Piyasalar Fed’den sürpriz beklemiyor
Piyasalar Bernanke'nin konuşmasını bekliyor
Piyasa analistleri, ABD merkez bankası Federal Reserve (Fed) Başkanı Ben Bernanke’nin bugün Türkiye saatiyle 17.00’da başlayacak senato konuşmasında ve Fed Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantı kayıtları konusunda sürpriz bir gelişme beklemiyor.
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan ALB Menkul Değerler Araştırma Müdürü Yeliz Karabulut, ABD merkez bankası Federal Reserve (Fed) Başkanı Ben Bernanke’nin bugün Türkiye saatiyle 17.00’da başlayacak senato konuşmasının parite, emtia ve borsaların yönünü belirleyeceğini söyledi. Karabulut, 20 Nisan-1 Mayıs Fed Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantı kayıtlarının ise Türkiye saatiyle 21:00’da açıklanacağını anımsattı.
Neredeyse günde iki Fed üyesinin açıklamalarının basına düştüğünü ifade eden Karabulut, Bernanke’nin ise yapısal olarak çok dengeli açıklamalarda bulunması nedeniyle bugünkü konuşmasında, bir önceki açıklamalarına yakın değerlendirmeler yapacağını, parasal genişlemenin faydalarından bahsedeceğini anlattı.
Bernanke’nin senato önünde yaptığı bir önceki konuşmasına paralel açıklamalarla doların değer kaybetmesine neden olacağına işaret eden Karabulut, Bernanke’nin, 26 şubatta Senato Bankacılık Komitesinde yaptığı konuşmada "Fed’in gerçekleştirdiği varlık alımlarının ve ılımlı politikanın faydaları açık; yararı şu anda maliyetinden daha fazla... Para politikası ekonomik toparlanmaya önemli destek sağlarken, enflasyonu Fed’in yüzde 2’lik hedefine yakın tutuyor. Fed gevşek politikanın yarattığı potansiyel riskleri izliyor, gerektiğinde sıkılaştırma için elindeki araçlara güveniyor" sözlerini kullandığını hatırlattı.
ABD’nin 2012’yi yüzde 2,2 büyüme, yüzde 8,1 işsizlik, yüzde 2,1 enflasyon seviyesinde kapattığını aktaran Karabulut, "2013 ün en son verilerine göre işsizlik yüzde 7,5, enflasyon yüzde 1,9, büyüme ise yüzde 2,5 olarak gerçekleşti. Fed daha önce işsizlik yüzde 6,5’e gerileyene ve enflasyon yüzde 2,5’e yükselene kadar parasal genişlemeye devam edeceğini açıklamıştı. Ama rakamlar ortada, yüzde 7,5 işsizlik ve yüzde 1,9 enflasyon ki bu hala piyasada talebin zayıf olduğunu gösteriyor. Bu veriler ışığında Fed’in yakın zamanda parasal genişlemeye son vermesi pek olası gibi gözükmüyor. Çünkü hala istihdam istenilen seviyede bulunmuyor bunun yanında ülkeden açıklanan diğer veriler incelendiğinde istikrarlı bir ekonominin işaretlerini vermiyor" değerlendirmesini yaptı.
"Fed’den düşük faiz mesajı gelirse, ’carry trade’ler pozitif kalabilir"
İntegral Menkul Değerler Analisti Egemen Candır ise Fed’in, şu anda yüzde 7,5 olan işsizlik seviyesinde QE3’e müdahalede bulunması için henüz erken olduğunu belirterek, başta ABD hisse piyasaları olmak üzere bir çok enstrümanda parasal genişlemenin balon etkisinden korkan ve keskin bir azaltılma durumunun etkilerinden çekinen Fed’in kademeli olarak parasal genişlemenin azaltılabileceği düşüncesine piyasaları alıştıracağını söyledi.
Fed’in parasal genişlemeyi azaltmasının önündeki en büyük engelin ise daralmaya devam eden enflasyon seviyeleri olduğuna dikkati çeken Candır, şöyle konuştu: "Parasal genişlemelerin etkinliğinin uzun vadeli durumlarda zayıfladığı küresel çapta ekonomistler tarafından dile getirilirken bu durumun en büyük sıkıntısının da ABD tarafından çekildiğini görüyoruz. 2008’deki krizden bu yana azalan miktarlarda olsa da parasal genişlemeler yapan Fed’in, ayda 85 milyar dolarlık son parasal genişlemesi de, görünüşe bakılırsa, enflasyonu ve dolayısıyla fiyat talebini artırmakta zorlanıyor" Fed’in bu durum karşısındaki tek silahının düşük faiz oranları olduğuna dikkati çeken Candır, "İşsizlik ve enflasyon istenilen seviyeye gelene kadar ’gevşek para politikaları’nı sürdürmeye devam edeceğini yineleyen Fed’in, önümüzdeki aylarda parasal genişlemede azaltmaya giderken diğer taraftan düşük faiz kozunu kullanmak istemesi doğal karşılanabilir" yorumunu yaptı.
Fed’in 2014’e yaklaşırken balon oluşumunu azaltmak için miktarında kademeli indirimler yapabileceği bir parasal genişlemesi ve en azından 2015’e kadar düşük seviyede tutmayı düşünebileceği bir faiz politikası bulunduğunu kaydeden Candır, "Türkiye’deki iç piyasalara bakılınca, parasal genişlemenin azaltılması dolarda değerlenmelere yol açabilecek olsa da bunun, notu artırılmış ve TL’nin gevşek kalmasını tercih eden bir Merkez Bankası varken olumsuz olduğunu söylemek zor" ifadelerini kullandı.
Fed’den keskin açıklamalar gelmesi durumunda ilk aşamada Türkiye piyasalarının olumsuz tepki verebileceğini, anacak bunun kalıcı olmayacağını belirten Candır, "Diğer taraftan, Fed’den faizleri düşük tutacağı yönünde açıklamalar gelmesi durumunda, ’carry trade’ dediğimiz yurt dışında ucuz borçlanma ile Türkiye’ye gelen yabancı para akışı orta vadede pozitif kalabilir" ifadelerini kullandı.
"Altında haftalık yükseliş beklentisi"
Altın tarafında Fed’in para politikalarına ve dolar hassasiyetine dayalı olarak mevcut durumda var olan satış baskısının orta vadede devam edebileceğini ifade eden Candır, şöyle devam etti:
"Bir aylık süreç olan kısa vadede de satış baskısının etkin olmaya devam edebileceğini düşünsek de, genelde düşük seviyelerde gelen ’fiziksel talep’, ’ABD’nin notunun kırılabileceği’ gibi spekülatif haberlerin etkisi ile haftalık yükseliş hareketlerinin olabilir. Bu sınırlı yükselişlerin zayıf kaldığı her durumu piyasanın satış fırsatı olarak gördüğünü, yaşanabilecek yükselişlerin de sürdürülebilir olmayacağı kanaatindeyim."
Genel anlamda 2008 krizi ile başlayan küresel ekonomik kriz ve ardından gelen resesyondan ilk önce ABD’nin çıkabileceğini yaklaşık bir sene önce paylaştıklarını aktaran Candır, şunları kaydetti: "Geçen zaman içerisinde mali uçurum riskini, ardından da endişe duyulan harcama kesintilerini arka plana atabilen ABD ekonomisinin şu anda ihtiyacı olan tek şey sürdürülebilir canlanma.
Parasal genişlemenin azaltılabileceğinin alıştırılması ve faizlerin düşük tutulması Fed’in elindeki sınırlı gereçler içerisinde olumlu olsa da orta-uzun vadede ekonominin şu anda gösterdiği sınırlı canlanmayı devam ettirmesi durumunda, ABD, küresel krizden çıkışın liderliğini yapacaktır."