S&P'den Türk şirketlerine tam not

"İyi başa çıktılar"

S&P'den Türk şirketlerine tam not

Uluslararası kredi derecelendirme şirketi Standart and Poor's Türk şirketleri ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Kuruluş, "Not verdiğimiz Türk şirketlerinini çoğu TL'de devalüasyona hazırlıklıydı. Türkiye'de finans dışı şirketler politik belirsizlerle iyi başa çıktılar" açıklamasında bulundu.

Şirketlerin ekonomik baskılara rağmen muhafazakar büyüme planlarını sürdürdüğüne dikkat çekilen açıklamada S&P'nin Doğu Avrupa, OrtaDoğu ve Afrika bölge başkanı Zeynep Holmes şu ifadeleri kullandı: ""Not verdiğimiz Türk şirketlerinin çoğu lirada devalüasyona hazırdı, ekonomik belirsizlikler ışığında ihtiyatlı olmaya devam ediyorlar ve herhangi bir yurtiçi riske karşıoperasyonlarını çeşitlendirmeye devam ediyorlar. Bizim görüşümüze göre, not verdiğimiz Türk finans-dışı şirketleri için ana risk, cari işlemler açığının azaltılması ve kontrol altında tutulması için TCMB ve BDDK tarafından uygulanan planların kredilerde büyümenin beklenenden daha yüksek şekilde yavaşlamasına yol açması. Yönetimsel konularda gelişen bir endişe, özellikle gelirlerini kamu altyapı projelerinden yaratan şirketler için"

RİSK VAR MI?
S&P, göreceli olarak düşük büyümeye karşı Türkiye için 2014 ve 2015 yıllarına ilişkin olarak projeksiyonlarının pozitif olduğunu belirten S&P, yılın ilk çeyreğine ilişkin ölçümlerin 2014 yılı için yaptıkları yüzde 2,4 ekonomik büyüme tahminlerine büyük ölçüde paralel olduğunu vurguladı. Türkiye'nin dış kırılganlıklarının ekonomide bir sert iniş riski yarattığını belirten S&P, ancak böyle bir inişin zamanlamasının yurtiçi parasal ve ekonomik politikalar kadar global faktörlere de bağlı olduğunu ifade etti.

Ekonomik baskılara karşın Türk şirketlerinin daha muhafazakar olmakla birlikte büyüme planlarına devam ettiklerine işaret eden S&P, şirketlerin gelir kaynaklarını çeşitlendirmeye çalıştıkları ortamda bu planların daha önemli hale geldiğini vurguladı. S&P, yurtiçi ekonomiden dış piyasalara yönelmeyi hedefleyen bu planlarınyurtiçi tüketici kredileri büyümesinde devam eden yavaşlamanın risk olarak görülmeye devam edilmesini değiştirmeyeceğini belirtti.