itirazların yapılacağını ifade etti.
Epözdemir ayrıca, "Umut ediyoruz ki poşet üzerindeki incelemeler de titizlikle yapılır ve bütün soru işaretleri giderilir," şeklinde konuştu. Mezarın açılmasıyla ortaya çıkan bedenin durumunun, Garipoğlu'nun gerçekten ölüp ölmediğine dair şüpheleri artırdığını vurgulayan Epözdemir, müvekkillerinin bu konudaki şüphelerini gidermek için her türlü yasal yola başvuracaklarını belirtti. "Bu süreçte kamuoyunun da desteğiyle adaletin yerini bulması için tüm girişimlerde bulunacağız," diyen Epözdemir, bu sürecin her adımının dikkatle izlenmesi ve gerektiğinde müdahale edilmesi gerektiğini ifade etti.
Adli Süreç Devam Ediyor
Epözdemir, Başsavcılık makamına yapacakları itirazın kabul edilmesi veya reddedilmesi ihtimaline de değindi: "Başsavcılık itirazımızı kabul edebilir ya da reddedebilir. Ancak biz, müvekkillerimizin haklarını korumak adına her türlü girişimde bulunacağız." Epözdemir, bu sürecin sadece hukuki bir mücadele değil, aynı zamanda müvekkillerinin adalet arayışını tatmin edecek bir süreç olması gerektiğini ifade etti. Bu bağlamda, her türlü kanıtın incelenmesi ve gerekli adımların atılması gerektiğini belirten Epözdemir, adli sürecin müvekkillerinin haklarını koruyacak şekilde ilerlemesi için kararlılıkla mücadele edeceklerini vurguladı. "Adaletin tecelli etmesi için her türlü yasal imkânı kullanacağız ve müvekkillerimizin vicdanını rahatlatmak adına bu süreci en detaylı şekilde sürdüreceğiz," diyerek sözlerini noktaladı.