Mahmut Şahin: Banka mağdurları 3 kat tazminat alabilir
Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, 12 bankanın mevduat, kredi ve kredi kartı hizmetleri alanında ihlaller yaptığından BDDK tarafından ceza aldığını belirterek, 'Şimdi bu mağdurlar dava açabilir ve 3 kata kadar tazminat kazanabilirler' dedi.
TÜKETİCİLER Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, "Vatandaşlar 21 Ağustos 2007 ile 21 Eylül 2011 tarihleri arasındaki bankacılık işlemlerinde mağdur edildi. Şimdi bu mağdur olan tüketiciler, şirketler, kamu kurumları, mağduriyetlerinin giderilmesi için dava açabilir ve 3 kata kadar tazminat alabilirler" dedi.
Kayseri'de basın toplantısı düzenleyen Mahmut Şahin, Rekabet Kurulunca bir süre önce tamamlanan soruşturma kapsamında Türkiye'de faaliyet gösteren 12 bankanın mevduat, kredi ve kredi kartı hizmetleri alanında anlaşma ve uyumlu eylem içerisinde bulunmak suretiyle 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'unun 4. maddesini ihlal ettiklerini açıkladı. Şahin, Rekabet Kurulu'nun 12 bankaya kartel oluşturma suçunu işledikleri için ciddi bir ceza kestiğini söyledi. Söz konusu bankalara 1 milyar 117 milyonluk ceza kesildiğini anlatan Şahin, "2007'nin 21 Ağustos'u ile 2011 yılının 22 Eylül'ü arasında gerçekleşen 33 milyonluk bankacılık işleminde mağduriyetler tespit edildi. Burada ki mağdurlar sadece kişiler değil, şirketler, kamu tüzel kişilikleri, tüketiciler de bankaların bu yöndeki uygulamaları nedeniyle mağdur edildi. Zarar ettirildiler. Kimisi çektiği krediden dolayı zarar etti, kimisi de yatırdığı paradan dolayı mağdur oldu. Faizden zarar etti. Bankalar kendi aralarında bir kartel oluşturdular. Para yatıranları ya da para çekenleri zarara uğratma konusunda bir kartelin olduğu uzun bir yargılama sonucun da ortaya çıktı ve bu durum netleşti" diye konuştu.
Mağdur olanların, mağduriyetlerinin giderilmesinin açıldığını ifade eden Şahin, şunları söyledi:
"Bu konuda mağdur olanların, mağduriyetlerini giderme yani paralarını geri almanın yolu açıldı. Ancak burada 12 bankaya ceza kesildi. 12 bankanın kartel oluşturduğu haberleri doğru. Ama kamuoyuna yansıyan diğer haberlerde yanlışlık var. Tüketiciler ve kamu kurumları, tacirlerin bu konuda mağdur olmaması ve yeniden bir mağduriyet yaşamamaları için bazı uyarılar yapmak istiyoruz. Bu dönemde, 4 sene 1 aylık dönemde çekilen kredilerin, kredi kartı işlemlerinin, mevduat işlemlerinin hepsinde 12 bankanın dahli yok. Özellikle çok kullanılan konut, taşıt ve ihtiyaç kredilerinde 5 bankanın karteli söz konusu. Bu 5 bankaya karşı zararımızı tanzim davası açabiliriz. Ayrıca 12 banka içerisinde de farklı karteller var. Diğer bankalarda farklı konularda kartel oluşturmuş. Örneğin post cihazı, yabancı para yatırımları, mevduat faizleri, kredi kartları nakit para çekim faizleri gibi konularında da kartel oluşturmuş. Nakit para çekimleri konusunda da ciddi bir kartel söz konusu."
Kamuoyunda bu konuda yanlış yönlendirmelerin de olduğunu dile getiren Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, hesaplama yapılmadan dava açılmaması gerektiğini kaydetti. Şahin, "Ne yazık ki, yanlış yönlendirmeler var, kamuoyunda görüyoruz. Belirsiz alacak davası asla açılmasın. Bunu yaparsanız sıkıntı doğurabilir, Hatta fazladan para ödeyebilirsiniz. Çünkü rakam belli değil. İlçe hakem heyeti ya da il hakem heyeti sınırında mı, yoksa Tüketici Mahkemesi sınırında mı? Bunun bilinmesi lazım. Bu bilinmeden dava açılmamalıdır. O noktada da Tüketiciler Birliği, her türlü yardıma hazır. Vatandaşların hesaplama işlemlerine yardımcı olacağız. Rakam belli olduktan sonra da il, ilçe Tüketici Hakem Heyetlerine vatandaş başvuru yapmalıdır. Bu nedenle vatandaşlarımızı bir kez daha uyarıyoruz. Kesinlikle belirsiz alacak davası açmasınlar. Bir de şuna dikkat edelim, ilk çekiş işlemleri 21 Ağustos 2007 tarihinde ve 10 yıllık bir zaman aşımı süresi var bu alacakların. 2017'nin 21 Ağustos'una kadar müracaat yapılmalıdır. Şu an vatandaşlarımız 1 ay beklesin, Bakanlığın kurula sorduğu sorunun cevabı beklensin ve ondan sonra davalar açılabilir" diye konuştu.
Bu süreç içerisinde vatandaşın 3 kata kadar tazminat alabileceğini ifade eden Şahin, bu durumun kesin olduğunu ve hakimin kararına bırakılmadığını belirtti.