Japon işi uyanıklık!

Japon bilim adamının milyarlarca dolarlık "duygusal" Türkiye uyarısı!

Japon işi uyanıklık!
PARALİMANI.COM / ÖZEL ANALİZ

Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) Afet Yönetim Uzmanı Fumio Kaneko, önümüzdeki birkaç yıl içinde Marmara Denizi'nde 7-7.5 büyüklüğünde bir deprem ve tsunami olmasını beklediklerini söyledi.

Zaten büyük bir deprem bekleyen Türkiye için, bu çok da yeni bir haber değil.

Fakat bu kehanette bulunanın kim olduğuna bakılınca işin içerisinde bir Japon işi olabileceği ihtimali de kafaları fena halde karıştırıyor.

Öyle ya, bayram değil seyran değil Japon bilimadamı Türkiye'yi neden öptü? Üstelik Türkiye, 2020 İstanbul olimpiyatları projesi için Bakan Suat Kılıç'ın operasyonuyla iş dünyası desteğini arkasına almış ve uluslararası lobi için de Türk işadamlarını harekete geçirmişken...

Acaba Japon bilimadamının bu sözlerinin arkasında milli duygular olabilir mi? Ya da başka bir deyişle aslında sebep tam da bu olabilir mi? Yani Japonlar, uluslararası lobi için en güçlü oldukları şeyi, yani Japon bilimini kullanıyor olabilir mi?

Öyle ya, 2020 olimpiyatları için yarışan üç şehir arasında bir Türk bir de Japon kenti var.

İspanya'dan Madrid, Japonya'dan Tokyo ve Türkiye'den İstanbul olimpiyat için en büyük rakipler.

Uluslararası Olimpiyat Komitesi'nin seçim yapması için artık geri sayım başladı. 7 Eylül 2013 büyük gün.

İşte bu geri sayım sürecinde bilimadamını bile tamamen duygusal hale getiren bir ekonomi söz konusu: Olimpiyat ekonomisi.

MİLYARLARCA DOLAR!
Olimpiyatlardan elde edilen gelirin çoğu televizyon yayın haklarından oluşuyor. 1960 Roma Olimpiyatlarında 1,2 milyon dolar olan yayın hakları geliri, Los Angeles 1984'te 287 milyon dolara ulaştı. Teknolojide son yıllardaki gelişmelerle Atina 2004'te 1,5 milyar dolara çıkan yayın hakkı gelirleri, Pekin'de 2008'de düzenlenen ve HD sistemle yayın yapılan son olimpiyatlarda 1,737 milyar dolar oldu.

Londra'da 2012'de düzenlenen olimpiyatlarda 7 milyar dolarlık bir ekonominin yaratıldığüı tahmin ediliyor. Maliyetler düşüldüğünde ise net kazancın yaklaşık 2-3 milyar dolar olduğu düşünülüyor.

Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) yayın hakları gelirlerinin yaklaşık yüzde 10'unu alıyor. Kalan kısım ise oyunlara evsahipliği yapan kentin organizasyon komitesi, diğer ülkelerin olimpiyat komiteleri ve uluslararası federasyonlar arasında paylaştırılıyor. Ev sahibi kentin organizasyon komitesi bu payın yaklaşık yarısını alıyor.

IOC, yayın hakları dışında kalan sponsorluk gelirlerini 2 şekilde elde ediyor. IOC, uluslararası sponsorlukları kapsayan dört yıllık bir programdan ve organizasyonu düzenleyen ülkenin olimpiyat komitesi tarafından verilen yerel sponsorluklardan faydalanıyor.

IOC ilk kısımdaki uluslararası sponsorluk paketlerini dört yıllık paketler halinde satıyor. Sponsor olan firmalar, dört yılda bir kış, bir de yaz olimpiyatının uluslararası ortağı oluyor.

Bu sponsorluk gelirlerinde de televizyon yayınların daha geniş kitlelere ulaşması ve teknolojideki gelişmelere paralel olarak önemli artışlar meydana geldi.

Uluslararası sponsorluk programının gelirlerinin yaklaşık yüzde 8'i IOC'ye veriliyor ve kalan kısım yine evsahipliği yapan kentin organizasyon komitesi, diğer ülkelerin olimpiyat komiteleri ve uluslararası federasyonlar arasında paylaştırılıyor.

Olimpiyatlara evsahipliği yapacak ülke, bilet satışı ve lisanslı ürünlerden de önemli miktarda gelir sağlıyor. Tüm bu gelirler oyunların masraflarının önemli bir bölümünü karşılayabiliyor.

İşte bu rakamlar Japon bilimadamını duygusallaştıran, bilimadamı da olsa milli duygularını kabartıp bilimsel kimliğinin önüne geçirten rakamlar.