İki asırdır kullanılan kibrit tarihe karışıyor
Bir zamanların devrim icadı kibritin üreticileri kepenk indirmeye başladı. Sadece promosyon ve hediyelik amaçlı üretilen kibritin sonu git gide yaklaşıyor.
İngiliz bilim insanları tarafından 1809 yılında icat edilen, dünyanın yaygın bir şekilde iki asır kullandığı kibritin sonu git gide yaklaşıyor. Birçok fabrikanın üretimi durdurduğu kibrit, artık sadece hediyelik ve promosyon amaçlı üretiliyor.
TÜRKİYE'DE 1932 YILINDA ÜRETİMİ BAŞLADI
İngilizlerin ardından, kullanılışı daha basit kibritin ise 1831 yılında 19 yaşındaki Fransız öğrenci Charles Sauria tarafından geliştirildiği biliniyor. Kibritin üzerine en basit sürtünmeyle alev alan beyaz fosfor katmayı akıl eden Sauria'dan sonra, İsveç'te çakma yerine sürülen bir başka karışıma kırmızı fosfor katıldı. Böylelikle kibritin ucunda sadece potasyum klorat kaldı. "İsveç kibriti" olarak bilinen bu icadı Türkiye 1929'a kadar Avrupa'dan ithal ederken, ilk fabrika 1932 yılında İstanbul'un Büyükdere semtinde kuruldu. Böylece milli üretime başlandı. 20 yıl devlet tekelinde tutulan kibrit yapımı 1952'de serbest bırakıldı ve bu tarihten sonra özel fabrikalar kuruldu.
MUMLA BİRLİKTE ASIRLARI DEVİRDİ
Yaklaşık iki asırdır kullanılan kibritin dünyadaki en yakın "arkadaşı" mumun ise 1292 yıllarına kadar giden kalıntıları mevcut. 1800'lü yıllarda Fransız kimyacı Michel-Eugene Chevreul tarafından geliştirildiği bilinen mum ile kibrit yıllarca elektriğin yerini doldurdu.
KİBRİT FABRİKASI MÜDÜRÜ: SATIŞLARI YOK DENECEK KADAR AZ
İstanbul'da özel bir kibrit üretim fabrikasının satış müdürü Kenan Baysal, AA muhabirine, Türkiye'de son 5 yılda kibrit kullanımının "yok" denecek kadar azaldığını belirterek, günümüzde kibritin artık hediyelik eşya ya da promosyon ürünü olarak değerlendirildiğini söyledi.
"HEDİYELİK VE PROMOSYON AMAÇLI ÜRETİYORUZ"
Fiyatı, diğer ateş yakmak için kullanılan araçlara göre çok daha ucuz kibritin artık ilgi görmediğini belirten Baysal, "Aslında çakmak 1823 yılında icat edilen bir ürün. Fakat kibrit kullanımı ve üretimiyle o dönemlerden günümüze lider olarak gelmeyi başarmıştır. Teknolojinin gelişmesi, ateş kullanarak çalışmasını sağladığımız birçok ürünün artık otomatik olarak ateşleme sistemine sahip olması, kibriti geriye atarken mumu da yalnız bıraktı. Şimdi elektrik kesintilerinde şarjlı aydınlatmalar, jeneratörler devreye giriyor. Bu sayede kibrite ve muma ihtiyaç duyulmuyor. Biz de firma olarak artık daha çok hediyelik ve promosyon amaçlı kibritler üretiyoruz." dedi.
Baysal, kibrit kullanımının azalması ve maliyetlerin artması nedeniyle büyük kibrit fabrikalarının da zarar ettiğini aktararak, "Kibrit fabrikalarından birçoğu kapandı. Maliyet yüksek ama halk hala kibritin bir kutusuna 10 kuruş vermek istiyor. Sokaklarda yara bandı ve bir deste kibrit satan satıcılar hatırlarsanız 'Kutusu 1 lira' diye bağırırlardı. Şimdi bu desteyi minimum 3 liradan almanız gerekiyor. Standart bir çakmağın fiyatı 1 lira olunca kibrite olan ilgi sona erdi. Şimdi rengarenk kibritler Moda. Onlar da süs eşyası olarak kullanılıyor. Onun dışında ancak oteller için üretim yapıyoruz." ifadelerini kullandı.
"ÇOCUKLUĞUMUZUN, SOBANIN, MUMUN BİR PARÇASIYDI"
Kibritle ilgili düşüncelerini paylaşan 29 yaşındaki Ayşegül Toprak, kibritin çocukluğunun bir hatırası olduğunu belirterek, "Farklı bir icattı kibrit. Neredeyse 2 yıldır elim değmedi diyebilirim. Fakat kokusunu unutmak istemiyorum. Çocukluğumuzun, sobanın, mumun, oyunlarımızın bir parçasıydı." dedi.
Kibritin yoğun olarak kullanıldığı zamanlarda sosyal medyanın bulunmadığını, arkadaşlıkların daha çok samimiyet üzerine kurulu olduğunu dile getiren 34 yaşındaki Ekmel Geçer de "Arkadaşlarımızla gecenin bir vakti toplanır kibritle ateş yakmaya çalışırdık. Eğer başarırsak, o ateşin etrafında türküler söylerdik. Bir de kibritleri üst üste koyup oyunlar oynadığımızı hatırlıyorum. İçinde 40 tane olduğunu bildiğimiz fakat hiç saymadığımız güzel bir icat." diye konuştu.