Sebze-meyveye soğuk zammı
Soğuk havalar tüketicinin cebine zarar...
Halil Ordu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçtiğimiz hafta Kumluca ve Serik ilçelerinde şiddetli yağış, dolu ve fırtına görüldüğünü, bazı bölgelerde örtü altı tarım alanlarında zarar meydana geldiğini belirtti.
Yaşanan zararın geçen yıllara oranla çok yüksek olmadığını, ancak dere kenarlarındaki seralarda zarar oluştuğunu vurgulayan Ordu, ”Önceki yıllara oranla geçtiğimiz günlerde yaşanan sel ve dolu felaketleri çiftçimizi çok fazla etkilemedi. Bir afet durumu oluşmadı. Ancak özellikle Serik’in Fettahlı köyü ve çevresindeki alanlarda bulunan seralar zarar gördü” dedi.
Sel meydana gelen Aksu ve Kumluca İlçe Tarım Müdürlüğü ekiplerinin zarar tespit çalışmalarının devam ettiğini bildiren Ordu, çiftçilere yaşanabilecek doğal afetlere karşı mutlaka tarım sigortası yaptırmaları tavsiyesinde bulundu.
Ordu, henüz kış mevsimin bitmediğini, şubat ve mart aylarında dolu, hortum ve aşırı yağışlarının sıkça görülebildiğini vurgulayarak, şunları söyledi: "Aniden etkili olan dolu, seraları yerle bir etmeye yeterli oluyor. Örtü altı tarım için bugünler çok riskli. Kulağımız meteorolojik verilerde. Çiftçilerimiz yaşanabilecek olumsuzluklara karşı sürekli hazırlıklı bekliyor. Balkanlardan, Orta Akdeniz’den ve Sibirya üzerinden gelen hava akımlarını çiftçilerimiz büyük bir dikkatle izliyor. Beklenen don olayından çiftçimizi haberdar ediyoruz. Her zaman bu tür olumsuzluklara karşı hazırlığımızı yapıyoruz.”
Soğuk ve yağışlı havaların sebze fiyatlarına etkisi
Halil Ordu, son dönemdeki yağış ve soğuk havanın Antalya’daki üretime önemli etkisi olduğunu, fiyatlarda bu nedenle bir yükselme meydana geldiğini kaydetti.
Soğuk hava nedeniyle seralardaki bitkilerin meyve vermek yerine kendisini korumaya geçtiğini anlatan Ordu, ”Hava sıcaklığı 10 derecenin altına düştüğü anda ürün kendisini korumaya alıyor. Bu da verim düşüklüğüne neden oluyor. Sıcak bir dönemde bir seradan 250 kilogram domates alınırken, soğuk dönemde bu miktar 50 kilograma kadar düşüyor. Bu nedenle arzda daralma meydana geliyor. Talep var, ama arz yok. Mart ayına kadar üretimde bir azalma bekliyoruz. Bu nedenle soğuk havalarda fiyatların yükselmesi çok anormal bir durum değil” diye konuştu.
Üretimin az olmasına karşın aşırı kar yağışı olduğu dönemlerde üretilen sebze ve meyvenin üreticinin elinde kaldığına dikkati çeken Ordu, şöyle devam etti: "Bu dönemde Türkiye’de yollar kapandığı için Türkiye’nin birçok bölgesine sebze ve meyve götürülemiyor. Bu nedenle soğuk dönem olmasına karşın fiyatlarda yükselme yerine düşme görülebiliyor. Tüketiciye mal gidemediği için talep de olmuyor. Böyle dönemlerde çiftçilerimiz hasat yapmamayı tercih eder. Kısacası çiftçinin her şeyi iklime bağlı. Hava şartları güzel gittiği zaman çiftçinin işleri yolundadır. Aşırı sıcakta da çiftçi zarar ediyor, aşırı soğukta da. Örneğin ekim-kasım aylarında aşırı sıcaklar nedeniyle aşırı verim oldu. Ürün çok olunca da fiyatlar düşer."
Ordu, seralarda üretilen domates, biber, patlıcan ve kabak başta olmak üzere birçok ürünün soğuktan etkilendiklerini belirtti. Bu dönemlerde sebze fiyatlarındaki yükselmenin çiftçinin cebine çok para giriyor gibi algılayabildiğini, ancak üretim olmadığı için çiftçinin hiçbir şey kazanamadığını dile getiren Ordu, üretimin yaz dönemine göre beşte bir oranında düştüğünü kaydetti.
Ordu, ”Yaz döneminde üç günde bir ürün alan çiftçi kış döneminde ürününü 15-20 günde bir topluyor. Bu nedenle ne üretici ne de tüketici kazanıyor. Çünkü tüketicinin de cebinden fiyatların aşırı yükselmesi nedeniyle fazla para çıkıyor” dedi.
Gerek tarım müdürlükleri gerekse kaymakamların yaşanan olumsuzluklarda hep yanlarında olduğunu ifade eden Ordu, ”Çiftçimiz de olumsuzluklara karşı önlemini almalı. Tabi ki çok büyük afet durumunda elimizden bir şey gelmez, ancak önlem alınabilir ve olumsuzluklar az zararla atlatılabilir” diye konuştu.