Müşteriyi kandırmayan bankacıya kırmızı çizik

Aynı banka bu kez gönderdiği iç yazışmada kredi verirken işsizlik sigortası yapmayan şubeleri kırmızıyla çizerek uyardı. Star Gazetesi'nden Hüseyin Özay'ın haberine göre; Türk bankacılık sektöründeki ‘e-posta skandalları’na bir yenisi daha eklendi. Daha önceki bir yazışmada çalışanı için ‘tenhada en iyi kıstıran bankacı’ tabirini kullanan bir banka bu kez personeline gönderdiği yazı ile müşterilerine ‘hayat ve işsizlik sigortası’ satılması konusunda uyarı yaptı.

Türkiye’nin önde gelen bir özel bankasının tepe yöneticisinden, Ankara’daki şubelere gönderilen, 24 Nisan 2012 tarihli ‘işsizlik sigortası’ konulu e-postada, bazı şubelerin tüm uyarılara rağmen, kredi sattıkları müşterilere işsizlik sigortası yapmadığı vurgulandı. E-postada, ekte yer alan şube listesinde, satılan kredinin yüzde 50’sinden daha az işsizlik sigortası yapan şubelerin, ‘kırmızı’ ile işaretlendiği vurgulanarak, söz konusu şubelerin üretimlerinin niye düşük kaldığına ilişkin kapsamlı bir rapor hazırlamaları istendi.

E-postada ayrıca, bireysel kredi kullanan müşterilerden elde edilen, prim gelirinin yüzde 40’nın şubeye, yüzde 10’nun ise personele prim olarak verildiği hatırlatılarak, personelden işsizlik sigortasına, ‘maksimum ağırlık’ vermesi talimatına yer verildi.

Özel bankaya ait sigorta ile ilgili e-postalar, yine aynı bankanın bir çalışanı tarafından Hazine, BDDK, Merkez Bankası gibi ekonomi kurumlarına da sunuldu. Söz konusu kurumlar, e-postalarla ilgili inceleme başlattı. Aynı bankaya ait diğer e-posta ve yazışmalarda ise ilginç detaylar yer aldı. Örneğin bazı şubelerin, sattığı kredinin üzerinde işsizlik sigortası yapması dikkat çekti. Bir şubenin bir ayda 68 bireysel kredi satışı yapmasına rağmen, aynı kişilere 70 işsizlik sigortası poliçesi kestiği belirlendi.

Yıpranma hakkı ne getiriyor

TBMM’DE geçtiğimiz hafta kabul edilen sosyal güvenlik yasa tasarısı ile gazeteciler ‘yıpranma hakkı’nı 4 yıl sonra yeniden elde ettiler. Ancak yeni düzenleme ile eski düzenleme arasında bazı farklar bulunuyor. Yeni yıpranma hakkı düzenlemesinin getirdikleri ve götürdükleri şöyle:

-Yeni düzenleme ile yıpranma hakkından sadece sarı basın kartı olanlar yararlanabilecek. Yıpranmanın başlangıcı ise sarı basın kartını elde etme tarihi ile başlayacak.

-Yıpranma hakkı 3 yıl ile sınırlanacak. Örneğin, 12 yıl çalışan bir gazeteci 3 yıl yıpranma hakkı elde edecek. Bu hak karşılığında ise 3 yıl emeklilik yaşından düşülecek. Söz konusu kişi 50 yaşında emekli olacaksa, yıpranma ile 47 yaşında emekli olabilecek.

-3 yıllık yıpranmanın üzerindeki çalışmalar ise prime, dolayısıyla gazetecilerin alacağı emekli maaşına katkı sağlayacak. Yani gazeteciler, 3 yılın üzerindeki yıpranmaları yüksek emekli maaşı olarak alabilecek.

-Yeni düzenleme, 2008 yılından itibaren geçerli olacak. Ancak 2008 ile 2013 tarihi arasındaki dönem için gazeteciler, ‘fark’ ödeyecekler. Fark ise maaşın yüzde 5’i oranında olacak. Örneğin bin liralık maaş baz alındığında 4 yıl için, 2 bin 400 liralık bir fark ödenmesi söz konusu.

-Geçmişte 212’ye tabi olarak çalışmış ancak basın kartı almamış olan kişiler ise geriye dönük çalışmaları için yıpranma hakkından yararlanabilecek. Yeni dönemde ise bu haktan faydalanmak için söz konusu kişi basın kartı almak zorunda.

-Son dört yıl içinde emekli olan gazeteciler de yıpranma hakkından yararlanabilecekler. Bu kişilerin ödediği 4 yıllık prim farkı ise emeklilik maaşlarının yükseltilmesini sağlayacak.

- Yeni düzenleme ile medya kuruluşlarında spiker, teknik personel olarak çalışan kişilerin, yıpranma hakkından yararlanması engelleniyor.

Sansürlenen maaşlar

Maliye Bakanlığı’nın geçtiğimiz hafta açıkladığı yeni zamlı memur maaşları, kamuoyunda tartışma konusu oldu. Bir çok memur açıklanan maaşların gerçeği yansıtmadığını öne sürerken bazıları da, listede TSK mensubu, vali ve üst düzey bürokratların maaşlarının yer almamasını ise tepki gösterdi.