İhracata yönetmelik darbesi!
İşte ihracatı durma noktasına getiren yönetmelik...
İstanbul İhracatçı Birlikleri (İİB) Başkanı Zekeriya Mete, uygulanmaya başlayan ''Araçların Yüklenmesine İlişkin Ölçü ve Usuller ile Tartı ve Boyut Ölçüm Toleransları Hakkındaki Yönetmelik''in nakliye araçlarının dorse ve palet birleşimlerinde 30 santimlik bir düşüşü zorunlu kıldığını ve yönetmelik ihracatı durma noktasına getirdiğini belirtti.
Avrupa Birliği'ne uyum çerçevesinde çıkarılan ''Araçların Yüklenmesine İlişkin Ölçü ve Usuller ile Tartı ve Boyut Ölçüm Toleransları Hakkındaki Yönetmelik'' ihracatçıyı olumsuz yönde etkiliyor.
İstanbul İhracatçı Birlikleri (İİB) Başkanı Zekeriya Mete yaptığı yazılı açıklamada, ''Uygulanmaya başlayan yeni yönetmelik nakliye araçlarının dorse ve palet birleşimlerinde 30 santimlik bir düşüşü zorunlu kılıyor ve yönetmelik ihracatı durma noktasına getirdi'' dedi.
8 Kasım 2012 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan 28461 sayılı yeni yönetmelik ile taşıma araçlarında dorse ve palet birleşimlerinin 4,30- 4,40 metre aralığından 4,00-4,08 metre aralığına çekildiğini aktaran Mete, ''Türkiye'deki taşıma araçlarının palet dorse bileşimi 4,40 civarında bu yükseklik yönetmeliğin üzerinde. İhracatın amiral gemileri olan TIR'larımıza yönetmeliği ihlal ettiği gerekçesiyle para cezası kesiliyor. Bu uygulama ihracatçının önünü kesiyor'' dedi.
Yeni yönetmeliğin ihracatçılar, ithalatçılar, lojistik firmaları, çekiciler, TIR park alanlarının hepsini etkileyeceğini belirten Mete, şunları kaydetti:
''Taşıma araçlarının dorselerinin değiştirilmesi gerekiyor. Bunu kısa zamanda yapmamız mümkün değil. Kısa sürede konteynerları da değiştirmek bu aşamada kolay görünmüyor. Konteynerler küçülürse yüklemede hacim kaybımız olur. Türkiye bu değişime hazır değil.
İhracatın bu tür bürokratik engellerle durma noktasına geldi. 2023 için bir hedef gösteriliyor fakat getirilen uygulamalar ihracatçının önünü açmak yerine ihracatçıya engel oluyor. İhracatın atağa kalktığı yılın son çeyreğinde bu cezaların kesilmiş olması bizi hedeflerden uzaklaştırıyor. Bu durumun sadece ihracat ve ithalat değil lojistik sektörünü de fazlasıyla olumsuz etkileyecek. Türkiye, Asya ve Avrupa kıtalarını birbirine bağlayan köprü görevi ile lojistik faaliyetlerinde dünyanın önde gelen merkez ülkelerinden biri konumunda. Bu yönetmelik lojistik sektöründe de bizi gerilere götürecek.''
''Türkiye'de şeker fiyatlarını şeker üreticilerinin rakibi olan glikoz üreticileri belirliyor'' değerlendirmesini yapan Mete, şunları kaydetti:
''Türkiye'de glikoz üreticilerinin yüzde 80'ini yabancı menşeli firmalar oluşturmakta ve bu firmalar Türkiye'de şeker fiyatlarını belirleyen kurumda yer alıyor. Bizden navlun adı altında bir para kesiliyor. Bütün dünyada şeker için Londra Borsası temel alınıyor ve fiyatlar buna göre belirleniyor. Fakat Türkiye'de navlun alınıyor ve bu da bir maliyet oluşturuluyor. İhracatçılara ek bir maliyet oluşturuyor.''
Mete, eklenen navlun bedeli ile dünya rekabetinin zor olduğunu belirterek, ''Bizim eklenen bu navlun bedeli ile dünya rekabetinde yer almamız çok zor. Navlun bize yaklaşık yüzde 10'luk bir maliyet oluşturuyor'' dile getirdi.