TCMB Başkanı Uysal: Merkez bankalarıyla swap görüşmeleri yapıyoruz
TCMB Başkanı Uysal, "merkez bankalarıyla mevcut iş birliğimizi güçlendirmek ve yeni swap anlaşmaları tesis etmek amaçlı görüşmeler yapıyoruz" dedi.
Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal, Türkiye’nin yabancı merkez bankalarıyla yeni swap anlaşmaları yapmak için görüşmelerinin sürdüğünü söyledi.
Anadolu Ajansına açıklamalarda bulunan Murat Uysal, uluslar arası çok sayıda toplantı ve görüşme yaptıklarını belirterek finansal sistemin yaşadığı stresi azaltma, uluslararası ticaretin kesintisiz sürmesi ve alınabilecek diğer önlemlere yönelik görüş alış-verişinde bulunduklarını kaydetti.
Murat Uysal ikili swap anlaşmaları yapılmasına yönelik görüşmeler de yaptıklarını belirterek şunları söyledi:
“Salgın nedeniyle belirsizlik üst düzeyde seyretmeye devam ederken, alınan tedbirler sayesinde küresel ekonominin kademeli bir şekilde toparlanacağı öngörülüyor. Görüşmelerde küresel merkez bankalarının ve mali otoritelerin bu dönemde özellikle hızlı aksiyon almalarının ve işbirliğine devam etmelerinin önemi vurgulandı. Bildiğiniz üzere, bizim de uzun süredir yerel paralarla ticaretin desteklenmesi konusunda belirli ülkelerle devam eden swap anlaşmalarımız var. Bununla birlikte, merkez bankalarıyla mevcut iş birliğimizi güçlendirmek ve yeni swap anlaşmaları tesis etmek amaçlı görüşmeler de yapıyoruz. ”
Covid-19 salgınının ekonomi ve piyasalar üzerine olumsuz etkisini sınırlamak için, 17 mart, 31 mart ve 17 Nisan’da önlemler aldıklarını hatırlatan Uysal, bu önlemlerin bankaların TL ve yabancı para likidite yönetiminde esneklik sağlama, reel sektörlerine kredi akışını sağlama, reeskont krediler ile ihracatçı firmalara nakit akışı sağlama ve para piyasası aktarım mekanizmasını desteklemek için DİBS piyasası likiditesini desteklemek amacını taşıdığını vurguladı.
Sermaye piyasalarında yeni teminat araçları oluşturduklarını belirten Murat Uysal, “Tedbirlerin Türkiye ekonomisine etkilerini yakından takip ediyor, mümkün olduğunca dinamik, esnek ve tutarlı şekilde hareket ediyoruz. Kurum olarak hızlı karar alma ve aldığımız kararları etkili bir şekilde uygulamaya geçirme becerisine sahibiz. Elimizde son derece geniş ve esnek bir araç seti var, bunları gerektiğinde güçlü şekilde kullanabilecek durumdayız” diye konuştu.
Yılın ikinci yarısında güçlü bir toparlanma işaretleri geliyor
Türkiye’nin son dönem uyguladığı ekonomi programı ile salgın şokuna dirençli girdiğini belirten Murat Uysal salgının, mart ayından itibaren dış ticaret, turizm, taşımacılık ve bağlantılı sektörler kanalıyla yurt içinde iktisadi faaliyeti olumsuz etkilemeye başladığını; ocak-şubat aylarında ekonomide güçlü bir seyir, mart ayı ortalarından itibaren ise yavaşlama sinyalleri görüldüğünü belirtti.
Büyüme üzerindeki olumsuz etkinin ikinci çeyrekte belirginleşeceğini belirten Merkez Bankası Başkanı, mal ihracatındaki zayıflığın dağılımının arttığını, seyahat kısıtlamalarının turizme ve diğer taşımacılık faaliyetlerine etkisinin yükseldiğini anlattı.
İç tüketimde mart ayındaki düşüşün Nisan ayının ilk haftasında duraksama gösterdiğini, bunun da dip nokta olarak olumlu sinyal şeklinde yorumlanabileceğini belirten Uysal, bu görünümün, cari denge, enflasyon ve büyümeye yönelik etkilerini şöyle özetledi:
“Salgın hastalığa bağlı olarak iç ve dış talepteki yavaşlamanın ithalat üzerindeki sınırlayıcı etkilerini de gözlemlemeye başladık. Bu durumun, petrol fiyatlarındaki düşük düzeylerle birlikte, mal ve hizmet ihracatı gelirlerindeki kaybın cari denge üzerindeki etkilerini sınırladığını not etmekte fayda görüyorum. Salgının yayılma hızının düşmesiyle birlikte Türkiye ekonomisinin toparlanmaya başlayacağını düşünüyoruz. Merkez Bankasının büyüme projeksiyonları, ikinci çeyrekteki zayıf seyrin ardından ülkemizde günlük yaşamın ve iş hayatının normale dönmesiyle birlikte yılın ikinci yarısında hızlı bir toparlanmaya işaret ediyor. Türkiye ekonomisi, dinamik yapısıyla bu süreci diğer ülkelere kıyasla daha az hasarla ve kısa sürede atlatabilecek durumdadır”
TL’nin değer kaybı ve enflasyon
İç talepteki yavaşlamanın yanında petrol ve metal fiyatları olmak üzere emtia fiyatları düşüşünün tüketici fiyatlarını baskıladığını belirten Murat Uysal, TL’nin değer kaybının küresel gelişmelere bağlı gerçekleştiğini söyledi. Murat Uysal mevcut işaretlerin yıl sonu enflasyon tahminleri üzerinde aşağı yönlü risk oluşturduğunu belirtti.